SORULAR….SORULAR…. VE

Gerçek arayışları sorularla başlar. O halde biz de sorularla başlayalım. *Bu proje yani çözüm süreci adı altında yürütülen proje her tarafıyla yerli ve milli bir proje midir? Bölgeye ilgisi öteden beri bilinen küresel çevrelerin yani daha açığı ABD-İngil


SORULAR….SORULAR…. VE GİDERİLEMEYEN KUŞKULAR…

 

Av Tevfik KARABULUT

 

Bu günlerde ülke kamuoyu neredeyse Çözüm Süreci ve Akil İnsanlar (!!!) gruplarının çalışmalarına kilitlenmiş durumda.

Gazeteler, TV’ler hatta diğer sosyal iletişim kanallarının tamamında birinci gündem bunlar.

 

İşin ilginci övgüler ve yergiler gittikçe keskinleşiyor. Makul tartışmanın gittikçe devre dışına itildiği ve işin sevenler ile sövenler boyutuna kaydığı yeni bir döneme giriyor gibiyiz.

Seslerin yükseldiği ortamlarda makul ve gerçeği arayan tartışmalar yapılmaz. Olsa olsa kavga yapılır. Kavganın başladığı yerde ise bilin ki gerçek arayışları yavaş yavaş kaybolur.

 

İsterseniz biz, kavga henüz başlamadan gerçekleri arama adına kafamıza takılanların bazılarını birer birer ortaya koyalım ve birlikte cevap aramaya çalışalım.

 

Türkiye’de terörün sonlandırılmasını, kardeş kavgasının son bulmasını, 30 yılı aşkın süredir heba edilen milli kaynaklarımızın ülke ve millet olarak ortak geleceğimiz adına kullanılmasını, ülkemizde demokratikleşme adına, hukukun dünyanın gelişmiş ülkelerindeki ölçülere çıkartılmasını, toplumun bazı kesimlerinin sıkıntıları ve sorunları varsa bunların iç barışı ve birliği bozmadan çözülmesini istemeyen insanların sayısı herhalde oturup sayılabilecek kadar azdır. Bunlar ve bu çevreler de hiç şüphesiz zaten bu ülkenin de bu milletin de dostu olmayan iç ve dış çevreler ile onların taşeronluğunu yapan işbirlikçi çevrelerdir.

 

O halde neden bu kadar kargaşa, kuşku, endişe ve hatta kavga var.

 

Gerçek arayışları sorularla başlar. O halde biz de sorularla başlayalım.

 

*Bu proje yani çözüm süreci adı altında yürütülen proje her tarafıyla yerli ve milli bir proje midir? Bölgeye ilgisi öteden beri bilinen küresel çevrelerin yani daha açığı ABD-İngiltere ve tabii ki onların doğal müttefiki İsrail’in bu projede herhangi bir rolleri var mıdır?

 

*Hayır bu proje tamamen yerli ve milli bir projedir deniyorsa, o zaman şu gerçekleri nasıl izah edeceğiz?

 

-Kandil’de gazetecilerle görüşen Murat Karayılan, aslında bu yöndeki çalışmaların yeni olmadığını, 2005 yılından bu yana devam ettiğini, Birleşmiş Milletlere bağlı bir örgüt tarafından aradaki irtibatın sağlandığını söylüyor,

 

-Daha sonra ortaya çıkan Oslo görüşmelerinin İngiliz İstihbaratı’nın aracılığı ile yapıldığı ortaya çıktı.Bu neyin nesidir?

 

-Ülkemizdeki malum sürecin başladığı tarihlerde Time dergisinin Abdullah Öcalan’ı dünyanın en etkili 25 liderinden birisi seçmesi ne kadar tesadüftür veya tesadüf müdür?

 

-Yine aynı tarihlerde Avrupa Parlamentosu’nun PKK’yı terör örgütü değil de Aktivistler, PKK ile yaşanan mücadeleyi de karşılıklı çatışmalar olarak tanımlaması neyi ifade ediyor.

