Sağlıkta yıkıma dönüşüyor
SES Ordu Şube Başkanı Mecit TANRIVERDİ, Yıllardır Ülkemizde “sağlıkta dönüşüm” adı altında “sağlıkta yıkım” ı yaşıyoruz. Kamusal sağlık yatırımları yerine hizmet alımları yaygılaştırıldı. 1. basamak sağlık kurumları, sağlık ocakları ve evleri kendi kaderine terk edildi. Personel açığı giderilmedi. İşsizler ordusuna sağlık emekçileri de eklendi. Aile hekimliğiyle paralı ve tedavi hizmetlerini önleyici piyasa modelinin ilk adımları atıldı.
SSK hastaneleri ile devlet hastaneleri birleştirildi. “SSK'lıların bütün hastanelerden ve eczanelerden faydalanmasını sağlayacağız” denilerek aşı üreten fabrikaları kapattığı gibi 35 milyona hizmet veren SSK eczanelerini kapatıldı. İlaç harcaması 5 kat arttı. Özel sağlık sektörü 12 kat büyüdü. “Sağlık parasız olacak, hizmet almak için nüfus cüzdanı yetecek, sosyal devlet olmanın gereği budur, GSS ile herkes sağlık sigortası şemsiyesi altında olacak” dediler; gittikçe de artan sağlık hizmetinin faturasını prim, katkı-katılım payı vs. ücretlerle halkın sırtına yüklediler. Sağlık Bakanının pamuk elleri vatandaşın cebine girdi.
Performansa dayalı döner sermaye uygulaması ile hastaların müşteri olarak görüldüğü piyasası anlayış hâkim kılınmaya başlandı. Sağlık emekçileri arasındaki, ücret farkı 25 kata kadar çıktı.
Aile hekimliği ile koruyucu sağlık hizmetleri ve sağlığın toplumsal boyutu tasfiye edildi. Tam gün yasası ile özelleştirme sürecinde önemli bir eşik daha aşıldı. Sıra öldürücü darbeye geldi: Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı.
Sendikamız olarak tüm bu uygulamalara karşı çıktık. Sağlığın piyasalaştırılmasının yerine kamusal sağlık hizmetini ve alternatif yöntemleri ilettik, her fırsatta dile getirdik. SES herkes için eşit, ücretsiz, nitelikli, ulaşılabilir ve kamusal bir sağlık hizmetini savunan bir sendikadır. Kamusal sağlık hizmetini baltalayan, sağlık emekçilerinin işyerinin altını boşaltan, ticaretleştirilmesine göz yuman, özel sağlık kuruluşlarıyla anlaşmalar imzalayıp Nasrettin Hoca misali “kendi oturduğu dalı kesen” bir anlayışta olmadık, olmayacağız. Ne şekilde ve türde olursa olsun promosyon sendikacılığına, özel sigortacılığa karşı çıktık. Çünkü bizler hem sağlık hem de sosyal güvenlik yönünden kamusal hizmet güvencesini savunduk.
Sağlıkta yıkıma karşı örgütlü mücadelemizin yanı sıra halkın sağlık hakkı için hukuki süreçleri de başlattık.
Sendikamız 18.09.2009 tarih ve 27353 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Tedavi Katılım Payının Uygulanması Hakkında Tebliğin katkı katılım payları ile ilgili maddelerinin yürütmesinin durdurulması için dava açmıştı.
Danıştay 6. maddede yer alan Aile Hekimliği Muayenesinden 2 lira alınmasına ilişkin hükmün yürürlüğünü durdurmuştur. Diğer maddelerde ise esastan görüşme devam etmektedir.
Sağlık hakkı ve emek mücadelemiz her alanda devam edecektir" dedi