KKTC CUMHURBAŞKANLIĞI’NDA
MASA SANDALYE KAVGASI
Birol Ertan
Yavru vatan KKTC’de olmayacak olaylar ve yaşanmaması gereken durumlar yaşanmaya devam ediyor. Son zamanlarda KKTC’de siyasetin çivisi nasıl çıktıysa, devlet adamlığının çivisi de çıkmışa benziyor.
KKTC’de ülkeyi temsil eden ve devletin başı konumunda olan Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı. Seçimler sonucunda eski Cumhurbaşkanı kaybetti, bu önemli koltuğa yeni bir isim seçildi. Buraya kadar her şey normaldi. Ancak, devir teslim töreninde yaşananların demokratik herhangi bir devlette yaşanmadığını ya da yaşanmaması gerektiğini biliyoruz.
KKTC Devir teslim törenlerine damgasını vuran, devlet adamı ağırlığında yapılan konuşmalar ve tavırlar olmalıdır. Genellikle de öyle olur. Ne var ki, Cumhurbaşkanlığı devir teslim töreninde masa sandalye kavgasının konuşmalara yansıması, konukları olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı’nı da oldukça şaşırtmış olmalı.
KKTC eski Cumhurbaşkanı, emekliliğini sürdüreceği dönemde eski görevinin kendisine bazı haklar sağlaması gerektiğini düşünmüş olmalıdır. Cumhurbaşkanlığı makamındaki bazı eşyaları demirbaşa kaydettirip kendisine verilmesi gerektiğini düşündüğünden ofisine taşımak üzere kamyona yükleterek Saray’dan taşıtmıştır. Ancak, unutmuş ya da düşünmemiş olmalı ki, artık KTC Cumhurbaşkanı ya da bir devlet görevlisi değildir.
Eski devlet görevlilerinin, Cumhurbaşkanı da olsalar, devlet tarafından kendilerine verilecek olanaklardan yararlanmaları doğaldır. Bu açıdan, KKTC eski Cumhurbaşkanı Talat’a da emeklilik döneminde bazı haklar sağlanması olağan karşılanmalıdır. Eski Cumhurbaşkanlarına bir ofis tutulması, araç ve koruma görevlisi ile şoför verilmesi, ofisinin bazı ihtiyaçlarının karşılanması, Hükümetin vereceği bir karardır. Eski Hükümet, KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Sayın Denktaş’a bu tür olanaklar sağlamış ve çok iyi de yapmıştır. Burada anlaşılmayan, bu olanakları hak gibi görmek ve Hükümetin vereceği olanakları bir liste düzenleyerek Bakanlar Kurulu kararı olmadan sahiplenmenin yanlışlığıdır. Umarız bu gerginlik aşılır, eski Cumhurbaşkanı da alınganlıktan vazgeçer.
KKTC Hükümeti, eski Cumhurbaşkanı’na, emeklilik dönemi başladıktan sonra bazı olanaklar sağlayabilir. Bunun yolu, emeklilik sürecine giren Cumhurbaşkanı’na ne tür olanaklar sağlanacağının belirlenip Bakanlar Kurulu kararı ile belirlenip bunların bütçesinin ayrılması ve eğer kabul ederse emekli Cumhurbaşkanı’na tahsis edilmesidir.
Yanlış olan, masa ve sandalye pazarlığının devir teslim töreni konuşmalarına yansıtılması ve kişisel beklentilerin devlet törenlerine damgasını vurmasıdır. Üstelik, bu beklentiler karşılanmadığı için duygusal bir tavır olarak hurdaya çıkması gereken bir kamyonla KKTC Cumhurbaşkanlığı makamının terk edilmesidir. Ozanköy’de 4 villası bulunan, bankada yüz milyarlarca lira hesabı olması gereken, birkaç hafta önce seçim kampanyasında yüz milyarlarca lira seçim propagandasına ayırmış olan KKTC eski Cumhurbaşkanı’nın, tavır olsun diye eski bir kamyon ile Cumhurbaşkanlığı’ndan ayrılması şık olmamıştır.
KKTC eski Cumhurbaşkanı’nın özel aracı yoksa ve kendisine bir araç tahsis edilmemişse, eski makam aracıyla evine kadar gönderilebilirdi. Üstelik, kendisine bir araç ve koruma ve şoför verildiği, ancak diğer konularda Bakanlar Kurulu kararı çıkarılmadığı ve yüklenip gönderilen eşyalar geri getirilmek zorunda olduğu için eski Cumhurbaşkanı’nın tepki olarak araç ve şoför ile korumayı kabul etmediği açıklanıyor. Ne diyeyim bilemiyorum. Ancak, kişisel beklentilerini ve duygularını devlet adamlığına karıştırmak şık bir davranış değildir. Hele bu konuları devir teslim töreni konuşmalarına yansıtmak, hiç hoş olmamıştır.
Devlet, kimsenin malı değildir. Makamlar geçicidir. Nasıl geldiyseniz, öyle ayrılacaksınız. Devletin malı halkındır, çünkü halkın vergileriyle alınmıştır. Kimse, eski görevi ne olursa olsun, devlet malını sorgusuz sualsiz ve prosedürlere aykırı olarak istediği gibi kullanamaz. Bu konuda KKTC eski Cumhurbaşkanı Talat’ın çalışma arkadaşlarının yanlış yaptığı, devlet geleneklerini bilmediği, Cumhurbaşkanı’nın da kendi ekibinin bu yanlışına ortak edilerek gereksiz bir tepki verdiği anlaşılıyor. Yanlış isimlerle çalışmak, devlet adamlarına büyük zararlar verir. Masa sandalye kavgasının devir teslim törenine yansıtılması da KKTC eski Cumhurbaşkanı Talat’ın deneyimsiz ve acemi bir ekiple çalıştığını açık biçimde ortaya koymuştur.
Umarız, KKTC eski Cumhurbaşkanı Talat, bundan sonra daha deneyimli ve devlet gelenek ve göreneklerini bilen bir ekiple çalışma olanağı bulur. Çünkü, parti militanlığı ile devlet adamlığı aynı potada birleşemiyor.