BİR ORDULU OLARAK YAZIYORUM
Biz bu ilin içinde ve her köşesinde yine birbirimize bakıp selam verecek dostlarız. Fakat bazı sözcüklerin sürekli birkaç kalemin ucunda dökülmesi ilede kötü durum yaratıyor.İşinde başarılı olmuş insanların, cemiyetlerde bir birine karşı konuştuklarına bakınca, olmaz kardeşim diyesimiz geliyor, olmaz.
Birini savunsam ondan, diğerini savunsam bundan olmamak için gizli bir sessizliği kendimize yol edinirsek, bu ilin daha kötü bir sona gitmesine mani olamayız. Beyaz bize temiz olmayı anlatıyorsa, hizmet eden yüzlerinde bembeyaz ve tertemiz olmaları gerekiyor.
Tüm çirkinliklerden arınmış olmasak ta, bazı doğru adımları yazmak ve desteklemekten kaçmamamız lazım. Bazıları kendisini çıtalar üstü sanıyor. Yaptıklarının doğrulugunda, hayal kurmanın zevkini yaşıyor. İşinde ve çevresinde geziniyor.
Sokaklar işsiz babalardan ve işsiz Anlarda geçilmiyor. Herkes bir tanıdığının kolundan tutmuş bir lokma ekmeğin ve dürüstce yaşamanın peşinde. İşveren ise kendi dünyasında ve modunda..100 binlik Ordu da bu işe sırf çene ile çare bulunamıyacağını bilen biliyor, ama 2015 Ordunun yılı olacak hayali ilede zamanı yok ederek, hiç ilerlemeden konuşuyoruz.
O yıla kadar, gözü yaşlı ve ac çocukların, intihar eden babaların , evsiz insanların derdine cümleler kurarak mı, basın kaşısında iş olsun diye konuşarakmı çare olacağız? Bakıyorum, makamı kendine hak görenlerin, aile şirketi olma yolunda ilerlemesi, Ordu da tarihi iş oldu.
Hem siyasi hem ticari, hem bürokratik hemde sporif alanda, evlat, akraba, kardeş dayanışması ve el ele muhabbeti hat safhaya ulaştı. Yazsam biri, yazmasam öbürü darılır diye Orduyu yok ediyorsak, buna bir son verelim artık.
Kim ne kadar kızarsa kızsın yada incinirse incinsin, önce bu yerdeki insanları yaradandan ötürü sevmeli iş dünyası ve siyasetci. Kimseye baş eğmeden ve dimdik bir yol haritası ile iş dünyamızın sağlam babalarının bu yoksul evlatları görmesi, ac ve yoksul kalmışlıklarına bir lokma ile yardım etmeleri lazım.
Biz Orduluyuz. İmkanı olanın el tutmaktan zevk aldığı bir ilde yaşamanın özlemi ile yazıyorum. Kimsenin kalemi olarak değil. İnsanlar onur ve ekmekleri için yaşayamazsa bundan zararlı çıkan Ordu olur.Bunlar, kimsenin değil, her yerinden binbir pislik çıkan güzelim Vatanda onurlu yaşamanın peşindeler.
Ordu da yıllarca;havaalanı, Fındık destek sorunu, hayvancılık, sanayi, ekonomik durum, kapanan işyeri filmi ile yıllar ğeçirdik. Bundan sonra bu il için, insanımız için bir tuglanın konma hesabını yapalım. Yoksa çok kötü olacak.
BİR ORDULU OLARAK YAZIYORUM
Tüm çirkinliklerden arınmış olmasak ta, bazı doğru adımları yazmak ve desteklemekten kaçmamamız lazım. Bazıları kendisini çıtalar üstü sanıyor. Yaptıklarının doğrulugunda, hayal kurmanın zevkini yaşıyor. İşinde ve çevresinde geziniyor.
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.