SAĞLIKLA OYUN OLMAZ
Diş Hastanesinde Klinik Yıkıp Makama Kattılar
Türk Sağlıksen Ordu Şube Sekreteri Fahrettin ALKAN Yaptığı açıklamada; Ordu ağız ve Diş sağlığı merkezinin önceki Başhekiminin basında fazlaca yer tutan, biraz da olaylı bir şekilde görevinden ayrılmış olması sebebiyle, buradaki gelişmeleri Ordu kamuoyu gibi biz de sendika olarak yakından takip etmekteyiz.
Herkes çok iyi biliyordu ki, bu sağlık kuruluşumuz, birçok ihtiyaca cevap verecek, hasta memnuniyetini sağlayacak, kalite belgesine sahip bir seviyede idi. Onun için yeni başhekim, öncekinden daha iyi olması gerektiğinin baskısı altında göreve başlayacaktır düşüncesiyle, çalışmalarına zaman tanıyarak, ona bir süre şans verdik.
Sendikal anlayışımızın gereği olarak, yapılan her iyi işi destekler ve yardımcı oluruz. Ancak olumsuzlukları da, sağlık çalışanları ve vatandaşlarımız adına takip ederek, düzeltmek adına her türlü girişimde bulunuruz.
Sayın başhekimin ilk icraatlarından olarak, yüksek maliyetlerle oluşturulmuş bir kliniği yıkarak, vatandaşa hizmeti ikinci plana atarak, kendisine makam odası yapması açıkçası bizi tedirgin etti. Kamuoyu adına umutsuzluğa kapıldık.
Malzemeler ve binlerce liraya alınan ünitelerin çürümeye bırakıldığını gördük. Sayın Başhekim televizyona çıkıp ‘’bu hastanenin en büyük sorunu röntgende sıra beklemekti, bu sorunu 2 ayda çözdük. Artık bu konuda şikâyetler gelmiyor’’ dedi
Ancak biz yaptığımız araştırmalar sonucu olarak, sayın başhekime ve yetkililere soruyoruz;
- Röntgen sorununu nasıl çözdünüz?
- Kuruma yeni röntgen teknisyenleri mi atandı?
- Yoksa bu hizmeti, bu konuda eğitimi olmayan diğer personele, hatta özel şirket elemanlarına mı yaptırıyorsunuz?
- Eğitimi olmayan personelin röntgen işi yapmasının risklerini biliyor musunuz? Mesela yanlış yapılacak bir çekimin Lenf kanserini tetikleme riski var mıdır?
- Sağlık bakanımızın insan sağlığına verdiği önem, gönderdiği yazı ve talimatlarda açık seçik görülürken, bu yanlış uygulama neye inattır?
Biz Türk Sağlık-Sen olarak, sayın başhekimin uygulama ve icraatlarında, kanun, yönetmelik ve iş ahlakını ön plana almasını tavsiye ediyoruz. “Ben yaptım oldu”, “Ben ne yaparsam doğrudur” anlayışı ile idarecilik yapılmaz.
Sendika olarak bundan sonra, diyalogla çözüm bulamadığımız her konuda yasal haklarımızı kullanarak mücadele edeceğimizin ve çalışanların haklarını koruyacağımızın bilinmesini istiyoruz,dedi.