Israrla Takipçiyiz

KESK, attığı her adımda kamu emekçilerinin taleplerini temel almaya, sadece toplu sözleşme masasında değil bulunduğu her yerde tüm kamu emekçilerinin taleplerinin ısrarlı takipçisi olmaya devam edecektir. Bunun kapsamda Konfederasyonumuz, 11 faklı hizm

Israrla Takipçiyiz
 
KESK Ordu Dönem ve SES ordu İl Başkanı Ahmet KADIOĞLU yaptığı açıklamada;
Hak ve özgürlüklerimizin her geçen gün budandığı, kamu hizmetlerinin tümüyle tasfiyesinin hızlandırıldığı, kamu emekçilerinin iş güvencesi dahil temel kazanımlarının bile elinden alınmaya çalışıldığı  bir dönemde toplu sözleşme sürecine giriyoruz. Sendikaları, kamu emekçilerini yok sayan 2014-2015 Toplu sözleşme süreci bugün başlıyor.
 
İktidara geldiği tarihten itibaren kamu emekçilerinin gündeme getirdiği tüm ekonomik, sosyal, özlük ve demokratik talepleri karşında üç maymunu oynayan AKP iktidarı, bugün de kamu emekçilerinin iradesini yok sayan tutumundaki ısrarını sürdürüyor. 
 
Aileleri ile birlikte 15 milyonu aşkın kamu emekçisinin, emeklinin beklentileri bugüne kadar boşa çıkarıldı.
 
Bugüne kadar toplu sözleşme görüşmeleri, kamu emekçilerinin talepleri ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bir şekilde gerçekleşti! Haklar, talepler yok sayıldı!
 
Kamu emekçileri yoksullaşırken sermaye iktidar sayesinde zenginliğine zenginlik kattı.  
Bu çarka ortak olanlar hiçbir sendikal faaliyet yapmadan üye sayılarını arttırdı, emekçilerin alın teriyle kazanılmış haklarına karşı yapılan saldırılara ortak oldu.
 
 Başından itibaren “kamu emekçilerini enflasyona ezdirmiyoruz” diyen AKP 10 yıllık iktidarı döneminde kamu emekçilerinin reel ücretleri yüzde 30 eridi! 
 
Son 10 yılda ekmek, et, süt gibi gıdalara yüzde 173’ün üzerinde; elektrik, su, doğalgaz faturaları ise yüzde 250’nin üzerinde artarken hükümet yandaş konfederasyonuyla birlikte komik artışlarla kamu emekçilerini yoksulluğun içine sürükledi! 
 
Yetmedi, AKP bugün sokağa dökülmüş halkın tüm öfkesine ve itirazlarına rağmen bütçeyi emeğe dönük değil, emperyalizmin taşeronluğuna, toplumun tüm ezilenlerini baskı altında tutacak mekanizmalara aktarmaya devam ediyor.
 
Artık Yeter;
 
“Kaynak yok”, “aynı gemideyiz” yalanlarından sıkıldık!  
Bu gemi de bizim, hakkımız olan kaynak da bizim!
 
KESK olarak en başından beri, tadilatlarla değiştirilmiş 4688 sayılı yasada düzenlenen toplu sözleşme sisteminin en az yasa kadar ‘sahte’ olduğunu savunduk. Temel taleplerimizin hayata geçirilmesinde yükselttiğimiz mücadelemizin sadece toplu sözleşme masasına sığdırılamayacağını ifade ettik. Eylemliliklerimizle hak mücadelemizi halkla buluşturarak alanlara, meydanlara taşıdık.
Sadece hükümetin tek taraflı  uygulamalarına değil, onunla kolkola giren, emek mücadelesi içindeki Truva atlarına karşı da mücadelemizi sürdürdük. Kamu emekçilerinin bir bir hakları gasp edilirken üst düzey yetkililerine nasıl ayrıcalık istediklerini, sendikal faaliyetleri nasıl tüccar mantığıyla sürdürdüklerini anlattık.
 
Anlattık ki, bugün yaptıkları daha net anlaşılsın. Tüm kamu emekçileri hakları için mücadele sürdürürken, nasıl kendi üyelerine ayrıcalık istedikleri; modern köleler haline getirilen 4C’li çalışanların bugün daha da arttırılan mağduriyetlerine nasıl ortak oldukları unutulmasın.
 
Anlattık ki unutulmasın!
 
Karanlığa ve güvencesizliğe hapsetmek istedikleri kamu emekçileri bugün hak ve özgürlük mücadelesiyle alanları, meydanları boş bırakmazlarken iktidarın payandalığını  yapanları da püskürtmeyi başaracaktır.
 
 
 
KESK, attığı her adımda kamu emekçilerinin taleplerini temel almaya, sadece toplu sözleşme masasında değil bulunduğu her yerde tüm kamu emekçilerinin taleplerinin ısrarlı takipçisi olmaya devam edecektir.
 
Bunun kapsamda Konfederasyonumuz, 11 faklı hizmet kolunda örgütlü bulunan sendikalarımızdan ve örgütsüz kamu emekçilerinden aldığı yetki ile toplusözleşme taleplerimizi 24 Ağustos tarihi itibari ile sunmuş bulunmakta.
 
