AKLIMIN EŞİĞİNDE
Eşiğindeyim kapımın ve aklımın eşiğinde... Açınca içerdeysem eğer, dışardakiler hatta ne varsa, bir bir dokunmak geçiyor içimden... Mesela tüm çiçeklere, yabancı tüm eşiklere ama içeri girmeden hiç, çünkü bana ve yaşamıma benziyorlardır eminim, kısmen de
AKLIMIN EŞİĞİNDE…
Yazan:Sultan Öztürk
Eşiğindeyim kapımın ve aklımın eşiğinde...
Açınca içerdeysem eğer, dışardakiler hatta ne varsa, bir bir dokunmak geçiyor içimden... Mesela tüm çiçeklere, yabancı tüm eşiklere ama içeri girmeden hiç, çünkü bana ve yaşamıma benziyorlardır eminim, kısmen de olsa...
Dokunmak istiyorum mesela, bir parkta banktaki kazınmış isimlere, düşen bir kuru yaprağı avucuma alıp elimden yere saçılmasını izlemek istiyorum parça parça ul ufak, kuşlarla konuşmak, bir çırpıda koşmak tüm sahili, yabancı birine ansızın takılmak şaşkınlığını izlemek ve sonra belki tanışıp dost olmak…
Eşiğindeyim kapımın ve aklımın eşiğinde… Çıkınca dışarı ilk olarak, delicesine haykırmak istiyorum, “ŞİMDİ DOĞDUM!..” kutlasanıza kutlayın cesaretimi, esaretimi terk ediyorum görmüyor musunuz?...
Çocuksu bir cesareti takınıp göğsüme bilmediğim yerleri keşfe çıkıyorum ve umuyorum ki çocukları koruyan beni de koruyacak…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.