Okur Mektubu: biziz, biriz

Biz karşımızdakilerin insan olduğunu unuttuk, bir bebeği günahkâr olarak doğdu diyen bi zihniyet nasıl olurda kabul edilir? İnsan milletini seçebilir mi? Hayatlar var gerçekten romanlara konu olan, her meslek bu kadar acımasız sorgulanabilir mi? Havadan a

biziz, biriz

Önyargı önlüklerimiz bir kenara bırakıp, yazımızı okumaya başlayabiliriz. 
Aynı kaldırımlarda yürüdüğümüz nice farklı fikirli insanlar için yazılan bir yazıdır. 
İnsanın insan olması için sınırlar koyar olduk. Fikirlerimizi o kadar büyüttük ki benliğimize ait fikirleri ve yandaşlarını özümseyip sadece onları insan yerine koyduk. Geçmişe bakıyorum da, geçmiş dediğime bakmayın öyle çokta dalmasın gözleriniz, kimileri için daha dün sayılacak fikir ayrılıklarının ortalığı karıştırdığı yıllar pek bir yakın. O zaman birbirine karışmış can acılarının çığlıklarını hala duyar gibiyim. Ama sesler şehrin gürültüsüne, görüntülerse en ücra köşelerde şimdilerde. Unuttuğumuz bir şey yok mu sizce de, sanırım insanları insan olduğu için sevmeyi artık unuttuk. Yeni tanıştığımız o insanlara hemen bir çerçeve geçirip orada hapsediyoruz. Tıpkı kara kutulardan bize verilen fikirler gibi bizde robotlaştık. İçimizde sevgi duymak yerine belli formatlara aldık insanları. Hata verdiklerinde ise geçmişimizde kaybolup gidiyorlar. Kafamızda hâlihazırda bekleyen etiketler var bizim, Dini ön görene, Atatürk’ü sevene, Kürt doğmuş olana, Gürcü göçmenine, yeri yurdu belli olmayan Çingenelere, bunlar yetmez gibi ayakkabıcısına, simitçisine, memuruna, müfettişine, bakanına olan bakışlar insan olduklarına göre değil makama, doğumuna göre insan yerine aldıklarımız. Biz karşımızdakilerin insan olduğunu unuttuk, bir bebeği günahkâr olarak doğdu diyen bi zihniyet nasıl olurda kabul edilir? İnsan milletini seçebilir mi? Hayatlar var gerçekten romanlara konu olan, her meslek bu kadar acımasız sorgulanabilir mi? Havadan attığımız sözler sadece evreni kirletiyor. Ve bizim günahkâr ruhumuzu her geçen gün biraz daha ağırlaştırıyor. Hasta ruhumuz ve su katılmış düşündüklerimizle yol bulma çabasındayız. İnsanlar için kafamızda kurduklarımız var ve onları bir etiket oluşturduğumuz kriterler. Onların haklı olduğunu düşünsek bile kendi verdiğimiz etiket üzerinden oluyor yargılarımız. Bir o kadar anlamsız. İnsanlığın neye mahal olduğunu bilmek öğrenmektir asıl olan. İnsanlığa olan saygımızı kaybettiğimizi görmek için artık düşünmeye bile gerek kalmadı. Kaybettiğimiz saygıyla karşımızdakine anlattığımız şeyler kapalı bir kapının arkasına geçemez. En azından saygılı olup kendi savunduğumuz şeyleri koruyabilirsek, fikrimize kimsenin ellerini bulaştırmasına mani oluruz, belki o zaman bir şeyler yapmış oluruz. Önce kendimiz sonra varlığımız için. Varlığımız daima bizimleydi. Biz Osmanlı torunlarıyız unutmak isteyenler olsa bile , biziz, BİRİZ, özümüzü unutmayalım hoşgörüye , saygıya itimadımız olsun.
Ad Soyad: asena bayarslan
Tel: 
E-Posta: asenabayarslan@hotmail.com
IP: 78.187.34.71

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel-siyaset Haberleri