Sevgi mi, zehir mi, hangisi güzel?..

Orhan YÜCEL

 

Bu soruya cevap vermeden önce aşağıdaki yazıyı sonuna kadar okumanızı ve ondan sonra bu sorunun cevabını vermenizi istiyorum. Eminim ki, sizler de sevginin insan hayatında ne derece önemli bir yere sahip olduğunu aşağıdaki yazıyı okuduktan sonra daha iyi kavramış olacaksınız.

Uzun yıllar önce Çinde Li-Li adlı bir kız evlenir ve aynı evde kocası ve 
kaynanası ile birlikte yaşamaya başlar. Lâkin kısa bir süre sonra 
kayın validesi ile geçinmenin çok zor olduğunu anlar. İkisinin de kişiliği 
tamamen farklıdır bu da onların sık sık kavga edip tartışmalarına yol açar.
Bu Çin geleneklerine göre hoş bir davranış değildir ve çevrenin oldukça
tepkisini alır.

Birkaç ay sonra bitmez tükenmez gelin kaynana kavgalarından ev, onun ve 
kayınvalidesi ile arada kalan eşi içinde cehennem haline gelmiştir. Artık 
bir şeyler yapmak gerektiğine inanan genç kadın doğru babasının eski bir 
arkadaşı olan baharatçıya koşar ve derdini anlatır. Yaşlı adam ona 
bitkilerden yaptığı bir ilaç hazırlar ve bunu 3 ay boyunca her gün azar azar
kaynanası için yaptığı yemeklerin içine koymasını söyler. Zehir az az
verilecek, böylece onu gelininin öldürdüğü belli olmayacaktır. Yaşlı adam 
genç kadına kimsenin ve eşinin şüphelenmemesi için kaynanasına çok iyi 
davranmasını ona en güzel yemekleri yapmasını söyler.

Sevinç içinde eve dönen Li-Li yaşlı adamın dediklerini aynen uygular. Her
gün en güzel yemekleri yaparak kaynanasının tabağına azar azar zehri 
damlatıyordu. Kimseler şüphelenmesin diye de ona çok iyi davranıyordu. Bir 
süre sonra kayınvalidesi de çok değişmişti ve ona kendi kızı gibi
davranıyordu. Evde artık barış rüzgârları esiyordu. Genç kadın kendisini 
ağır bir yük altında hissetti yaptıklarından pişman bir vaziyette baharatçı 
dükkânının yolunu tuttu ve yaşlı adama şu ana kadar kaynanasına verdiği 
zehirleri onun kanından temizleyecek bir iksir için yalvardı. Yaşlı kadının 
ölmesini artık istemiyordu. Yaşlı adam yaşlı gözlerle karşısında konuşup
duran Li-Li ye baktı ve kahkahalarla gülmeye başladı.

Sevgili Li-Li dedi; Sana verdiklerim sadece vitaminlerdi. Olsa olsa kayınvalideni sadece daha da güçlendirdin hepsi bundan ibaret. Gerçek zehir ise senin beyninde olandı. Sen ona iyi davrandıkça oda dağıldı ve yerini sevgiye bıraktı böylece siz gerçek bir ana kız oldunuz dedi…

Eski bir Çin atasözü vardır. “Gül veren elde gül kokusu kalır.” Yine derler ki, “sevilen insan sevgisini insanlara veren insandır”.

Kötü insan yoktur aslında. Sen iyi olursan ve karşındakine insanca yaklaşmasını becerebilirsen ve ona karşılıksız olarak sevgini verebiliyorsan, o insanın senin sevgini geri çevirme şansı yoktur. Muhakkak surette senin sevgine sevgi ile karşılık verecektir. Sevgi her türlü kötülüğü yok eder.

Bizler de toplum içinde sevilen birisi olmak istiyorsak, önce karşımızdaki herkese sevgiyi ilk dağıtan biz olalım. Daha doğrusu sevelim ki, sevilelim…