CHP'nin Açmazı Nerede?

Türkiye'de son birkaç onyılda seçmen tercihini önemli ölçüde değiştiren 3 yapısal dönüşüm yaşanmıştır ve yaşanmaya devam etmektedir. Türkiye'nin yaşadığı 3 yapısal dönüşüm; 1. köy kültürünün ortadan kalkışı, 2. hızlı kasabalılaşma 3. banliyöler

 

TÜRKİYE'DE  SİYASETİN  DİNAMİKLERİ :  CHP'nin Açmazı Nerede?
 
 
Doç. Dr. Birol Ertan
 
***
Türkiye'de son seçimlerin kazananı, herhangi bir siyasi parti olmaktan çok, kasabalar ve kent varoşları olmuştur. Seçmen çoğunluğu anlamında ezici bir üstünlüğe sahip hale gelen kasabalar ve kent varoşları, bundan sonra seçimleri kimin ya da kimlerin kazanacağının belirleyicisi olacaktır.
 
***
Türk siyasetinin birkaç onyıldaki değişimi üzerine düşünceler ve iddialar içeren ciddi bir makale ya da kitap arayışlarımdan sonuç almadım. Elbette, konuya ucundan yaklaşan bazı makaleler ve kitaplarda bölümler bulunabilir. Ne var ki, Türk seçmeninin siyasal kimliğini ve seçimlerde oy verme tercihini belirleyen konularda üç temel konuda ciddi bir çalışma göremiyoruz. Türkiye'de seçmen davranışlarıyla ya da seçmen tercihleriyle ilgili bilimsel araştırmalar konusunda gözle görülür bir boşluk yaşandığı söylenebilir. Bu konuda siyaset bilimine ve özellikle seçmen davranışları dalına büyük görevler düşmektedir. Türk seçmeninin davranışlarının değiştiren dönüşümler konusunda yapılacak bilimsel çalışmalar, Türkiye'de siyaset bilimine yapılacak önemli katkılar olacaktır. Kitap yazmanın çekiciliğini yitirdiği, bunun da ötesinde tehlikeli bir uğraş haline geldiği günümüz Türkiye coğrafyasında bu konuda iyimser olmadığımı da peşinen belirtmek istiyorum.
 
Türkiye'de seçmen tercihlerini belirleyen üç temel gelişme yaşandığı görülüyor. Özellikle merkez sağ kimlikteki DP-AP çizgisindeki siyasi partilerin ortadan kalkması ile hızlı kentleşme ile kırsal kesimin, özellikle köylerin nüfus içindeki yerinin azalması arasında bir bağlantı kurulup kurulmayacağı konusunun araştırılması gerektiğini düşünüyorum.
 
Türk seçmen davranışları ve seçmen tercihlerindeki değişimle ilgili daha çok bilimsel araştırma yapılmasını gerekli görüyorum. Ancak, siyaset bilimiyle uğraşan yazarlar, bu konuda ciddi bilimsel araştırmalar yapılmasını beklemeden gözlemlerini paylaşmak için yazıya dönüştürmekte duraksama göstermelidir. Bu yazı, böylesi bir düşüncenin ürünü olarak görülmelidir.
 
Türk seçmen davranışlarını ve tercihlerini ani biçimde değiştiren dönüşümler konusunda siyasi partilerin yeterince araştırma yapmadığı, özellikle kentli seçmenin elit kesimlerine yaslanarak iktidar olmayı bekleyen CHP gibi siyasi partilerin yaşadığı seçim başarısızlıklarını bir türlü anlayamadığı görülüyor. Bunun nedeni, Türk seçmeninin oy verme eğilimleri konusunda ciddi bir araştırma yapılmaması ve seçmen davranışlarını açıklayan çalışmalara ilgi gösterilmemesidir.
 
 
 
Türkiye'de son birkaç onyılda seçmen tercihini önemli ölçüde değiştiren 3 yapısal dönüşüm yaşanmıştır ve yaşanmaya devam etmektedir. Türkiye'nin yaşadığı 3 yapısal dönüşüm;
 
1.   köy kültürünün ortadan kalkışı,
2.   hızlı kasabalılaşma
3.   banliyölere milyonlarca seçmen kitlesinin yığılmasıdır.
 
