MEMUR “SADAKA” DEĞİL, TOPLU SÖZLEŞME İSTİYOR
EMEP İl BşkanıCoşkun ÖZBUCAK yaptığı açıklamada Kamu emekçileri, sendikalarını kurmaya başladıkları ilk günden bu yana “grevli toplu sözleşmeli sendika” isteminden vaz geçmedi. Zaman zaman siyasi iktidarlar kamu emekçilerini çeşitli adlar altında bölerek, bu istemlerinin gerçekleşmesinin önüne geçmeye çalıştı. Ancak haklarının bilincinde olan kamu emekçileri “grevli toplu sözleşmeli sendika” isteminin gündemden düşmesine izin vermediler.
Bugün yaşananlar, kamu emekçilerinin istemlerinin ne kadar gerçekçi olduğunu gösterdi. Geçmiş hükümetler gibi AKP Hükümeti de gerçekleri çarpıtarak kamu emekçilerinin haklarının belirlenmesinin önüne engeller çıkarmaktadır.
Kamu emekçilerinin “zam” artışını BAKANLAR KURULU belirleyecekse, enflasyon oranında yapılacak zamlar sabitken sendikanın bir anlamı olur mu? Yine tek taraflı belirleme varken toplu görüşmenin bir anlamı olur mu?
Tüm bu olumsuz gerçekler varken, AKP Hükümeti, Anayasa değişikliği ile sendikalara “toplu sözleşme” hakkını getirdiği söyleyebilmektedir. Aynı biçimde buna da sorumuz var. Grev hakkı olmayan bir sendikanın “toplu sözleşme” hakkı olsa ne olacak? Yine tek taraflı olarak Bakanlar Kurulu belirleyici olduğuna göre AKP iktidarı kimleri kandırmaya çalışıyor?
Tüm olumsuzluklara, yalan ve kandırmaya karşın, çıkıp “zam” konusunda “olanaklarının en fazlasını verdik” diyebilecekler. Yani 20- 30 lirayı “böbürlenerek” çok önemli bir artış olduğunu söyleyecekler. Kısacası, “sadaka” vermeyi sürdürecekler.
Kamu emekçileri “grev ve toplu sözleşme” hakkı ile geleceklerini kendileri belirlemek istiyorlar. “Sadaka” almaktan bıktılar. Hele gözlerinin içine baka baka aldatma oyunlarına kanmayacaklar.
Emperyalist-kapitalist krizin yükü işçi ve emekçilere yıkılmak isteniyor. “Böbürlenerek” yıllık gelişmişlik- kalkınmışlık rakamları veriyorlar ama bölüşümdeki adaletsizliği söylemiyorlar. Yerli ve yabancı banka ve holdingler karlarına kar eklerken halkımız her gün daha fazla yoksullaşmakta.
Bu bir “kader” değildir. Bu sömürü sisteminin bir gereğidir. Bu nedenle EMEK PARTİSİ olarak işçileri, işsizleri, kamu emekçilerini, köylüleri, küçük esnafı, genci, kadını, emekliyi hakları için birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz. “Sadakalara hayır” diyerek ortak üretim ve bölüşümü yaşama geçirmeliyiz. Bunun için de her gün birlikte olmalıyız, her gün mücadele etmeliyiz dedi