M.kÖKSAL:ONURLU KALEM OLABİLMEK!

ONURLU KALEM OLABİLMEK!

Aylarca yazılan, yazıldığını sandıkları haberleri okuyan, birde bunlar doğru diye ekranlarda bas bas bağıran kalemşörlerin cümlelerineinanan kesimlerin, şu hallerinede çok üzülüyorum.

Bunları onurlu, ğururlu ve kalemini asla bir başkası için kullanmayacak kadar da adam olan insanlar yapabilir mi? Sahtekarlar, ucuz adamlar, ve kiralık kalemler yapar ancak. Onların yazdıkları eserlere, kitaplara, hergün köşelerinden halk için yazdıklarına, dürüst kalemler yetişemezler..

Fakirlik, işsizlik, eğitimdeki bitişin yol haritasını, belediyelerin, iş adamıyım diye geçinen ihale vurğuncularının, talan edilen ormanlar içine yapılan siyasi rant sitelerinin, parsellenmiş illerin ve onları parsellemekten hiç utanmayan elleri yazmaktan çekinen yandaş kalemler her daim vardır. Bunlar ,arkadaş, yakın, dost, akrabaya hediye olarak sunulan gazete sayfaların da gülen suratları ile yazarlar. Siz okurmusunuz?

O kadar çok akademisyen, alanında ki başarısı uluslar arası alanda tescillen miş meslek sahibi insanlar, bürokratlar varken, sırf yalakalıkları sayesinde lüks bir hayatın tam ortasında , yüzleri , ne olduğu belli olmayan kalemleri ile bizlere bir takım saçmalıkları yazanları siz inanıpta okurmusunuz?

Bugün , şeytanın avukatlığın dan nema kapan el gibi, şerefli türk ordusuna, şehidlere, işciye, memura, taraf tutarak yazı yazanlar, onları zor durumlara sokmak için pislik bir yazı düzeninde halka sunan bu kalemlerin bir de cigerine bakın, yalakalıktan başka bir şeyleri kalmamış.Onur ve gurur onlar için olmayacak duanın adı. Siz bu tipleri okurmusunuz?

Cahil, zır boş insanları, ekranlara çıkartıp, TSK ve siyasi partilere karşı konuşturan, sonrada taraf yapanların, yarın olacak olumsuzlukları, bu kalemler acaba savunacaklar mı? Göreceksiniz, ilk vuran ve yazan yine onlar olacaktır. Bu tiperin kalemi daima yanlı olur, Siz bunları okurmusunuz?

Her daim dürüstlükten bahseden kalemler, her daim insan olmaktan, demokratik yaşamdan bahseden kalemler, nedense onca fakir, işsiz, çaresiz, ve isyan noktasında yüzbinler varken, ne bir bakanın oğlundan, ne yaptıkları işlerden, ne vurdukları trilyonlarca vurğundan, ne belediye ihalelerini alan deniz fenerinin başrol oyuncularından yada hastahane, emniyet, devlet dairelerindeki yemek ihalesi vurgunların dan yazıyorlar.

Onların tek derdi, nemalandıkları kaynakların başarısız oldukları ; halkın, şehit yakınlarının, işcilerin, memurların isyanlarını ve açılımı red eden siyasi partilere bir takım ucuz yazılar yazmak..Akılları sıra kalemşörlük yapmak, nemalanmak. Afiyet olsun. Sizi okuyanlar vardır tabi de, Size kucak açan “TARAF”larda vardır belki beyler, ama onları okumayan yüzbinlrce insanda vardır. Peki, acaba siz onları okurmusunuz?

O kadar hırs niye, siz alın ve haklı olan olayları yazın.

Mecliste yapılan, MHP li Osman Durmuşun niye sölediği belli olmayan konuşmasının saçmalığını yazın, bir bakanın meclis başkan vekiline ettiği saçma, külhanvari sözleri en ince şekilde yazın, benim verdiğim verği ile lüks içinde yaşayan ordu mensubuna ait hastahaneye T.C. nin başbakanın eşinin alınmama gibi yanlışını sert biçimde yazın, Tekel işcsine, baş örtülü insanlara, imam hatip camiasına haksız saldırıları bagıra bagıra yazın ve satılmayan devlet malı kalmadığını tek tek üşenmeden halka okuması için sayfanıza taşıyın. Bunları bende, sizleri alkışlayarak okurum.

Yazılarını halka yazan, doğrularla sayfalarını ışıl ışıl eden kalemlere yetişebilmek çok zor olmasa gerek. Bırakın birilerinin televizyonunda ve gazetelerinde ekmek parası alacagım diye, onların adına olanıda olmayanıda yazsınlar.Ben yalakalık için yazılan azıları asla okumam, siz okurmusunuz?