Ordu'da ÇOBAN ATEŞİ yakıldı....

Dr. Mustafa ÇUKURYILDIZ

Ekonomik, siyasal ve toplumsal yaşamda hepimizin hayatında; hatta ailelerimizde bile; her şeyin iyi ve güzel gittiği mutlu günlerin yanında bazen her şeyin bittiğini düşündüğümüz insanları derin endişelere ve üzüntülere sürükleyen zorlukların, felaketlerin yaşandığı dönemlerde olmuştur!…

Bunlar hayatın doğallıklarıdır… 

Bu zor zamanlarda aile; içinde yaşanılan sıkıntılardan çıkmak için toplanır, sıkıntıların sebepleri tartışılır, hatalar ortaya çıkarılır, burada genellikle çocukların bile düşünceleri dinlenir ve sonra ortak kararlar alınır!...  

Bu tür davranışlar ailede sevgi bağlarının daha da gelişmesine ve dayanışmanın güçlenmesine neden olur!... Elleri birbirine kenetlenen aileler gözyaşları arasında acılarını unutup hatalarından dersler alarak hayata yeni başlangıçlar yaparlar!… 

Birbirlerinin düşüncelerini dinleyen, eski tecrübelerin ışığında aynı hataları tekrar yapmayan, birbirlerine değer veren, aklı, mantığı, bilgiyi, emeği ön plana çıkaran aileler, ortak aldıkları kararlarda fedakârlıkları da paylaşırlar ve adil olunur ve bir görev dağılımı yaparlarsa; zorluklarla karşılaşmazlar, karşılaştıkları zorlukları da; daha rahat aşarlar ve tekrar mutlu günleri hızla yakalarlar… 

Daha önce yaşanılanlardan dersler çıkarmayanlar ve sadece kendilerinin bildiği yoldan gidenlerse; gelecekte yeni krizlere davetiye çıkarmak yanında; mevcut durumlarından daha kötüye doğru sürüklenirler, sürekli aynı hataları yaparlar yeni krizlere sürüklenirler… 

Devletlerde böyledir, aynı Aile gibidir!…

Yapılan hatalar, eksiklikler, yanlış yönetim anlayışları, kirli siyaset ve kötü yönetimler; eski yanlışlıklardan dersler çıkarmayanlar; ülkelerini sürekli krizlerin içinde bulmasına sebep verebilirler!… 

Devlet en büyük ailedir. Devlette krizler, felaketler olduğunda; çağdaş devletlerde başbakanlar toplumun tüm kurumlarını, üniversitelerini, sendikaları, meslek odalarını, siyasi partileri, sanayi ve ticaret odalarını, aydınlarını durum değerlendirmesi için toplarlar, hatalar belirlenir ve herkesin üstüne adil bir şekilde düşecek sorumluluklar yüklenir, hataların sorumluları ortaya çıkarılır ve gelecekte bir daha bu tür olayların olmaması için tedbirler alınır!… 

Normal zamanlarda da bu kurumlar ve aydınlar sürekli çalışmalar yaparak ülkelerinin iyi yönetilmelerini, doğal olarak insanların mutlu olmalarını sağlamak için uyarı görevlerini yaparlar ve hükümetlerde bu eleştirileri ve uyarıları dikkate alarak ülkeyi huzur içinde yönetirler… 

Çağdaş devlet yönetimlerinde sivil toplum örgütleri, aydınlar yönetimlere katkıları sağlanarak; etken hale getirilirler ve çalışmaları ciddiye alınır… İşte Demokrasi böyle bir uzlaşı rejimidir!… 

Ülkemizde tüm bunların yapılmamasını üzüntü içerisinde izliyoruz… Türkiye'de yaşanılan onca krizlere ve deneyimlere rağmen; ülke olarak hep birbirinin aynısı krizlerle sürekli yaşamak zorunda bırakılıyoruz!… 

Şimdi 2008 yılında bir kriz daha ülke olarak yaşamaktayız…  

Türkiye'nin yüzden fazla üniversitesi, ciddi çalışmalar yapan meslek odaları, dinamik sendikaları ve zengin kaynakları olmasına rağmen Sayın Başbakan ve AKP hükümeti bunların hiçbirine danışmayıp; krizden çıkışı İMF den gelecek borçlarda araması gelecekte yeni ve daha derin krizlerin yaşanacağının belirtisi ve demokrasi anlayışımızın çağdaşlaşamadığının en önemli göstergesidir… 

Üniversitelerimiz ve birçok sivil toplum örgütleri; halen derin suskunluklarını bozmamaktadırlar, AKP hükümeti ve Başbakan Sn Recep Tayyip ERDOĞAN kimseye akıl danışmamakta ve kimseyi dinlememekte ve halen Türkiye'yi krizlere götüren, insanları yoksullaştıran eski İMF reçetelerinden medet ummaktalar …  

Üniversiteler, meslek odaları ve sendikalar böyle zamanlarda çıkıp çözüm önerilerini söylemezlerse ve halkı bilinçlendirmezlerse; doğal olarak; varlıkları ya da nitelikleri tartışılır hale gelir!…  

Ordu ili içinde de tüm bu suskunluklar devam etmektedir!… 

Türkiye'nin özelinde Ordu'da bunca kurum ve kuruluşlar varken ve halen derin sessizliklerini muhafaza etmeye devam ederlerken; KESK'e bağlı SES(Sağlık ve Sosyal Hizmet Sendikası)  Ordu şubesi üstüne düşeni yapmış ve "KRİZ ve SAĞLIKTA DÖNÜŞÜME BAKIŞ" adlı bir panel düzenlediler… 

Bu tür panelleri tüm sivil toplum örgütleri yaparak halkı bilinçlendirmeli, aydınlar, yazarlar üstlerine düşen sorumlulukla bu çalışmalardan toplumu bilgilendirmeli, bilinçlendirmeli ve harekete geçirmeliler… 

SES'in düzenlediği bu gibi paneller; Zor günlerde halkın etrafında toplanacağı, bilgileneceği, bilinçleneceği "ÇOBAN ATEŞİ" olacaktır, umudumuz o ki; belki de buradan yayılan kıvılcımlar her yere dağılarak tüm karanlıkları aydınlıklara dönüştürebilecektir… 

SES Ordu şubesine ve bu panelin gerçekleşmesinde emeği geçen, yürekleri ülke-insan ve demokrasi sevgisiyle dolu dostlarıma ve yönetim kuruluna teşekkürler ve başarılar diliyorum!… 

DrMustafa ÇUKURYILDIZ

cukuryildiz@hotmail.com