Türk Eczacıları Birliği Genel Başkanı Erdoğan Çolak, aşıların ecza depoları tarafından eczaneler dışında özel muayenehaneler ve özel teşhis, tedavi merkezlerine de satılabilmesinin önünü açan yasal düzenlemeye tepki göstererek, "Bizler, aşıların eczaneler dışında özel muayenehaneler ve özel teşhis, tedavi merkezlerinde satılabilmesinin önünü açan bu yasal düzenlemeyi kabul edilemez buluyoruz" dedi.
Çolak, dün 'Ecza Depoları ve Ecza Depolarında Bulundurulan Ürünler Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik' ile 'Ecza Depoları ve Ecza Dolaplarında Bulundurulan Ürünler Hakkında Yönetmelik'in 2. maddesine, 'Ecza depolarının sadece aşılar içi, bağışıklama hizmetinde kullanılmak ve ticari amaç taşımamak kaydıyla, özel muayenehaneler ve özel teşhis ve tedavi merkezlerine satışının yapabileceği' hükmü ilave edildiğini kaydetti.
Aşıların eczaneler dışında özel muayenehaneler ve özel teşhis, tedavi merkezlerinde satılabilmesinin önünü açan bu yasal düzenlemenin kabul edilemez olduğunu ifade eden Çolak, "Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de reçete yazan ve reçeteyi karşılayan arasında bir ayrım söz konusudur. Bu ayrımın amacı, birinci olarak uzmanlaşmak, ikinci olarak ise mesleki etiği korumak, hekimlerin ticari ilişkilere girmesini engellemektir.
En azından aşılar için reçeteyi yazan hekimlerin reçeteyi karşılayan konumuna da geçmesine yol açacak böyle bir düzenlemenin, ciddi etik
bozulmalara yol açabileceği endişesini taşımaktayız.
Ayrıca, yönetmelikte yapılan bu değişikliği, konu hakkında süregelen gayri meşru uygulamaları meşru hale getirme çabası olarak görüyoruz.
Sağlık Bakanlığı'nın genel ya da özel bağışıklama kampanyaları yapmasını destekliyoruz, ancak aşıların özel hastanelerden satışının, ticari kaygıları ön plana çıkartan bir uygulama olma olasılığını çok yüksek buluyoruz" şeklinde konuştu.
Çolak, yapılan yasal düzenlemeyle her ne kadar aşıların özel hastanelerde verilmesine 'ticari amaç taşımamak kaydıyla' ibaresi eklense de, denetimin nasıl ve kimler tarafından yapılacağı, aşının ticari amaçla mı yoksa bağışıklama kampanyasında hibe edilmek üzere mi temin edildiğinin ne şekilde belirleneceğinin net olmamasının uygulamada keyfiyete neden olacağını iddia etti.
Düzenlemenin bu tür özel merkezler arasında uygulamada rekabet kaygısı güdülerek reklam kampanyalarına varacak kadar ciddi bir
boyuta ulaşabileceği söyleyen Çolak, şunları kaydetti:
"Oysa hepinizin de bildiği gibi, 'Beşeri Tıbbi Ürünlerin Tanıtım Faaliyetleri Hakkında Yönetmelik'e göre ilacın ve tıbbi ürünün reklamı yapılamaz. Çünkü, ticari kaygıyla yapılan bir hizmet sağlık hizmeti olamaz.
Bu nedenle, yapılması olası bağışıklama kampanyalarının, reklam, broşür ve benzeri materyal ile tanıtımı gibi, ticari amaçlara hizmet edecek her türlü girişimi de şiddetle reddedeceğimizi belirtmeliyiz.
Bizler, bu uygulamanın karşısında olduğumuzu bir kez daha vurguluyor, konunun yasal yollara başvurmak da dahil olmak üzere takipçisi olacağımızın bilinmesini istiyoruz."