Buna göre; açlık sınırının 1101 TL, yoksulluk sınırının 3481 TL olduğu koşullar dikkate alındığında;
1- Temel hak ve özgürlüklerin ve uluslararası sözleşmelerin gereği olarak; çalışma yaşamını  ilgilendiren bütün konuların görüşüleceği, her sendikanın kendi üyeleri adına toplu sözleşme imzalayacağı ve anayasal hakkımız olan grevin teminat altına alınacağı bir yasal düzenleme hemen yapılmalıdır.
2- 2014 yılı için kamu emekçilerinin, geçmiş dönemlerden bu yana süren refah kayıpları  telafi edilmeli, enflasyon ve cari dönemin ekonomik büyümesinden verilecek adil bir payla temel maaşı 2.340 TL’ye yükseltilmelidir.
3- İkramiye almayan her kamu emekçisi için 1. ve 7. aylarda olmak üzere, temel ücret olan 2.340 TL tutarında iki ikramiye ödenmeli.
4- Ocak 2014 itibariyle ortalama kira bedeli olan 590 TL kira yardımı, 318 TL aile-eş yardımı yapılmalı,
5- 0-6 yaş grubu her çocuk için 365,44 TL, 6 yaş üzeri her çocuk için 182,72 TL, hane geneline aylık 243 TL yiyecek yardımı yapılmalıdır. Bunun yanında temel ücretin iki katı tutarında evlenme yardımı, 1 temel ücret tutarında doğum yardımı eklenmelidir. 
9- Kamu çalışanının, kamu çalışanı olmayan eşi, çocuğu ve bakmakla yükümlü  olduğu anne ve babasını ölümü halinde bir temel ücret tutarında (2.340 TL), kamu çalışanını kendisinin ölümü  halinde temel ücretin 3 katı tutarında (7.020 TL) ölüm yardımı ödenmesini talep ediyoruz.
10- Kamuda sözleşmeli, taşeron v.b. farklı statülerdeki güvencesiz çalışmaya son verilmeli, tüm çalışanlar iş güvencesine kavuşturulmalıdır.
11- Kamu ve özel sektör dahil tüm çalışanların ücretlerinin KESK-AR tarafından Temmuz 2013 tarihi itibariyle 1.101 TL olarak belirlenen açlık sınırına kadar olan kısmı vergiden muaf tutulmalı, üzerindeki miktar için vergi kesintisi %15 olarak sabitlenmelidir.
12- Tüm ek ödemelerin emekliliğe ve emekli aylığına yansıtılmalıdır.
13- Ek ödemeleri düzenleyen 666 Sayılı KHK ile yaratılan ücret adaletsizliği ve mağduriyetler giderilerek, aynı ünvanda farklı kamu kurumlarında çalışan tüm kamu emekçilerine eşit ücret ödenmelidir.
14- Başta öğretmenler olmak üzere lisans mezunu tüm kamu emekçilerinin ek göstergeleri 3600'e, önlisans mezunu olanların 3000'e çıkarılmalı, ek gösterge adaletsizliğine son verilmelidir.
15-Kadın kamu emekçilerine; başta görevde yükselme ve ünvan değişikliklerinde olmak üzere çalışma yaşamında uygulanan ayrımcılığa, mobbinge, baskı ve şiddete son verilmeli, uygulayanlar hakkında etkili müeyyideler getirilmelidir.
16- 0-6 yaş grubu çocuklar için en az 50 çalışanın bulunduğu işyerlerinde ve 50’den az çalışanın bulunduğu işyerleri için, SHÇEK ve Belediyeler bünyesinde, çalışma alanına yakın ücretsiz ve SHÇEK yönetmeliğine uygun ortak bebek bakım üniteleri ve kreşler açılmalıdır.
17- İdarenin sendikalar ve üyeleri üzerinde çeşitli yöntemlerle uyguladığı baskılar son bulmalı, ayrımcı politikalardan vazgeçilerek özgür örgütlenme ortamı sağlanmalı, haksız ve adaletsiz biçimde tutuklanan arkadaşlarımız derhal serbest bırakılmalıdır.
18- Kamu hizmetleri herkese parasız, eşit, nitelikli, ulaşılabilir bir yapıya kavuşturulmalıdır. Kamu hizmetleri işletmecilik esaslarına göre değil, toplumsal fayda gözeterek sağlanmalıdır.  
19- Eşit, Özgür ve Demokratik bir gelecek için toplumun tüm örgütlü kesimlerinin taleplerinin dikkate alındığı ve bu kesimlerin temsiliyetinin sağlandığı bir mekanizma ile ortaya çıkacak yeni bir anayasa hazırlanmalıdır.
Sendikalı  olsun olmasın, tüm kamu emekçilerini mücadeleyi büyütmeye ve geleceğimize sahip çıkmaya çağırıyoruz. Bunun için tüm konfederasyonlara ve sendikalara da açık bir çağrıda bulunuyoruz.
 
Emeğimize, alın terimize, hak ve özgürlüklerimize göz koyanların iktidarında bizler gün geçtikçe yoksullaşıyoruz! Şimdi tüm haksızlıklara, adaletsizliklere son vermek için mücadeleyi büyütme zamanıdır!
 
Gelin insanca bir yaşam için taleplerimize şimdi beraber sahip çıkalım, bu talepler için mücadeleyi birlikte yükseltelim," dedi

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel-siyaset Haberleri