2011 YILI FINDIK İHRACATI HAKKINDA DEĞERLENDİRME
2011 yılının ülkemiz ihracatı açısından çok başarılı geçtiğini, küresel ekonomide yaşanan daralmalara, Avrupa ülkelerinde yaşanan finansal darboğaza, Ortadoğu ülkelerinde yaşanan kargaşa ve istikrarsızlık ortamına rağmen 2023 yılındaki 500 milyar dolarlı
2011 YILI FINDIK İHRACATI HAKKINDA DEĞERLENDİRME
2011 yılının ülkemiz ihracatı açısından çok başarılı geçtiğini, küresel ekonomide yaşanan daralmalara, Avrupa ülkelerinde yaşanan finansal darboğaza, Ortadoğu ülkelerinde yaşanan kargaşa ve istikrarsızlık ortamına rağmen 2023 yılındaki 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşılması yolunda büyük bir motivasyona neden olan 134,6 milyar dolar tutarındaki 2011 yılı ihracatının Cumhuriyet tarihinde bir rekor olduğunu ve içinde bulunmaktan büyük onur duyduğu ihracat camiası adına bunun mutluluğunu yaşadığını ifade ederek sözlerine başlayan Karadeniz İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Dursun Oğuz Gürsoy;
2011 yılı fındık ihracatı hakkındaki değerlendirmelerinde;
2010/11 sezonu ile içinde bulunduğumuz 2011/12 sezonunda arzın düşük olması sonucunda, tamamen arz talep kuralları çerçevesinde teşekkül eden yüksek fiyatların üreticilerimizi tatmin edici seviyelerde gerçekleşmesinin sevindirici bir gelişme olduğunu,
2011 yılında 243.766 ton/iç olarak gerçekleşen ve 1.759.162.313-$ döviz girdisi sağlayan Türkiye fındık ihracatının, 252.305 ton/iç olarak gerçekleşen ve 1.544.785.708-$ döviz girdisi sağlayan 2010 yılı ihracatına göre, miktarda % 3,38’ye tekabül eden 8.539 ton/iç azalış, değerde ise % 13,88’e tekabül eden 214.376.605.-$ artış gösterdiğini,
İhracattaki miktarsal bazlı azalmanın önemsenmesi gerektiğini, zira özellikle bakery gibi sektörlerde badem kullanımının hakim olmaya başladığını, maliyetleri bizden çok daha düşük olan Azerbaycan ve Gürcistan’daki fındık üretiminin uzun vadede Türkiye’nin pazar payı için önemli bir tehdit unsuru oluşturduğunu, ülkemizdeki fındık üretim maliyetlerinin azaltılması konusunda mutlaka çalışmalar yapılması gerektiğini, üretim bölgelerindeki arazi bölünmeleri, nüfus göçü, yaşlanan ve yenilenmeyen bahçelerdeki verimin giderek düşmesi ve toplama maliyetlerindeki artışların maliyet baskısına neden olarak fiyatları yükselttiğini, fiyat artışlarının ana kaynağının tarımsal altyapıdan kaynaklandığını ve bunun çözümü noktasında sektördeki tüm paydaşlara önemli görevler düştüğünü,
Ülke Grupları bazında ihracatımız incelendiğinde; AB ülkelerine yapılan ihracatın ülkemiz fındık ihracatı içerisindeki payının son yıllarda % 74 - 75 bandına oturduğunun görüldüğünü, AB ülkelerine yönelik fındık ihracatının, ülke grupları içerisindeki payının yıllardan buyana % 80 ve üzerinde olduğu düşünüldüğünde sözkonusu azalışta klasik pazarlarımız dışında da fındığın tanınması ve tüketiminin arttırılması konusunda Fındık Tanıtım Grubu (FTG) tarafından yürütülen çalışmaların somut bir etkisinin açıkça görüldüğünü,
Öte yandan diğer önemli bir gelişmenin de; yıllardır hedef pazar olarak fındık ihracatımızın artırılmaya çalışıldığı başta Uzakdoğu ülkeleri olmak üzere denizaşırı ülkelere olan ihracat artışının olduğunu, bu ülkelere gerçekleştirilen fındık ihracatının yıllardır % 5-6 seviyelerinde iken artık % 9 seviyelerine ulaştığını bu gelişmede yukarıda da zikredildiği gibi FTG tarafından yürütülen faaliyetlerin etkisinin yadsınamayacağını,
2011 yılı fındık ihracatımız ile ilgili olarak dikkat çekilmesi gereken bir diğer hususun ihracatımızın cins bazındaki profilinde meydana gelen gelişmeler olduğunu, çok eski yıllardan beri iç fındık ihracatımız genel fındık ihracatımızın % 70’ni teşkil etmekte iken 2000’li yılların başından itibaren bu payın düşmeye başladığını ve 2011 yılında % 58,7 seviyesine kadar indiğini, diğer bir ifadeyle işlenmiş fındık ihracatımızın payı % 30’lardan % 41’e yükseldiğini, 2011 yılında da işlenmiş fındık ihracatımızın payının % 41 seviyelerinde olmasının ülkemize daha fazla döviz girdisi ve katma değer sağladığını ve istihdama da olumlu yansımalarının olduğunu ayrıca ifade etmenin yerinde olacağını dile getirdikten sonra,
Yıllardan bu yana belirsizliklerle dolu şartlar içinde fındık ihracatının artırılması için risk alarak büyük yatırımlar yapan ve bugün bunun meyvelerini almaya başlayan tüccar-imalatçı-sanayici tüm fındık ihracatçılarına bu vesileyle teşekkür eden Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Gürsoy, sektörün sahip olduğu modern entegre işleme tesisleri ile dünyanın en kaliteli fındıklarını, alıcı talepleri doğrultusunda istenilen kalitede dünya pazarlarına (2011 yılında 103 ülke) sorunsuz bir şekilde sunabilme yeteneğine sahip olduğunu, eskiden neredeyse sadece ithalatçı firmalara ihraç edilebilen Türk fındıklarının, artık başta ürünlerinin ambalajlarında Türk fındığının eşsiz lezzetine vurgu yapan dünyanın ünlü dev firmalarının tesislerine doğrudan teslim edilmesini sağlayan özgüven, kapasite ve yeteneğin bu yatırımlar sayesinde elde edildiğinin unutulmaması gerektiğini belirtti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.