TEK TİP DÜŞÜNEMEDİK

Bu maç  zirve  ve Orduspor’un ilk yarı  duracağı yeri adına çok önemli idi. Kadro herkesin bildiği onbir, sporcuların bu maça olan akıl yolu müthiş  bir konsantra içinde kapanmış, teknik heyette, Denizli sporun zaafları  üzerine oyun kurgusunu kurmuş yalnızca gol bekliyor.

Maça hızlı  başlayan, golleri  kaçıran, sahanın her bölgesinde rakibine bir hapis cezası vermiş  edasında yerinde müdahale eden Orduspor’un tek eksiği goldü.  İkinci devrede Denizli takımı, kaliteli oyuncuları  ile bize baskı kurmayı denesede buna fazla muhaffak olamadı.

Ali Çamdali ve Murat  gibi rakibe kendi oyununu kabul ettiren oyuncular bu maçta bunları yapmaktan uzak,  klasik tek topla oyun oynamayı istedi.  Buda onlara zaman zaman top kaybı  yaptırttı. Anlamadığımız şut girişimleride hoş değildi. Murat bunu iki kez yaptı..Vakit nakit derken biz.

Müslüm’e atılan toplarla gol ararken, iyide oynarken, oyundan sakatlanıp çıkan Muharremin takımına yaptığını iki  kerede Ugur hoca yapınca, oyuna aldığı iki oyuncuda birer gol kaçırmışlıkları şu yana, hiçbir artı vermeden oynayınca, sahada 8 kişi ile maçı tamamladık, yazık oldu.

Tribündeki eski sporcular, spor  adamları ve orduspor sevdalılarıda, bu kadar dirençli takıma Mehmet ve Bilal gibi, direnci az, dayanıklığı eksik oyuncuların katkısı ancak bu kadar olur, dediler.  Jeri gibi çabuk ve süratli bir isim niye alınmaz diyede ah çektiler.

Çünkü Denizli takımının kanat yükünü ve gerideki önemli bölgesinde oynayan siyahi oyuncuların fiziki üstünlüğü, hayatında adam geçme becerisi zayıf bir uc elamanı olan kostowski’yi  ve  girenleride faydasız sorcular haline getirdiler . Bencede onlar oyuna alınmamalıydı.

Yukarda dediğim gibi, onbinlerce ses ile, kenar yönetimin düşünce sesi bu maçta aynı  olmayınca, tenkit ve konuşmaların olması nomal. Onbinler inandı geldi..

Ama Denizli’yi ve yapılan yanlış değişiklikleri görüncede, buruk şekilde gittiler. Her oyun bir dersse bu önemli ders çıkarılacak bir maç..

Defalarca izlenmeli.