Bugün saat 13.00 de İBB ve Samsun maçını dikkatle izledim, sonuçta rakibiz olan İBB maçı 3-1 kaybedince, akşam saat 7.00 deki Adana maçı için hakikaten stres yaptım. Bu maçı bu akşam almalı idi Ordu spor. Çünkü sakatımız vardı, 2-3 oyuncumuz ki, önemli isimlerdi.
Aslında maçın önemi Ordu sporun zirveye en yakın yerde olabilme imkanının bu maçın neticesine göre çok değişeceği. Öylede oldu, ama zor oldu. 15 oyuncu ile Ordu ya gelen Adana spor takımı da bir hayli sıkıntılı besbelli. Ama ilk yarı bir başka, durgun, rakibine baskı kuramayan, ısıramayan bir takım bulduk, buna sebep gelmeyen goller yada sahada hakikaten kötü ve art niyetli hakem triosunun olması d olabilirdi.
İkinci devreye çıkan Ordu spor takımının soyunma odasındaki teknik ekip ve sporcu dialoğun yanında olmasam da, yıllarca kulüpte yönetici, menajer olarak bulunduğum ve edindiğim tecrübe ile onlara çok güvenen Erkan hoca ve sevdikleri Tahsin başkanında bakışlarındaki o isteği onların alıp ikinci yarı sahada bambaşka on bir, bambaşka yardımlaşma, hırs, kazanma azmi olan takım gördük.
Bu takımdaki oyuncuların oyun anlayışı, kalitesi, takım olma hüviyeti rakibinden çok fazla olması, defansı, orta sahası, forveti ve birkaç öne çıkan oyuncusu ile bu akşamın güleni Ordu spor olunca çok mutlu olduk.
Ordu sporun bu galibiyetle zirveye gelmiş olması da çok büyük artısı.
Elindeki kısıtlı kadrosu varken belli oyuncusunun da sakatlıkla mücadele etmesi çok başka sorun. Fakat onların yerine oynayan isimlerinde bu akşam bu maça olan katkıları çok fazla idi. Adem, Canberk iy,i oynadı ve görevlerini özellikle ikinci devre harika yaptı.
3 puan alındı. Haftaya mersin maçımız var. Bu takımın oradan da puan alıp gelmesi imkansız değil. Çıkar oynarlar ve oradan da puan alıp gelirler. Bu kadar kısıtlı zor anda bu takıma destek olan yönetime birde yürekten destek veren sporcuya sahipken niye iş adamlarımız, siyasilerimiz bu işe ön ayak olmaz ki?
Fakat inananın başaramayacağı iş olmaz.
Yeter ki istesin yeter ki istesin!