ALIN VERİN
Televizyonlarda günlerdir bir reklam kampanyası, almış başını gidiyor:
Alın verin, ekonomiye can verin
Güya amaç, tüketimi hızlandırarak ekonomiyi canlandırmakmış.
Türkiye Reklam Konseyi Başkanlığının öncülüğünde hazırlanan bu reklamda, Ekonomist Prof. Dr. Deniz Gökçe bakkal olmuş, sakız alın diyor.
Merkez Bankası eski başkanı Yaman Törüner oyuncakcı, gazeteci Meliha Okur çiçekçi, WWF Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı eski bankacı Akın Öngör ise simitçi olmuş.
Hepsi de rollerini başarıyla oynuyorlar
Bu reklam kampanyasıyla ilgili olarak ulusal basında, daha ziyade Hurşit Güneş gibi ekonomik yazılar yazan bazı köşe yazarları tarafından olumlu olumsuz yorumlar yapıldı.Bu konuda bize fazla laf düşmese de aklıma gelen bir fikrimi söylemeden edemeyeceğim:
Madem maksat ekonomiye can vermek için vatandaşı tüketime yönlendirmek; o zaman,ülkemizin dünya genelinde %75"ni ürettiği fındık neden düşünülmemiş ?
Fındıktaki arz- talep dengesinde, arz daha ağırlıkta olduğundan, haliyle bir dengesizlik var . Bu da fındığın fiyatını olumsuz olarak etkilemektedir.
Fındıkta da iç tüketimi artırıp ekonomiye can, üreticiye de kan verilmesi için bu reklamlara, bir kuruyemişçiyi ya da geliştirilmiş kavurma makinelerinin birinin başında fındık satan bir seyyar satıcıyı da katabilirlerdi, diye düşündüm.
Tabi bu kuruyemişçi ya da seyyar satıcı rolü için de, diğerleri gibi konuyla ilgili tanınmış birilerinin tercih edilmesi, yerinde olurdu.
Mesela, Fındık deyince ilk akla gelen isimlerden, Lokman Kondakçı;ya da Ünal Sağra. Her ikisi de bu reklam için biçilmiş kaftan...
Ordu Ticaret Odası Başkanı ve tanınmış fındık ihracatçısı Necdet Gürsoy, veya Dursun Gürsoy da düşünülebilirdi.
Bu isimler arasına,bir ekonomi uzmanı olan eski OTSO Başkanı Ömer Aydın"ı da dahil edebilirsiniz.
Bunlardan biri bu reklamda, Fındık alın verin, ekonomiye can; üreticiye kan verin. Üretici paralansın piyasa canlansın; esnafın yüzü gülsün, ülkemiz refah görsün deseydi fena mı olurdu? Bence yakışırdı...
Neyse, olan olmuş artık. Zaten ekonomi yazarları da, bu kampanyanın ekonomiyi canlandırmaya pek de katkısı olmayacağını düşünüyorlar.
Tüketiciler topluluğun önemli bir bölümünü oluşturan işçinin, memurun ve emeklinin ay sonunu getirebilmek için kılı kırk yarıp kredi kartlarını son limitine kadar kullandığı zamanımızda öyle çiçeğe, oyuncağa, sakız ve hatta fazladan simide verecek parası olduğunu pek sanmıyorum.
Onun için, alın-verin demesi kolay da hangi parayla ve nasıl alıp vereceğiz ?
Emekli bir vatandaş, bu reklama bakın nasıl tepki gösteriyor.
Alın verin, ekonomiye can verin !
Diyorsunuz demesine de
Ben, emekli aylığımı size vereyim;
Onunla bir ay, alın verin de
Nasılmış, halinizi göreyim !...