Samsun İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Kasapoğlu, toplumda yaygın olan baş ağrısında önemli olanın öncelikle ağrının hangi gruba girdiğinin belirlenmesi olduğunu söyledi.
Beyin kadar baş ağrılarının da tam anlamıyla izah edilemediğini, buna karşılık ağrı kliniklerine en çok başvuran hastaların başında, baş ağrısından yakınanların geldiğini belirten Dr. Mustafa Kasapoğlu, baş ağrısının birinci ve ikinci grup olmak üzere ikiye ayrıldığını kaydetti.
Birinci grup baş ağrısının doğrudan beynin hastalanmasının söz konusu olduğunu belirten Kasapoğlu, örnek vererek kafa içinde büyüyen tümörlerin beyine baskı yaparak baş ağrılarına sebep olduğuna, yine kafa içinde gelişen bazı beyin kanamalarının zaman içerisinde büyüyerek beyine baskı yaparak ağrılara yol açtığına dikkat çekti.
Beyin damarlarının ani daralma ve gevşemesi neticesinde migren adı verilen baş ağrıların ortaya çıktığını da vurgulayan Kasapoğlu, "Bütün bu sebepler beynin doğrudan kendi yapısındaki nedeniyle oluşmaktadır.
Burada önemli olan, bu gruptaki baş ağrılarının son derece önemli sebeplere bağlı olmasıdır. Teşhis ve tedavi edilmedikleri taktirde hastanın ölümüne kadar varan kötü sonuçlar ortaya çıkabilecektir"
dedi.
İkinci grupta beynin sağlam olduğunu anlatan Kasapoğlu, "Kafa içinde baş ağrısı yapacak bir hastalık yoktur. Baş ağrısı tamamen beyin dışı sebepler bağlıdır" diye konuştu.
Tamamen psikolojik, sinirsel nedenler gibi etkenlerden dolayı baş ağrısı çekilebileceğini dile getiren Kasapoğlu, "Kas kasılması, yüz, boyun, baş kaslarının aşırı kasılmasına bağlıdır.
Olay tamamen beynin organik yapısı dışındadır. Bu nedenle birinci grup kadar riskli değildir. Baş ağrısında önemli olan, öncelikle ağrının hangi gruba girdiğini tespit etmektir.
Prensip olarak uzun süreli baş ağrısı olan her hastaya öncelikle bilgisayarlı beyin tomografisi çekilmesini tedbir amaçlı önemlidir" şeklinde
konuştu.
Günlük hayatta da en fazla beyin dışı sebeplerle oluşan baş ağrıların görüldüğünü belirten Kasapoğlu, şunları söyledi:
"Bu baş ağrılarının büyük bir çoğunluğu sinirsel baş ağrılarıdır. Günlük hayatın sorunları, çeşitli sıkıntılar insanlarda baş ağrısı şeklinde sonuçlanmaktadır. Bu tür baş ağrılarında hastalara bazı sinir ilaçları ve ağrı kesiciler vermek mümkündür. Ancak bu asla kesin çözüm değildir.
Sinirsel baş ağrılarında doktor hastanın kendisi olmalıdır. Kendi iradesiyle sorunların üstesinden gelip, hayatın iyi yönlerini daha yakından tanımaya başlamaları halinde baş ağrıları ilaca veya doktora gerek kalmadan
kendiliğinden ortadan kalkacaktır.
Baş ağrısı çeken hastalar her şeyi doktorlardan ve ilaçlardan beklememelidirler."
Kasapoğlu, baş ağrısının tam yerleşmeden, başlangıç halindeyken tedaviye başlamanın ağrının daha kısa bir sürede bitirilmesini sağladığını da sözlerine ekledi.