"Tam Gün"e kardeş geliyor!
Tüm itirazlara karşın Meclis'ten geçen "Tam Gün Yasası"nın kardeşi de yolda. Bülent Arınç, sağlıkta piyasalaşmanın diğer büyük adımı olan "Kamu Hastane Birlikleri Yasası" üzerinde çalıştıklarını "müjdeledi".
Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı Bülent Arınç, Kamu Hastane Birlikleri Yasası üzerinde çalıştıklarını söyledi. Manisa Valiliği tarafından düzenlenen 2009 Yılı Değerlendirme Toplantısı'na katılan Arınç burada yaptığı konuşmada, sağlık sisteminde çok önemli değişiklikler yaptıklarını söyledi. Arınç, reformun süreceğini söyledi.
Yasa geliyor
Hastanelerin tek çatı altında birleştirildiğini hatırlatan Arınç, "Şimdi de Kamu Hastaneleri Birliği çalışmamız var" dedi. Arınç bu çalışmanın getirileri için "Bu çalışmamız tamamlandığında, sağlık hizmeti vermesi gereken başhekimlerimizin, ihale yapmaları, pencere camla, alım satımla uğraşmalarının önüne geçip bu işi başka bir birime vereceğiz. Böylece sağlık hizmetleri daha da gelişecek'' dedi.
Arınç'ın bu sözleri, "Tam Gün Yasası" olarak bilinen yasanın Meclis'ten geçirilmesi sırasında yapıldığı gibi bu tasarının yasalaşması sırasında da içeriğin özellikle yanlış yansıtılacağını gösterdi.
Nedir "Kamu Hastane Birlikleri"?
Kamu Hastane Birlikleri Yasa Tasarısı, hastanelerin genel bütçeden ödenek almaksızın tamamen döner sermaye ile finanse edilmelerini öngörüyor."Kamu hastane Birlikleri" yasası kamu hastanelerinin özerkleşmesi ve birer işletmeye dönüşmesini öngörüyor. Kamu hastanelerinin devletten kaynak almadan "kendi ayakları üzerinde durmasını" öngören bu yasa, kamu hastaneleri ile özel hastaneler arasındaki farkı tamamen ortadan kaldırıyor. Genel bütçeden sağlığa ayrılan payın azaltılmasının, IMF'nin de en fazla istediği "reform"lardan birisi olduğu biliniyor.
Tasarıda hastanelerin yönetim yapısının tümüyle değiştirilmesi, yönetim kurulu üyelerinin valilik, yerel yönetim, il özel idaresi, ticaret odası temsilcilerinden oluşması ve başına da bir genel sekreterin getirilmesi öngörülüyor.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, başhekimlerin "pencere camla, alım satımla" uğraşmaktan kurtulacağını söylerken, ameliyatlar için gerekli olan bir çok malzemenin alımının da işletme mezunu yöneticilerin inisiyatifine bırakılacağını ve yönetimin doktorluk nosyonuna sahip olmayan kişilerce işletme mantığıyla düzenleneceği gibi gerçeklerin üzerinden atladı.
Hastanelerin tüm hizmet alımlarını döner sermaye gelirleri üzerinden yapması, ister istemez döner sermayenin daha yüksek tutulması için çeşitli "ayarlamalar" yapılmasını beraberinde getirecek. Döner sermayeyi yüksek tutmak için gereksiz yere yapılacak tetkik ve tedavilerle ilgili haberler basında daha fazla yer alacak.
Neden "Tam Gün"ün kardeşi?
Kamu hastanelerinin "özerkleştirilmesinin" hayata geçirilebilmesi için öncesinde "Tam Gün" yasası olarak bilinen yasanın hayata geçirilmesi gerekiyordu. Döner sermayesi ile ayakta kalması mümkün olmayan devlet hastanelerinin, temel harcamalarını kısması gerekiyor. Bu nedenle doktorların özlük haklarının törpülenmesi ve çalışma saatlerinin arttırılması, "Kamu Hastane Birlikleri Yasası" ile tamamen örtüşüyor. "Kamu Hastane Birlikleri Yasası" yürürlüğe girdiğinde çalışanların sözleşmeli, güvencesiz ve düşük ücretle uzun süre çalıştırılması gerekecek. Bu nedenle de "Kamu Hastane Birlikleri Yasası"nın yaşama geçebilmesi ve bu koşullarda çalışabilecek hekimlerin bulunabilmesi ancak "Tam Gün Yasası" ile mümkün olabilir.
İş gücünün esnekleştirilmesi ve performans sistemi ile döner sermayeye daha fazla katkı yapacak, dayanışmacı değil yarışmacı bir sistem, "Kamu Hastane Birlikleri" yasasının hayata geçirilebilmesi için hayati bir öneme sahip. Bu nedenle bu iki yasa kardeş yasalar olarak değerlendiriliyor.
http://haber.sol.org.tr/devlet-ve-siyaset/tam-gune-kardes-geliyor-haberi-23475
(soL - Haber Merkezi)