Türkiye'de kentleşme ismini verdiğimiz sürecin aslında bir "Kasabalılaşma" olduğu çok açıktır. Kent, yalnızca bir nüfus birikimi süreci olarak değerlendirilemez. Kentleşme süreci, her ne kadar ekonomik nedenlerden kaynaklansa da kentlerin kıra göre ekonomik ilişkilerinde ve davranış kalıplarında ciddi değişiklikler yarattığı da görülmektedir. Türkiye'de kentleşme sandığımız gelişme, kente özgü ekonomik ilişkiler yaratamadığı ve yeni bir kent kültürü üretemediği için "Kasabalılaşma" süreci olarak görülmelidir. Nüfusu milyondan az olan ve kent kültürü yerine Kasabalılaşmayı yaşayan çok sayıdaki yerleşme birimi yanında, büyük nüfusa sahip kent merkezlerinin banliyölerine yığılıp ne kentleşen ne de kır kültürünü yaşayabilen milyonlar da hızla dönüşen yeni yapının diğer tarafını oluşturmaktadır.
 
 
 
Türkiye'de köylerde hızla azalan seçmen kitlesi, kasabalara ve kent merkezlerinden dışlanmış banliyölere yığılmış durumdadır. Kasaba muhafazakarlığını ve banliyölerdeki umutsuz-sahipsiz kitlenin beklentilerini anlamayan siyasi partilerin kent merkezli siyasetleri, elitizm batağına saplanmak ile sonuçlanmaktadır. CHP'nin yaşadığı seçim başarısızlıklarının ardında da bu algılayış eksikliği bulunmaktadır. Kasaba muhafazakarlığına hitap edemeyen CHP söylemi, büyük kentlerin banliyölerindeki seçmen kitlesinin umut ve beklentilerine de yanıt veremeyince, kent merkezlerindeki elitlere hitap eden seçkinci bir siyaset anlayışına sıkışıp kalmaktadır. Böyle olunca CHP, seçmen kitlesinin %70'ine yakın kesimini barındıran kasabalar ve kent banliyölerinden umduğunu bulamamaktadır. Kasaba kavramı ile kent kimliğine sahip olamayan, ancak il ve ilçe olarak isimlendirilen çok sayıdaki yerleşim yerini anlatmak istiyorum. Banliyöler ise Ankara, İstanbul, İzmir, Adana ve Mersin gibi büyük illerin kent merkezlerinden dışlanıp varoşlara ve gecekondulara sürülmüş milyonların yaşadığı mekanlardır. Demografik bir çalışması yapılırsa, Türkiye'de kasabalar ve banliyölerde yaşayan seçmen kitlesinin % 70 dolayında olduğu görülecektir.  
 
Bu makalede konunun dağılmaması için Kasaba, Kasabalılaşma ve kent varoşları (banliyö) kavramlarının içeriklerine yeterince giremiyorum.Türkiye'deki Kasabalılaşma süreci ve banliyölerin (varoşların) siyasal tercihleri konusunda başka makaleler yazmak istiyorum.  Bunun da ötesinde, Türkiye'de son seçimlerin sonuçlarını analiz eden ve seçimlerde başarının anahtarını ortaya koyan bir kitap çalışmasını bitirmiş bulunuyorum. Medya ve özellikle yazılı medya araçlarının kontrol edilmesi noktasında son aşamaya gelindiği için hazırladığım kitabı bastırıp bastıramayacağımı kestiremiyorum, ancak kitaptaki bazı saptamaları makaleler aracılığıyla okuyucuyla paylaşmamın önüne geçilemeyeceğini sanıyorum. Bu makaledeki temel düşünceler, kitabımda ortaya koyduğum çok sayıdaki saptamalardan birkaçını içermektedir.
 
 
Kasabalılaşma ve kent varoşlarının seçmen davranışları konusundaki değerlendirmelerimi sonraki yazılarıma bırakıyorum. Türkiye'de son seçimlerin kazananı, herhangi bir siyasi parti olmaktan çok, kasabalar ve kent varoşları olmuştur. Seçmen çoğunluğu anlamında ezici bir üstünlüğe sahip hale gelen kasabalar ve kent varoşları, bundan sonra seçimleri kimin ya da kimlerin kazanacağının da belirleyicisi olacaktır. Bunu anlayamayan siyasi partilerin ilerideki seçimlerde başarı şansı da az olacaktır. Özellikle kent seçkinlerine dayalı siyaset yapma noktasından uzaklaşamayan CHP'nin bu değişimi görmesinde yarar vardır.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (4)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Güncel-siyaset Haberleri