2007 yılı 3. çeyrek itibariyle, Hazine müsteşarlığı raporunda: “2008 Ocak ayında Merkezi Yönetim Borç stoku, 336.6 milyar YTL" dir.” diye belirtiliyor.

2002 yılında 179,6 milyar YTL olan borç stoku % 87"lik bir artışla 157 milyar YTL artarak, 2008 yılında 336,6 milyar YTL"ye kadar çıkmıştır, diye yetkililer açıklama yaptılar.

Hazine, gelecek 11 ayda 117,5 milyar YTL iç borç servisi, 11,460 milyar dolar da merkezi yönetim dış borç ödemesi yapacak. Hazine Müsteşarlığı Aralık ayına ilişkin, ''Kamu Borç Yönetimi Raporu''nu yayımladı.

Rapora göre, Hazine 2008 yılı
Ocak ayında 6,4 milyar YTL, Şubat ayında 6,1 milyar YTL, Mart ayında 5,5 milyar YTL, Nisan ayında 12 milyar YTL, Mayıs ayında 8,5 milyar YTL, Haziran ayında 4,2 milyar YTL, Temmuz ayında 25,8 milyar YTL, Ağustos ayında 19 milyar YTL, Eylül ayında 4,1 milyar YTL, Ekim ayında 7,3 milyar YTL, Kasım ayında ise 18,6 milyar YTL iç borç ödemesi gerçekleştirecek.
Merkezi yönetim dış borç projeksiyonuna göre Hazine, 2008 yılı Ocak'ta 2 milyar 415 milyon dolar, Şubat'ta 1 milyar 192 milyon dolar, Mart'ta 2 milyar 196 milyon dolar, Nisan'da 731 milyon dolar, Mayıs'ta 581 milyon dolar, Haziran'da 863 milyon dolar, Temmuz'da 490 milyon dolar, Ağustos'ta 830 milyon dolar, Eylül'de 862 milyon dolar, Ekim'de 779 milyon dolar, Kasım'da ise 521 milyon dolar dış borç ödemesi gerçekleştirmeyi öngörüyor.

Merkezi yönetim dış borç ödeme projeksiyonlarına göre Hazine, önümüzdeki 4 yıl içinde toplam 41,2 milyar dolarlık dış borç ödemesi gerçekleştirecek.

Bu çerçevede Hazine, önümüzdeki yıl 13 milyar dolar, 2009 yılında 11,3 milyar dolar, 2010 yılında 10 milyar dolar, 2011 yılında da 6,9 milyar dolar dış borç ödemesi yapmayı planlıyor.
Sonuçta, bu milleti 1980'den itibaren bilinçsiz ve lüks tüketici yaptılar, üreten köylü yok oldu, İMF endüstriyel ve tüketici bir toplum modelini ülkemizde yarattırdı,ülkenin iç dış borcu yüzlerce milyar dolarları aştı, patron dış güçler, nasıl emrederse öyle yapan iktidarlar sırayla gelip geçiyor, ama patron IMF ve arkasındaki güçler, dimdik ülkeyi perde arkasından tavizsiz ve acımasızca yönetiyorlar, bugün hükümetin içinde Amerikan vatandaşı olan ve İMF komiserliği yapan bir de devlet bakanımız bile var, ama adamın varlığından kimse rahatsız olmuyor,

O Çılgın Türklerin torunları olan bizler sadece hızla tüketmeye ve borçlanmaya devam ediyoruz..

Neticede hangi iktidar gelirse gelsin, hükümetlerin hepsinin ortak olarak yaptıkları tek icraat borçlanmaya devam etmek, borç alarak borç ödemek , borç sarmalına kapılmış müflis tüccar gibi günü kurtarmak,üreterek çalışarak tasarruf ederek borcumuzu kapatarak ayakta kalmayı becermeyi pek kimse tercih etmiyor,çünkü üretim ve tasarruf yaparak borç kapatma yolu bazılarına pek şirin bir yol gözükmüyor,

Çünkü hem TC"ye ait hazine bonosu ve devlet tahvilinin yüksek faizinin tatlı karlarına alışmış olan, yerli ve uluslar arası rantiyecileri üzmeye pek cesaret eden bir iktidar olmadı, olanında ömrü uzun olmadı.

Bir milletin elinden, özgürlüğü sadece topla tüfekle alınamaz, işte iktisaden bir deprem yaşatılan ve sonuçta sistemli olarak karaya oturtulan bu ülke gemisinin içinde ne yazık ki hepimiz bulunuyoruz…

Kaçarımız yok, akıllanana kadar yine katlanacağız..