Ayrı ayrı dert verdin her birimize…
Bir güldürdün,bir ağlattın. Ama en çok da ağlattın.
Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal hani …
Zamanla yarıştık,zaman en ezeli rakibimiz oldu,sonra da zaman zaman sustu, zaman..
Zaman zamanla ,z yi kaybetti. “Aman” dedirtti ömür amca bizlere aman…
Düşe kalka büyüdük ve öyle öğrendik hayatı hepimiz. Yanlışlarımız oldu,doğrularımız, hatalarımız sonuçta insanız hepimiz…
Hayat dersinden sınıfta kaldık. Çünkü hayat; Ders vermeden sınav yapmaya kalktı çoğumuzu.. Öyle değil mi ?
Ne zaman mutlu olmaya başlasak,peşinden ağlamayı öğrendik.Ne zaman huzura kavuşsak ardından dert çöktü omuzlarımıza…
Çoğumuz kaldırdı bu hantal yükü…çoğumuz ezildikçe ezildi bu hayatta…
Ama hep bekledik. bir mucize, bir görünmez el, gelip bize dokunur diye. Bir düştü sanki, göremedik…
Mutlaka bir entrika yaşamalı mıyız? Böyle mi öğreneceğiz hayatı. Oysa ömür seferi bir kereye mahsus. Bir gittin mi,dönüşü yok !Öğrenmek istedik,Bu koca hayatı,küçücük ellerimizle sarıp sarmalamak istedik. İstedikçe yığınla derdi koydu hayat önümüze…Sınırlarımızı bir türlü genişletemedik…
Hayat; gerçek ve düşün buluştuğu bir yanılsama… Öyle değil mi ?
Şöyle bir bakıyorum da derdi olmayan insan yok!
Bazılarının cebinde parası olsa huzuru,sağlığı olsa ,parası,sevdiği olsa,sevmeyeni yok! Yaşamak bir can sıkıntısı mı ? Yoksa sadece bir macera mı ? Hem zaman dediğin ne ki ? Zamanın iyi bir öğretmen olduğunu da kim söyledi…
Zaman, unutturmaz hiçbir şeyi . Sadece alışırsın…
Ey ömür törpüsü ; Önce varlığımızı kıskanıp bizi ayırdın sevdiklerimizden.Sonra fitne soktun yüreklere,birleşemedi ellerimiz.Dert verdin keder verdin ,uğraştık ,bir şekilde kazandık da çoğu zaman. Ama ardından zaman kayıp gitti. Yaşlandı kimimiz. Ayrılıklar, vedalar, hastalıklar, yitip giden zamanlar...
Tam anlamıyla mutlu olan hangimiz?
Ey Ömür törpüsü ey ! Dert vermeden nasıl tecrübeli olabilirdik bunu sen diyorsun. Gökyüzünün rengini denizden aldığını denize bakmadan nasıl öğrenirdik öyle değil mi ? Hep mi bir şeyler görerek öğreneceğiz hayatı yoksa bu ömür denen zaman da birkaç mutluluk kırıntıları ile mi veda edeceğiz hayata…
Hem insan dediğin nedir ki? Sahi nedir insan…
Ömür Beyin sınadığı, sınarken çarpıp böldüğü Bir toprak parçası mı ? Hüzünle doluyor içime. Sokaklarımıza sağnak sağnak yalnızlık ve keder düşüyor…
Hanimiş mutluluk diyoruz.Ey ömür amca,ömür gelip geçiyor…
Ürperiyorum.Bir gün daha bitiyor. Gök yüzü simsiyah kostümünü giyindi yine...
Söylesene Ömür törpüsü ; Mutluluk veren Her şeyi birlikte ne zaman göreceğiz ?