İNSANOĞLU VE ŞİİR 2
İnsanın buluşlarla birlikte süregelen yaşamında şiir geride kalmaz. Eşlik eder buluşlardaki güzelliğe. Biz de İnsanoğlu ve Şiir konulu yazımızı sürdürmeye devam edelim.
Yel değirmenleri ve su değirmenleri uzun süre Çin ve İran"da kullanıldıktan sonra diğer türleriyle birlikte Avrupa"dakilerle tanışır. Guillevic"de şiiriyle buna tanıklık eder.
Gerekirse bir gün açıklamak
Dünyanın güzelliklerini,
Kimseler unutmayacak
Onun yel değirmenlerini.
Sarkaçlı duvar saatinin çalışma biçimini 1000 yılında Papa Gerbert akıl eder. Marcel Proust da saati görünce duygularını şiire döker:
Günler
belki eşittir
bir saat için,
ama eşit olamaz
bir insan için.
Kitap basım işini 800 yılında asıl Çinliler bulmuşlardır. Ama Avrupa bu tekniği geliştirip, hele Gutenberg"le kollu baskı makinesini bulunca olaya sahip çıkmışlar. Elbetteki Avrupalı bir şair olan Victor Hugo"da dizelerine yansıtmış meseleyi.
Öylesine sağlam
öylesine kalıcı olan
o taş kitap
yerini
çok daha sağlam
ve çok daha kalıcı olan
kâğıt kitaba bıraktı
Basımevi
ortadan kaldıracak
mimarlığı.
1543!te Dünya yuvarlaktır der Kopernik. Andre Clair"de onu tanımlar.
Dünya yuvarlaktır
apaçık bir gerçektir bu
dünyanın dört köşesinde kabul
köşesinde
kabul gören.
Sonra silgi bulunur. Hani o yanlışlık yaptığımızda elimize aldığımız, sanki sırrımızı yok edeceğini sandığımız yumuşak nesne. Jeanine Moulin de şöyle der onun için:
Ayıklar silgi
yumuşacık kabuğunu
meyvenin
bilir emmeyi
tadını nanenin
anasonla birlikte
ücra bir köşesinde
kalemliklerde kalan
siler bozgunu
kirli kağıdın
üzerinde saklanan
hani iyilikle
cezalandırılan
Silgi, benzer
çekip uzatılmış bir
hayata, yıpranıp ta
hiçbir işe
yaramadığında.
Şiir serüvenimizi sürdüreceğiz.
Şiirsiz kalmayın.