OKG'nin Madaraları:Ne Eşek Herifmiş.

OKG'nin Madaraları:Ne Eşek Herifmiş.

...bildiğimiz‘‘Yeni Osmanlıcılık’’ meğer milli bir projeymiş! Yani Padişah III. Selim’in deyişiyle bu işte öyle ya da böyle bir ‘‘eşek heriflik’’ durum var ama inşallah anladığımızda iş işten geçmemiş olur. Wikileaks’ta yayınlanan elçilik raporları gibi

OrduKent’in Madaraları

Ne Eşek Herifmiş.

Wikileaks adlı internet sitesinde açıklanan belgelerde yer alan bilgilerin tartışmaları birçok ülkenin gündemine oturmuş vaziyette. Görünen o ki bu tartışmalar daha uzun süre devam edecek.

Ancak ortaya sürülen belgelerin içerikleri tartışılırken bunların açıklanmalarının hangi amaca hizmet ettiği, seçilen belgelerin neye göre seçildiği veya zamanlaması gibi hususlar ise pek tartışılmamaktadır. O yüzden ortaya çıkaracakları sonuçları şimdiden kestirmek zor. Ancak belgelerde verilen bazı bilgiler şimdiden kafalarımızı karıştırmaya yetti de arttı bile. Mesela bugüne kadar küresel güçlerin bir projesi olarak bildiğimiz‘‘Yeni Osmanlıcılık’’ meğer milli bir projeymiş!

Yani Padişah III. Selim’in deyişiyle bu işte öyle ya da böyle bir ‘‘eşek heriflik’’ durum var ama inşallah anladığımızda iş işten geçmemiş olur.

Wikileaks’ta yayınlanan elçilik raporları gibi belgelerin hazırlanması, yıllardır var olan bir geleneğin daha doğrusu elçilerin görevleri arasındadır. Her ülkenin elçisi görev yaptığı ülkelerin örf ve adetlerini, gezdikleri yerlerini, katıldıkları toplantıları, yaptıkları görüşmeleri ve daha birçok hususu raporlayarak kendi ülkelerine gönderirlerdi. Bu raporlara Osmanlı döneminde‘‘Sefaretname’’ denirdi.

Bazen bu sefaretnamelerde öyle bilgiler verilirdi ki, o zamanlar da bir Wikileaks olsaydı bazıları dünya savaşı çıkarmaya yeterli gelirdi. Hele Osmanlının Fransa’da ilk daimi elçisi olarak görev yapan Moralı Esseyyit Ali Efendi’nin bir raporu vardır ki, eşine nadir rastlanacak cinstendir.

Moralı Esseyit Ali Efendi’nin elçilik yaptığı dönemde (1797-1802) Fransa, Napolyon Bonaparte tarafından yönetilmekteydi. Dışişleri Bakanı ise çok kurnaz bir adam olan Tallyrand’dı. Bu dönemde General Bonaparte Mısır’a asker çıkarmak için hazırlıklar yapıyordu. Ancak Osmanlının bu hazırlıklardan haberdar olmaması gerekiyordu.

Dışişleri Bakanı Tallyrand önce bizim elçiyi evinde ziyaret etmiş  daha sonra ise onun için bir davet düzenlemişti. Bu toplantılarda Tallyrand, elçi Ali Efendi’yi, Napolyon’un Mısır’a çıkartma yapmayacağı konusunda ikna etmeyi başarmıştı.

Bunun üzerine Ali Efendi, Napolyon’un Mısır’a çıkartma yapmayacağına dair bir raporu İstanbul’a Padişah III. Selim’e göndermişti. Lakin raporun padişahın önüne geldiği aynı gün Napolyon’un Mısır’a çıkartma yaptığı haberi de padişaha ulaşmıştı. Raporu okuyan padişah çok sinirlenmiş ve aynı raporun üzerine kendi el yazısı ile (Hattı Hümayun) Ali Efendi için ‘‘Ne Eşek Herifmiş’’ diye yazmıştı. (Bu raporun aslı günümüze kadar ulaşmıştır.)

 

Bakalım, gelecek günlerde  Wikileaks’ta açıklanan belgelerin üzerine ne gibi notlar düşülecek.!!!

Yabancı  Elçilerle Nasıl Konuşul malı?

Wikileaks’ta açıklanan elçilik belgelerinden sonra yabancı elçilerle nasıl konuşulması gerektiği hususu ayrıca bir önem kazanmış bulunmaktadır. Bu konuda iki konuşma metnini model olması bakımından paylaşıyoruz.

İlk metnimiz, 2007 Aralık ayında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ABD Büyük elçisi ile yaptığı görüşmeden; (tutanaklara geçmiş haliyle)

ABD Büyükelçisi Wilson: - Size dış politika konusunda bir şey sormak istiyorum.

MHP Lideri Bahçeli: - Buyursunlar. İstediğiniz her şeyi sorabilirsiniz.

ABD Büyükelçisi: - Batılı bazı siyasi analistler Türk Hükümeti'nin uygulamakta olduğu dış politika hakkında bazı eleştirilerde bulunuyorlar. Bu eleştirilere siz nasıl bakıyorsunuz?

MHP Lideri Bahçeli; - Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile iç politika konusunda görüş ayrılıklarımız var ve bunu söylüyoruz. Eleştirilerde bulunuyoruz. AMA HÜKÜMETİMİZİN DIŞ POLİTİKA UYGULAMALARINI VE BU KONUDA TAŞIDIĞIM GÖRÜŞLERİ, YABANCI BİR ÜLKENİN BÜYÜKELÇİSİNİN YANINDA KONUŞMAYI DOĞRU BULMUYORUM. Devlet adamlığı anlayışım, bu konuları sizinle paylaşmama engeldir. Kusura bakmayınız’’

İkinci metin ise,11 Şubat 2010 Perşembe günü Başbakanlık Konutu’nda AB ülkelerinin büyükelçilerine verilen öğle yemeğinde, Başbakan Tayip Erdoğan’ın yaptığı konuşmadan.(Bu konuşma metni aynı tarihli Star Gazetesinin internet sayfasında mevcuttur.)

''Demokratikleşme adımlarımızın, diğer tüm engellerle birlikte NE TÜR BİR MUHALEFET YAKLAŞIMINA MARUZ KALDIĞINI DA EMİNİM SİZLER DE TAKİP EDİYORSUNUZ. NE YAZIK Kİ GERÇEKÇİ BİR DIŞ POLİTİKA VİZYONU OLMAYAN, HATTA DIŞ POLİTİKASI OLMAYAN BİR SİYASET TARZINA KARŞI 7 YILDIR BU REFORMLARI GERÇEKLEŞTİRİYORUZ...

AB’ye VE BU ÇERÇEVEDEKİ REFORM ÇABALARINA, TÜRKİYENİN DEMOKRATİK DÖNÜŞÜMÜNE DİĞER SİYASİ PARTİLERİN NASIL YAKLAŞTIĞINI SİZLER ÜLKEMDEKİ BÜYÜKELÇİLER OLARAK YAKINDAN İZLİYOR VE GÖRÜYORSUNUZ. Her türlü dirence rağmen, demokratikleşme hedefinden asla geri adım atmıyor, heyecanımızı ve umudumuzu asla yitirmiyoruz.’’

Örnek metinlerimiz şimdilik bu kadar. Çağ Wikileaks çağı. Tercih sizin, modelinizi belirleyiniz.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.