ANADOLU PARTİSİ (ANA PARTİ)1
Geçtiğimiz günlerde Türk siyaseti yeni bir siyasi parti ile tanıştı.
Bu partinin adı, Anadolu Partisi olup kısaltılmış biçimde “ANA Parti”
olarak belirlenmiş. Partinin kendini tanıttığı bir basın açıklaması, internet
sitesi, yayın ya da başka bir kaynak olmadığı için seçmenlerin ya da aktif
siyaset yapmak isteyen kitlelerin bu partiyi tanımak için ellerinde olan
tek malzeme, partinin Genel Başkanı ve Kurucular Kurulu listesi. Böyle
olunca, Anadolu Partisi hakkında bir yazı yazmak için uygun zaman olsa
bile değerlendirmeler yapmak için erken olduğunu düşünüyorum.
Anadolu Partisi, CHP (Eski) Ankara milletvekili Emine Ülker
Tarhan’ın partisinden istifası sonrasında yanına aldığı bir Kurucular
Kurulu listesi ile siyasi hayatımıza girdi. Partide eskiden siyaset yapmış
çok tanıdık bir isim görünmüyor. 43 kişilik Kurucular Kurulu arasında
kadınların oranı %30’dan çok. Partinin kurucuları arasında daha önce
değişik siyasi partilerde (ANAP, DYP, MHP, CHP vd.) yer almış isimler
olduğu gibi, daha önce siyaset yapmamış gençler ve kadınlar da
Türk siyasetinde son dönemde yaşanan tıkanma nedeniyle değişik
siyasi partiler ardı ardına kurulmaya devam ediyor. Bunlar arasında en
öne çıkanı ise elbette ki Anadolu Partisi oldu. Parti Genel Başkanı’nın
kadın olması ve adının Cumhurbaşkanlığı adayları arasında geçmesi,
1 Birol Ertan, Siyaset Bilimci/Yazar
medyada yer bulmasında pay sahibi oldu. Kurucuları arasında bir
siyasi partiyle özdeşleşmiş isim bulunmaması ise yeni bir parti ve yeni
bir siyaset anlayışı için umut veriyor. Kuruluşu yeni olsa da Anadolu
Partisi’nin gördüğümüz eksiklikleri de yok değil.
Anadolu Partisi kurulduğu günden bu yana ne yaptı ve ileride
neler yapacak bilemiyoruz. Daha medyanın önüne çıkarak Programını
açıklamış değildir. Bu durumun ciddi bir eksiklik olduğu açıktır. Çünkü
parti hakkında konuşanlar, yüzeysel değerlendirmeler yapmaktan öteye
geçemiyor. Örneğin, CHP Tunceli milletvekili Kamer Genç, bilindik
potlarından birisini daha kırdı ve yeni partiyle ilgili değerlendirmesini
Genel Başkanı ile sınırlı tutarak “Daha dünkü çocuk” açıklamasında
bulundu. Böylece, CHP’den Anadolu Partisi ile ilgili ilk değerlendirme
gelmiş oldu. Kamer Genç, partisi CHP adına, bir parti lideri olmak için
yaşlı olunması gerektiği, bir partide yalnızca liderin önemli olduğu,
profesyonel siyasetçiler dışında gençlerin ve kadınların siyasette aktif rol
almaması gerektiğini açıklamış oluverdi.
Anadolu Partisi ile ilgili CHP’den diğer değerlendirme, son
Kurultayda Genel Başkan adayı olan Muharrem İnce’den geldi. İnce,
çok sığ bir değerlendirme yaparak yeni parti hakkında konuşmak yerine
lideri hakkında açıklama yaptı ve Anadolu Partisi lideri Tarhan’ın emekli
olduktan sonra milletvekili olmasını eleştirdi. CHP eski Genel Başkanı
Deniz Baykal ise yeni partinin liderinin CHP’de tutulamamasının önemli
bir kayıp olduğu değerlendirmesiyle CHP yönetimine el altından ciddi bir
eleştiri yöneltmekle yetindi. CHP’den gelen bu değerlendirmeler, yetersiz
olduğu kadar CHP’nin kurumsal kimlikten yoksun olduğunu göstermesi
açısından traji-komik bir görüntü yarattı.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ise partisinden kopan bir
milletvekilinin parti kurması konusunda ilk ve son olarak istifa dilekçesini
okumadığını belirtmişti. Aradan geçen günlere rağmen, Kılıçdaroğlu’nun
istifa dilekçesini okumadığı anlaşılıyor ki, hala bir açıklama yapmadı.
Anadolu Partisi (ANA Parti) hakkında medyada çıkan
değerlendirmeler, parti dışından gelişen açıklamalar ve değerlendirmeler
oluyor. Örneğin, eski bir milletvekili, “Anadolu” isminde bir parti
kurulamayacağı iddiasıyla YSK ve Cumhuriyet Başsavcılığı’na kapatılması
için başvurdu. Ülkede Komünist Parti, Sosyalist Parti, Kürdistan isimli
parti kurulurken, birilerinin Anadolu isminden rahatsız olması, tuhaf ama
komik bir durum yarattı.
Bu noktada, Anadolu Partisi’nin kendisini ifade etmek konusunda
yetersiz olduğu açık görünüyor. Medyada kendisi hakkında çıkan
haberler ve yorumlar; ya parti dışındaki isimlerin değerlendirmeleri ya
da parti içinde Kurucu olmak dışında halen bir görevi bulunmayanların
açıklamaları ile sınırlı. Partinin Kurucular Kurulu toplanıp işbaşı
yapmadan, bazı kurucuların örgütten sorumlu olarak açıklamalar yapması
ise partinin kurumsal kimliğinde bir sorun olduğu imajı veriyor.
Anadolu Partisi ya da kısaltılmış ismiyle ANA Parti, ilerideki günlerde
kendisini tanıtan açıklamalar yaptığında siyasette kalıcı olup olmayacağı
daha iyi anlaşılacaktır.
Bekleyelim ve görelim.