KARADENİZ BÖLGESİ’NDE “KURT AĞZI BAĞLAMA”
Prof. Dr. Necati DEMİR
Kurt Ağzı Bağlama İnancı, Türkiye’nin hemen her bölgesinde
karşımıza çıkmaktadır. Kurt ağzı bağlama geleneği yakın zamana kadar
köylerimizde çok yaygındı. Yaşı ellinin üzerinde olan herkes bunu iyi bilir.
Her bölgede farklı veya benzer bir uygulama ile karşımıza çıkan kurt
ağzı bağlama konusunda yeterli araştırma yapılmamıştır.
Kurt ağzı bağlama, hayvan/lar dağda veya yaylada kaybolduğunda,
kurdun bu hayvanı parçalamaması ve bulunup gelmesi için inanç gereği bu
işi bilen ve okuyan kişiye yaptırılan bir tür uygulamadır.
Orta Asya Türklüğünde de aynı inanç olduğuna göre bu uygulama eski
bir Türk kültürü unsurudur.
Kırsal kesimde yerleşik olan köylüler, özellikle hayvancılıkla
uğraşmaktadır. Davarlarını hastalıklara, hırsızlara, yırtıcı hayvanlara karşı
korumak için bazı önlemler alırlar. Hastalık için veterinere başvurulur ve ilaç
alınır. Hırsızlara karşı köpek beslenir, kapılar kilitlenir. Kurtlara karşı önlem
almak oldukça zordur. Çünkü hayvan sürüleri yaylalarda çok geniş bir alana
serpilerek otlamaktadırlar. Çoban köpekleri, bunca geniş alanı koruyamadığı
gibi, bazen de kurtlara güçleri yetmemektedir.
Öyle görünüyor ki insanlar güçlerini aşan kurt sorununa binlerce yıl
önce çözümler aramışlar. Sonunda kurtların ağzını bağlamada karar
kılmışlar. Kurtların ağzı bağlanacak ama nasıl? Manevî bir güçten yardım
beklemekten başka çözüm de bulamazlar. (bulamamışlar.) Koşmuşlar derin
hocaların, dedelerin yanına. Kimileri muska yazmış, kimileri bıçağın ağzını
kapatarak kurtların ağzını kapattığını düşünmüş.
“Kurtta, Azrail tüyü var.” denir ve gören kişi ve hayvanı korku sarar.
Sürüye kurt girmemesi için de kurt ağzı bağlattırılmakta, dua edilerek düğüm
atılan ip hayvana takılmaktadır. Ancak yine de sürünün belli bir kısmı
kurdun rızkı olarak ayrılmaktadır. Kurt ağzını bağlayan hoca dahi: “Tanrı
kurdun rızkını ayırmış.” diyerek bağlar. “Zaten yaratılışta da Allah tüm
varlıkların hakkını ayırmış, kurdun hakkını ise unutmuş. Kurt, Allah’a ben
nereden geçimimi sağlayacağım diye sorunca; Allah, sen de kullarımdan
geçimini sağlayacaksın, demiş ve kurdu yörüklerin peşine takmış. O günden
beri kurda ne zaman yaylaya çıkacaksın diye sorduklarında kurt, yörük
emmilerime bağlı diye cevaplarmış.”
İran Türkmenlerinde ve Kaşkay Türklerinde kurt ağzı bağlama inanç ve
uygulaması yaşamaktadır. Kaşkay Türklerinde ihlâs, kulabbinrasi,
kulabbinfelak sureleri okunur ve her okunuşta çakı bıçağına üflenir. Çakının
ağzı bağlanır (çakı bıçağı kapatılır.) “Bu bıçak ile birlikte kurdun da ağzı
bağlandı.” denilir.
Kurban S. Badahşan’dan alınan bilgiye göre de İran Türkmenleri kurdun
ağzını bağlamak için bildiği duaları okur, bıçağa üfler ve bu bıçağı toprağa
saplar. Böylece kırda kalmış koyun, eşek ve diğer evcil hayvanlar korunmuş
olur. Kurt onlara zarar verememiş olur. Ayrıca İran Türkmenlerinden “kurdu
anarsan kurtla karşılaşırsın” inancı vardır.
Karaçay ve Malkarların Kurt Ağzı Bağlama Duası vardır. Karaçay-
Malkarlılar Totur’dan yardım dilerler. Gece ağıldaki koyunlara kurtların
saldırmaması için, Karaçay-Malkarlılar önce ellerine bir balta alarak üç kere
“börü avzu baylayık” (kurt ağzı bağlayalım) derler. Sonra baltaya üç kere
tükürüp, şu duayı okuduktan sonra baltayı bir ağaç kütüğüne saplarlar:
Callısa, kanlısa Kurtsun, düşmansın
Avzung kuruşsun Ağzın felç olsun
Tişlerin birbirine kirişsin Dişlerin birbirine kenetlensin
Aştotur amin desin Aştotur amin desin
Apsatı kabıl etsin Apsatı kabul etsin
Karadeniz Bölgesi’nde “kurt ağzı bağlama” uygulaması:
Bu bölgede, hayvanlar dağda kaybolduğu zaman kurt ağzı bağlanır.
Kurtların ağzı dua, muska veya bıçak ile bağlanmaktadır.
Köy sakinlerinden birinin hayvan/ları (inek, koyun, eşek, tosun, vs.)
akşam olmasına rağmen eve dönmemişse, yani “yitik” ise, gece boyu
bulunamayacağı kesin ise, köyün belli (bu konuda yetkin, kendini
kanıtlamış) kişilerine gidilir.
Hayvanı kaybolan kişi, ağzı dualı veya yaşlı birine giderek “Kurdun
ağzını bağlaması”nı ister. Yaşlı kişi eline bir ip alarak, “Kulhuvallahü Ahad
ve Elham, Vessemcu” dualarını okur. Her okuyuşta ipliğe bir düğüm atar.
Üç düğüm olunca “Ben şu dağdan, şuraya kadar bir sınır çizdim. Bu arada
senin hayvanına bir şey olmaz, kurt da yemez.” der ve “Eğer sabah senin
hayvan bulunup gelirse düğümleri çöz, yoksa günaha gireriz.” der. İp evin
bir köşesine bağlanır ve hayvanın bulunmasına kadar çözülmez.
Bir başka uygulama da muska yazılmasıdır. Bir kâğıda dualar
yazılmakta, kâğıt kapatılmakta, dua okunarak muska iple sarılmaktadır.
Galiba ipin muska kâğıdına sarılması ile kurdun ağzı arasında bağlantı
kurulmaktadır.
Diğer bir yol ise bıçak ağzı kapatmaktır. Yaşlı kişi, ayet / dua
okuyarak açılır kapanır bir çakı bıçağının ağzını kapatır, iple bağlar.
Koyunlar dağda kaldığı zaman: “Şu dağdan şu dağa kurt ağzı bağlayalım.”
denir.
İnanca göre o bıçak açılmadığı sürece kurt o hayvanı yiyemez. Sabah
olunca bıçağın ağzı açılır. Sabah olduğunda bıçağın ağzını kapalı tutmakgünahtır.
http://www.necatidemir.net/modules.php?name=Content&pa=showpage&pid=58