AKP tıpış tıpış gidecek

Dr. Mustafa ÇUKURYILDIZ

AKP tıpış tıpış gidecek

                                                                     cukuryildiz@hotmail.com

Bu zamana kadar kim veya hangi iktidar İMF ve Dünya Bankası ile anlaşma yapmadıysa dış destekten yoksun kalarak iktidarını zorluklarla tamamladığını ve bir daha da asla iktidar alternatifi olamadığını gördük!…
İşte yakın zamanlardan buna birkaç örnek;

Murat Karayalçın; Sosyal demokrat Halkçı Parti (SHP) Genel Başkanı, Dışişleri Bakanı ve Başbakan yardımcısı olduğu 5 Nisan 1994 yılındaki ekonomik krizde İMF ve Dünya bankası Türkiye ile anlaşma yapmayı önermişti…

Murat Karayalçın; Türkiye"nin o dönemde şiddetle paraya ihtiyacı olduğu halde; iktidar ortağı Başbakan Tansu Çiller"i de ikna ederek İMF ve DB ile anlaşma yapmamış ve tek kuruş dış borç almadan Türkiye"nin kendi olanaklarıyla krizi atlatmasını sağlamıştı!…

Ufuk Söylemez; Refah-YOL hükümeti döneminde ekonomiden sorumlu bakanken İMF ile anlaşmaya yanaşmamış, kendi ekonomik modellerini uygulamaya devam etmişti…
Murat Karayalçın ve Ufuk Söylemez; ülkelerinin değil de kendi şahsi siyasi menfaatlerini, geleceklerini düşünselerdi İMF ile anlaşma yaparlar ve bugün büyük ihtimalle iktidarda ya başbakan ya da güçlü bakan olarak ülkeyi yönetmeye devam ederlerdi!…

+++++++++++++++++++++++++++++++++++
Kirli siyaset ve kötü yönetimler neticesi zor durumlara düşen ülkelerin ekonomileri için İMF o ülkelere belirli şartlar la kredi sağlar ve borç verdiği ülkeleri denetler…
İMF ile bir ülkenin anlaşmasında esas önemli olan İMF nin verdiği kredi miktarı değil, İMF nin koşullarını kabul eden borçlu ülkeye İMF güvencesi sayesinde diğer yabancı finans kuruluşlarından daha rahat para gelmesidir…
İMF anlaşması; ülkenin borçlarını ödeyebilmesi için anlaşma devam ettiği müddetçe o ülkeye borç verilebilir ülke konumu sağlar, buda sıcak para girişini sağlar, bunun neticesinde de zincirleme olaylar başlar, kurlar düşer, ithalat patlar, krediler artar, borçlar artar, ülkede insanlarda pembe rüyalar görülür, bu geçici pembe rüya geri ödemelerde sıkıntılar ortaya çıkıncaya kadar sürer gider!…
Bunlar 2002 yılındaki seçimlerde AKP iktidarında yaşandı… Seçimlerde İMF yi kovacağım diyen AKP seçimlerden sonra yeni politika geliştirmek yerine İMF ile anlaşmış; her dediğini yapmanın karşılığı 5-6 yıl boyunca çok kolay dış borç bulabilmiş bu sayede herkesi pembe rüyalarda yaşatmayı başarmıştı…
Ama; İMF"nin politikalarını kabul eden ülkelerde; belirli bir dönem dışarıdan gelen sıcak paranın bolluğu pembe rüyaları yaşatsa da; orta ve uzun vadede; üretimin azaldığını, işsizliğin arttığını, elde avuçta olanların özelleştirme adı altında satıldığını, çalışanların sırtlarına taşıyamayacakları yükler yüklediğini, yoksullaştıklarını, tarımın bitme noktasına geldiğini, geniş halk kitlelerinin aleyhine emeklilik ve sağlık alanlarında hak kayıplarının olduğunu, rant ekonomisinden zenginin daha zengin, yoksulunda daha yoksullaştığını, ülkelerin borç batağına sürüklendiklerini yaşayarak gördük…
++++++++++++++++++++++++++++++++++
Halkçı ekonomik idealleri olmayan yönetimler iktidarlarını devam ettirmek için, kısa süreli sahte pembe rüyaları halklarına yaşatmak için İMF nin orta ve uzun vadede aleyhine olacak kararlarını kabul ederler ve borç paralarla halklarına pembe rüyalar yaşatırlar…

Bir süredir İMF ile yaptığı görüşmelerde kabul edilemez maddeler olduğunu söyleyen AKP hükümetinin şimdilik kabul edilemez gördüğü maddelerden bazılarında; vergi denetim ve toplamanın özerkleşmesi ile yerel yönetimlere aktarılan kaynakların kısıtlanmasına karşı olduğu söyleniyor…
İMF; İMF olalı herhalde ilk defa doğru şartlar ileri sürdüler, belki bu yaptıklarına kendileri de şaşırıyorlardır şimdi, çünkü; günümüzde belediyecilik asli görevlerinden uzaklaşmış, yandaşlara rant ve oy sağlama yeri haline dönüştü, vergi de ise; AKP hükümeti muhaliflerini vergi denetimi ve cezalarıyla sindirme yolunda vergi denetimini ve cezayı silah olarak kullandığı görülüyor…

AKP bu iki silahını asla kaybetmek istemeyecektir, direnebildiği kadar direnecektir, çünkü vergi denetimlerinin kendine yakın şirket ve vakıflara yöneldiğinde kendine olan yandaş desteğini kaybedecektir… AKP kendi silahlarını kaybetmek istemeyecektir…

Ama 29 Martta yapılacak seçimlerde özellikle İstanbul, Ankara başta olmak üzere büyük belediyeler muhalefete özelliklede CHP ye geçerse; AKP şimdi kendi kullandığı olanakların muhalefete geçmesini istemeyecek, muhalefetin güçlenmesini engellemek için kaynaklarını kesmeye çalışacaktır ve İMF ile şartlarında hemen anlaşma yapacaktır…

AKP nin 6-7 yıldır alıştığı gibi iktidarını devam ettirmek, elindeki gücü kaybetmemek için günü rahat yaşamayı geleceği tüketmek pahasına Çok uzak olmayan zamanda şimdi anlaşma yapmak istemez görünümde olmasına rağmen İMF ile onun şartlarında mutlaka anlaşma yapacağı aslında görülmektedir…
Bende; Son derece iddialı konuşuyorum;Deniz Baykal"ın dediği gibi “İMF"ye “AKP tıpış tıpış gidecek”, bu konuda herkesle iddiaya girmeye hazırım!…

DrMustafa ÇUKURYILDIZ

cukuryildiz@hotmail.com