 

-Aynı şekilde başta ABD Dış İşleri Bakanı Kerry olmak üzere Türkiye ile ilgili açıklama yapan tüm ABD yetkililerinin bu zamana kadar ki teamüllerin aksine Türk halkı, Türk vatandaşları ifadelerinin yerine Türkiye halkı, Türkiye vatandaşları gibi ifadeleri kullanmaları ne anlama geliyor?

 

-Bu sürecin başlatıldığı dönemin Irak’ta merkezi hükümetle kuzeydeki Kürt yönetimi arasındaki iplerin iyice gerginleştiği, Suriye’de Esad yönetimine karşı yürütülen dış destekli iç savaşta uzun zamandır tarafsız kalmaya özen gösteren Suriye Kürtlerinin Esad karşıtı cepheye dahil edilmeye çalışıldığı ve onların Kuzey Suriye’de bir etkinlik bölgesi oluşturma çabalarının yoğunlaştığı döneme denk gelmesi ilginç değil midir?

 

-Bilindiği gibi PKK ve onun lideri Öcalan’a,Kürt kökenli vatandaşlarımızın büyük çoğunluğunun olumsuz baktığı,en azından mesafeli durduğu ve bu büyük çoğunluğun devletin yanında bulunduğu kuşkusuzdur. Bu süreçte ortaya konulan söylemle PKK ve Öcalan’ın bütün Kürtleri temsil eden konuma yerleştirilmesi bölücülüğe karşı , devletin ve milletin yanında bulunan Kürtlere haksızlık değil midir?

 

-Murat Karayılan ve diğer PKK sözcülerinin ve bazı BDP’lilerin Kürtlere sağlanacağını söyledikleri yasal statü nedir?

 

-Bu süreçle aynı döneme denk gelen TC tartışmalarını, bazı vilayet binaları ile devlet kurumlarındaki ve bankalardaki TC yazılarının kaldırılmasını nasıl okumak lazımdır.?

-Bilenler bilirler. George Soros bu bölge ve çevresindeki coğrafyalarda ABD merkezli yürütülen sivil görünümlü, iktidar değiştirme operasyonlarının arkasındaki en önemli isimdir. Tespit edilen Akil insanlar listesinde Soros bağlantılı örgütlerin (Açık Toplum Enstitüsü,TESEV vs gibi) aktif mensuplarının bulunması (Can Paker vb) ne kadar tesadüftür?

 

-Yine bu akiller(!!!) grubunun önemli bir kısmının öteden beri Türk milletinin milli değerleri ile kavgalı tiplerden seçilmesi ne anlama geliyor?

 

-Ve çok önemli bir soru daha. Bu projenin öteden beri bu coğrafya ile ilgili olarak dillendirilen her etnik guruba, her dine ve hatta her mezhebe birer otonom bölge ve bunların birleşmesiyle oluşturulacak konfederasyonlar fikri ile arasındaki mesafe nedir?

 

*Mesele salt barış, terörün sonlandırılması ve birliğin güçlendirilmesi ise bunlara karşı çıkan kimse olmadığına göre içeceğimiz baldıran zehiri nedir?

 

*Kısaca bu proje milli ve yerli ise bu yabancı aktörlerin bu projede işleri nedir veya bu küresel emperyalist çevrelerdeki yeni söylem ve eylem değişikliğini nasıl okuyacağız. Eğer bu proje bölge ile ilgili niyetleri öteden beri bilinen çevrelerce telkin edilmiş ise bu dış telkinlerle yürüyecek bir projeden milli yararı nasıl bekleyeceğiz. Daha açıkçası ABD-AB ve diğer çevrelerin kendi çıkarları için hazırladıkları kuşkusuz senaryolardan bizim yararımıza sonuçlar çıkacağından nasıl umutlu olacağız.

 

*Son soru: Biz kendi problemlerimizi veya çevremizdeki problemleri kendi dinamiklerimizle çözmeyi niye denemiyoruz?

 

Dedik ya merak ve meraktan kaynaklanan sorular gerçeğe giden yollardır.

 

Bulutlar dağılırsa, sorularımızın doğru cevaplarını bulursak daha sağlıklı değerlendirmeler yaparız inşallah.

 

Sorularımızın cevapları dışında aradığımız yok, hele hele akla hiç ihtiyacımız yok.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel-siyaset Haberleri