5 ARALIK 1934….

Yıl 1930 da Belediyeler de seçme hakkı alan,1934 de seçme ve seçilme hakkına kavuşan kadınımız ki onlar;kurtuluş savaşmızın en önemli parçaları. ”Sırtlarında, yüreklerin de mermi taşıyarak, askere üniforma dikerek,onlarla savaşarak kendini bu vatana adamış çok değerli varlıklar” .. Analar, eşler, kızlar….!

1930 Türkiyesini idare edenler, onlara bu hakkı verirken, kendini çağdaş sayan Avrupa ve dünya ülkeleri kadına ikinci sınıf bir varlık gözü ile bakıyor du. Bugün de onlar için kadın,modern dünyamızda çırılçıplak soyulan,teşhir edilen, sex ticareti çin kullanılan bir değersiz varlık..Bir kaç siyasi parti ve dernek sayesinde bazı ülkelerde lider olabilmiş demir leydiler hariç. Bizim için ise;

“Sevgili Peygaberimiz ve ondan önceki Peygamberler ve bu vatanı kuran büyük önder Atatürk, onun silah arkadaşları için ise kadın”,eşit haklara sahip ve eli öpülesi,ayakları altında cenneti taşıyan çok önemli varlıklardı.Bugün ise ,2010 Türkiyesinde kadın batıda başka, sosyetede başka,anadolu da başka,doğuda ise bambaşka varlık resmi çien bir meta..

Sosyete de kadın, magazini omuzunda yada sırtında dekolte olarak taşıyan, aclık, işsizlik, fakir lik denen dünya dışında İkonca yaşayabilen, su gibi paraları gece alemlerinde harcayan,onların elbise gibi değiştirdği erkeklerle çıkması, beraber olması sonucu adlarının önünde asla;”O…..bu”cümlesi geçmeyen bir sınıf adı.

Anadolu da, karadeniz de kadın ise, bahçe de,bağda, işte çalışan ,eşine çocuklarına yardımı olan,gündüz işte gece evde koşan, yıpranan ama buna mecbur olan, bir ev yada araba için aylıklarını bankalara kredi olarak bağlayan insanların adı.

Ya doğu da? Onlar da tarlalar da,bağlar da,fabrikalar da,aga kapıların da çalışan.Bir lokma ekmek için,genç yaşta başlık uğruna birilerine verilebilen,babası yaşın da,dedesi yaşında olan kişilere kadın diye satılan,berdel için hayvanca pazarlık yapılan bir kesimin yada bugün olduğu gibi en önde ,siyasi amaç ugruna yürütülen,konuşturulan bir varlık adı.

Şimdi, kadınlarımızın seçme hakları için önüne gelen konuşuyor.Lüks yerler de toplanıp yemek yeyip partili kadınlara nutuklar atılıyor.Ama kaç kadın siyasette bir yerlere gelebiliyor,işe alınabiliniyor, değerli olabiliyor.2010 Türiyesinde kadınımıza verilen değer,1930 Türkiyesinden ilerimi,gerimi?

Ben elleri öpülesi,sayğı ve sevği duyulası kadınımızın seçme ve seçilme hakkını aldıgı o günü kutluyorum.Ve onlara mecliste,idari amirlikler de,iş dünyasında kısacası her yerde daha fazla özgürlük verilmesini arzu ediyorum.Lütfen,birde hür bir ülkede ,demokrasiyi içine sindirmiş ülkelerde ,kadımızı birtakım insanların inançsız dünyalarından fırlayan düşüncelere asla esir etmeyelim..