Bir yıl önce Ordu spor kulübüne senin davetin üzerine geldiğimde bir birimizi bu kadar içten tanımamıştık.
Kim ne derse desin vaktinin tamamına yakınını Orduspor için harcamana, arkadaşlarına karşı herzaman samimi olmana inanın hayran olmuştum.
Yedi yıldır yanlışı yada doğrusu ile bu kulübe hizmet etmiş, aylarca belki maaş alamamış, belki cebinden vermiş, ama o tekneyi asla bırakmadan beklemişler olarak, yaptıklarınızı gördükten sonra, işinde profosyonel biri olan ki bunu yazarken mütavazi davranmayacağım, sizleri daha çok sevmemi kimse engelleyemez.
Sen ve çalışma arkadaşların tam Ordu sporlusunuz. Bu güzel tesisi nasıl yaptığımızı, yönetimle uyumlu çalışmalarımızı, desteklerini, tesis içindeki dışardan gelmiş sporcu kardeşlerimizi bir yıl içinde yollayıp Ordulu sporcuların Ordu sporda olma planlarını yaparken, bir hafta sonra sayın başkan rapor istedi yazalım konuşalım derken, hiç akılda olmayan bir yapılanmanın olması ne kadar doğalsa okadarda şaşkınlık yarattı..
Adınıza üzüldüm.
Sevgili kardeşim, sizler dünyanın en güzel koltuğunu yapsanız, otursanız, sizden sonrada oraya oturacak olan kıçın büyüklüğü kaç santim, aklı ne kadar onu 30 yıldır ben ölçemedim, nedir bunun hikmeti papaza sorsam ayıp olur mu?
Aslında burda bir şey diyoruz ya kendimizi kandırıyoruz. Eğer bir ruh acıyı çekmemişse ona mutluluğu tattıramazsın. Gördün kimler geldi kimler geçti, aklında ne kaldı; bir şort, birde üstünde Orduspor tişörtü…
Bizi öpen her kurbaga birer prenses olsa idi peşimizdekilerden yolda yürüyemezdik.
Turgut kardeş bir ağbin olarak yazıyorum. Şimdiki sevgiler SMS pketi gibidir, onlarda haftalık yada aylık olur diye yazıyordu MSN de.
Bence bizim ki her yöne olanı olursa ancak o zaman sevginin kokusunu hissederiz.
Bazen hayat yaptığın ne kadar iyi şey varsa almak ister elinden, o zaman içim ürperir, ya oralarda kötü bir şeyler olursa diye..
Gördük beraberce, eline 30 oyuncu verdiğin insan gidince o takımda 15 oyuncuyu zor bulduk. Ya küsmüşler yada bırakmışlardı.
Her hocayım diyen Orduyu ve Ordu sporu aşk içinde menfeatsiz sevse idi, asla Leylam var diye aşk acısını çekmezdi. İşi Ordu spor ve hizmet noktası olurdu. Bu konuda huzurlu olun. Önce Allah sonra ben şahidim.
Artık bir çok şeyi çok umursamıyorum. Çokta anlam yüklemiyorum. Yazmayı ve çizmeyi bir de Spor adına palavradan değil yaptığım işimi seviyorum. Bu konuda önümde Aziz Tokat ve birkaç örnek aldığım büyüğüm olsada kaç rakibim olur bilmiyorum.
İnanın sabrımın son noktasındayım bugün. Yönetime teşekkür ederken verdikleri maddi imkan içinde helal edin diyorum. Kimse baki değil bu dünyada. Ben hakkım olanın dışında bir şeyi haketmeden almadım, üstelik cebimden verdim. Sevgi bu ya işlemiş içimize.
Spor hem sağlık hemde hastalıktır. Hangisine iyilik etsen, hep ondan kendimizi yada cebimizi koruduk, sende arkadaşlarında öyle.
Turgut kardaş, bir kimse Allah tan başkasına ihtiyaç duymazsa , Allahta onu namerde muhtaç etmez. Sabırlı ol, üzülsende dik ol. Çekilen herşeyin sebebi vardır.
Asıl olan şu; İyi insanlar yada kötü insanlar….
Bir şey nasıl yazılmışsa ondan kaçamayız.
Bazen benimde sevgim, insanlara olan güvencim bitiyor, tövbe diyorum..
Herkes büyürken küçülmezse arkasında yapılanlarıda göremez. Ya da kılavuzu Karga olan…
Sağolun, bundan önce Ordu spor yönetimlerinde değerli başkanlar ve yönetimler ile, ” yönetici, basın sözcüsü, alt yapı sorumlusu, Fikret Ayabakan ın sayesinde Ordu spor da menajerlik” yaptım, hep veren oldum. Siz çağırdınız, alt yapıda Gençlik Geliştirmenin başında ekip olarak, Ertan Bakır kardeşimizinde desteği ile ilk kez bir yıl önemli işler yaptık, bir de yönetimden maaş alan oldum..
Hakkım varsa helal olsun, hakkınızı helal edin.
Bundan sonra ben gazetemde yazacağım, çizeceğim, dershanem de eğitime katkı için İlhan kardeşimle Ordu adına olacağım. Ordu Spor bizim için, diğer dostlar için önemli bir isim. Çalışmak o güzelliği tatmak lazım. Ben şanslı insanlardanım..
Bundan sonra çalışacak Ordulu kardeşleriminde isteği emir olacak..
Ordu spora başarılar..
Dostlar sizede yürekten teşekkür, özeliklede Turgut ve arkadaşlarına..