İmzalanan Toplu Sözleşme Defolu

memurlar 123 TL, emekliler ise 140 TL zamla bütün bir yıl boyunca idare etmek zorunda kalacaklardır. Geçtiğimiz yıl gıda fiyatları ortalama %10,5; mutfak tüpü %10,7, su %9,4 zamlanmış, yoksulluk sınırı 179 TL artmışken; maaşlara 123 lira zam yapmak, adeta

İmzalanan Toplu Sözleşme Defolu 

Kamu-Sen Ordu İl Temsilcisi Ömer OKUMUŞ yaptığı açıklamada :2,5 milyon kamu görevlisi ve 1,8 milyon emeklinin 2 yıl sürecek çileli geçim mücadelesi başlamıştır. Kamu görevlileri bugün, Ağustos ayındaki toplu satış sözleşmesinden beri ifade ettiğimiz acı gerçekle yüz yüze kalmıştır.

İktidar ve malum konfederasyon iş birliği ile memurlar 123 TL, emekliler ise 140 TL zamla bütün bir yıl boyunca idare etmek zorunda kalacaklardır. Geçtiğimiz yıl gıda fiyatları ortalama %10,5; mutfak tüpü %10,7, su %9,4 zamlanmış, yoksulluk sınırı 179 TL artmışken; maaşlara 123 lira zam yapmak, adeta memur ve emeklilerle alay etmek demektir. Ekonomi iyi yolda, istikrar sürüyor, enflasyon düşüyor masalı, çarşı pazardaki gerçek fiyatlarla kâbusa dönüşmüştür.

AKP Hükümeti, hedef enflasyonu bilinçli olarak düşük göstererek memurlarımızı düşük ücret artışına mahkûm ederken, milletimizi zorunlu harcamalarında bizleri enflasyon canavarına teslim etmektedir. İktidar 2013’te enflasyon hedefini %5,3 olarak belirlemiş ve maaşlara bu plana göre zam yapmıştır. 2013 yılında gerçekleşen resmi enflasyon ise %7,4 olmuştur. Bu oran TÜİK’in enflasyon sepetindeki, çoğunu halkın tüketmediği 454 çeşit ürünün ortalama artışını göstermektedir.

Milletimizin en çok tükettiği 47 temel gıda ürünü baz alındığında fiyat artışı yüzde 10,5’i; 17 temel sağlık hizmetinde ortalama yıllık fiyat artışı %69’u bulmaktadır. Memurlarımız patatese dahi muhtaç bırakılmış, bir zamanlar fakirin yemeği olan kuru fasulye, pilav lüks gıda maddesi haline gelmiştir. Kırmızı etin yalnızca adı kalmıştır. Sebze, meyve el yakmaktadır. Elektriğe,doğalgaza fatura oyunlarıyla gizli zam yapılmış, ekmeğimiz bile %11,7 zamlanmıştır.

Buna rağmen memurlara 2014 yılı için 123 lira, 2015 için ise %3+3 zam yapılması öngörülmüş, memurun enflasyon farkı dahi ellerinden alınmıştır. 2014 yılında çocuk parası, aile yardımı, doğum, ölüm yardımları, ek ödemeler, ek dersler, fazla mesai ücretleri ve tazminatlar artmamıştır. Yapılan zam, memurun ele geçen maaşının tamamı için geçerlidir. 123 TL’lik artış ortalama maaşa da %5,1 zam demektir.

2014 ve 2015 enflasyon hedefleri bile dikkate alındığında, bugün memurun eline geçen zam 2014 yılı enflasyonunun altındadır. Gerçekler ortadayken, malum pazarlamacı konfederasyonun da eşlik ettiği masa başı oyunlarıyla memurlarımız, 2015 yılı sonuna kadar devreden çıkarılmıştır. Satış sözleşmesine imza atıp, memurları ekonomik ateşin ortasına atan malum konfederasyon ise bu durumda dahi memurların haklarını korumayı akıl edememekte, ağa babalarının yolsuzluk pisliklerini temizlemeye, onları aklamaya çalışmaktadır. Memurlar için bir gün dahi alanlara inmeyenler, yüzsüzce, yolsuzluk operasyonları durmazsa, alanlara ineriz tehditleri savurmaktadırlar.

Kıymetli arkadaşlarım,

Bugün memurlarımız maaşlarını aldılar ve acı gerçekle yüzleştiler. Biz, Türkiye Kamu-Sen olarak Ağustos ayından beri, gerçekleri dile getirdik, imzalanan toplu sözleşmenin defolu olduğunu, memurların haklarının gasp edildiğini ifade ettik. Malum konfederasyon ise 123 lirayı anlata anlata bitiremedi. Bugün, memurlar maaşlarını aldılar. Yani takke düştü, kel göründü. Akla kara açığa çıktı.

Türkiye Kamu-Sen dün de meydanlardaydı; bugün de meydanlarda…Dün ne dediyse, bugün de aynısını söylüyor. Memurların haklarını masa başı oyunlarıyla budayan malum konfederasyon ve yetkililer, bugün neredeler? Bugün, tatlı su demokratları ile hormonlu sendikalar, gerçekler karşısında saklanacak delik arıyorlar. Çocuk, enişte, baldız, bacanak, kayınpeder demeden; cümbür cemaat, ülkenin kaynaklarına üşüşülmüşken; ayakkabı kutuları, çelik kasanın yerine geçmişken, memuru unutup, yolsuzluğa, hırsızlığa destek verenler, bugün memurun karşısına ne yüzle çıkacaklar?

Şahsi menfaatleri için bütün dini değerleri ayaklar altına alan bu zevata, şu dizeleri hatırlatmak istiyorum:

“Karacoğlan der ki her sözüm haktır.

Yiğit olmayanın yalanı çoktur.

Cehennem yerinde hiç ateş yoktur,

Herkes ateşini burdan götürür.”

Bu dizelerde olduğu gibi, milyonlarca memurun, emeklinin, masumun hakkını yiyenler, milletin kaynaklarını göz göre göre eşine, dostuna peşkeş çekenler de kendi ateşlerini, milyonlarca memurun bordrolarında göreceklerdir.

Memurun bordrosunun ateşi, hem bu dünyada hem öteki dünyada hırsızı, arsızı, yalancıyı, rüşvetçiyi ve memur pazarlamacılarını saracaktır, dedi

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel-siyaset Haberleri