GELECEK NESLİN HAYALİNİ KURMAK
Saniyeler sonra nelerin olacağını bilmeden yıllar sonra düşlediğin bir planın hayalini kurmak, orda o hayalinde yaşattıklarını tek tek görmek,işte bugün alt yapıda yapılan bu, geleceğin Ordu sporundaki ordulu gençlerin forma içinde olmasının hayali için yürünen yolun sonundaki manzara…, Mevlana hazretleri diyor ki;” seni seveni zehir olsa yut, seni sevmeyeni ise bal olsa unut git.”
Bazen öyle yaz ki, karşında muhatap olan ben bile o yorumuna cevap vermeyeyim, bazen oku sadece ve sus ki yorumlarının kirliliğini hiçbir yerde konuşmayayım, çünkü yorumdan çok lağım suyu kadar pis koku salan bu kindar düşünceleri yazan ellere acıyorum. Ahmet Selim ne güzel demiş,” gönül bomboş ses etme uyanmasın yalnızlığım”…
İnsan vardır seviyesi düşük seninle konuşmaya gücü yetmez arkandan uzaktan konuşur yazar, ben bunlara bakıyorum okuyorum gülüyorum ve yaşadıklarımın yaptıklarımın keyfini sürüyorum. İşimizin uzun yorucu olduğunu bildiğimden mutlu oluyorum. Bu işlere aklı düşünce gücü ufku yetmeyenlerin konuşması yorum diye kendini küçük düşüren yorumlar yapmasına bile çok fazla takmıyorum.
Ben ve arkadaşlarım, seneler sonra buradan yetişip o forma içinde ışıl ışıl göreceğimiz isimlere odaklanmışız. Bunlar hazır, her kategorinin içi çok özel sporcularla doluyor ve yukarıya doğru sabırla geliyor. Bunu ASKF başkanı sayın Zafer Öztürk gördü, izledi ve bizleri bu kadar özel sporcu grubunu bir araya getirdiğimiz içinde özellikle teşekkür etti.
Kimse günlük anlık iş yapmıyor burada. Kimse ufak hesapların peşinde değil. Kimse üç kuruşun peşinde hiç değil. Bunu diyen zaten insanlığını kör ağaca bağlamış insanlıktan çıkmış isim.
Biz yıllar sonrasının hayali içinde planladığımız işin her adımına dikkatli basarak ilerliyoruz. Dışarıdakilerin ne dediği değil, bizim ne yaptığımız önemli. Bu yorum yapanların uzaktan bakıp yazdıkları hayali ihracat gibi…
İçinde yürürken o çocukların gelişimini izlerken her yanlışı, noksanı tek tek işlerken ilmik ilmik dokurken aldığımız hazın önünde hangi güç, hangi maddiyat durabilir ki? Bunu anlamak için 24 saat bizimle olmaları lazım.
Yoksa uzaktan çamur atmak boş konuşmak küçük hesaplar peşinde olmak ancak onlara göre. Burada yapılacak o kadar iş var ki! Yukarıya doğru gelen yüzlerce seçilmiş özel sporcuların hayali ile çalışmak, Hayatında antrenörlük yapmamışa anlatmak çok zor.
Onun için ne yazmaları ne yorum yaptıkları değil ne yazmaları gerekirken yazamadıkları benim iliğimi çekiyor. Bekliyorum ne zaman doğru işi yazacaklar diye, yazıya yorum yapmak, onu herkes iyi kötü yapıyor, yazana, yazıya ışık olacak yorumu yapabilmek, işte mesele bu.