BİR SEÇİMİN ARDINDAN (YORUM)
Yaklaşık 1.000 ( bin ) üyesi olan derneğin kongre ilanı, seçimde 15 gün önce hiçbir engellinin okumadığı, varlığından bile haberi olmayan, yaklaşık 150 kişiye ulaştığını bildiğim bir yerel gazetede yayınlandı. Derneğin tüzüğü genel kurulun toplanması ile
BİR SEÇİMİN ARDINDAN…(YORUM)
(Adını değiştirmesini dilediğim) Türkiye Sakatlar Derneği Ordu Merkez Şubesi yasal zorunlululuğu yerine getirerek, adına –sözde- kongre denen seçimi yaptı.
Yasal zorunluluğu yerine getirdi diyorum, çünkü hiçbir evrensel demokratik kuralların geçerli olmadığı bir yöntem uygulandı. Yeni yönetim kurulunun başarılı olması diledikten sonra, seçimin nasıl yapıldığının ayrıntılarına bakalım.
Yaklaşık 1.000(bin) üyesi olan derneğin kongre ilanı, seçimde 15 gün önce hiçbir engellinin okumadığı, varlığından bile haberi olmayan, yaklaşık 150 kişiye ulaştığını bildiğim bir yerel gazetede yayınlandı. Derneğin tüzüğü genel kurulun toplanması ile ilgili şu hükümleri öngörüyor:
“Genel Kurulu’nun gündemi, tarihi, saati ve yeri ile ilk toplantıda çoğunluk sağlanamaz ise ikinci toplantının tarihi, saati ve yeri Merkez Yönetim Kurulu tarafından belirlenerek, toplantı tarihinden en az 15 gün önce toplantıya katılma hakkı olanlara gazete ilanı, yazılı veya elektronik posta ile bildirilir.”
))) Gazete ilanı yasal zorunluluk olarak yerine getirildikten sonra, mektup, telefon veya e-mail yönteminin kullanılmadığını,ve hatta üyelere özellikle haber verilmediğini, yönetimin kendine yakın hissetiği üyelere haber verdiğini sağır sultan bile biliyor. Durum böyle olunca, çoğunluk sağlanamadı ve seçim bir hafta sonraya kaldı.
Kongreler bir kurumun en üst organıdır ve kurumla ilgili tüm temel karalar orada alınır. Derneğin yaptıkları, yapacakları orada üyelerle paylaşılır. Yeni öneriler, projeler tartışılır, üyelerin derneklerine sahip çıkma duygusu, yönetime ortak ederek sağlanır. Kongre derneğin itici motoru, dinamizmi ve yeni projelerin tasarlandığı ortamlara dönüşmesi gerekir.
Yapılan kongre bu iklimden uzak, yaklaşık 20 kişinin oy kullandığı bir komediye dönüştü ve yeni yönetim belirlendi. Kongrenin divan kurulunu kim oluşturdu, hangi üyeler divan başkanı ve üyelerini seçti, oda belli değil. Muhtemelen dernekler masasına kağıt üzerinde bir divan kurulu sunulmuştur. Ancak, gerçekte böyle bir heyetin olmadığını herkes biliyor. 1.000 üyeli bir derneğin genel kurulu, 20 kişilik bir üye katılımı ile yapılıyorsa, orada normal gitmeyen şeyler olduğu kesin. Yaklaşık 20 kişinin seçtiği yöneticiler gönül rahatlığı ile “biz üyelerin iradesini temsil ediyoruz” diyebiliyorlar mı? Yasal zorunluluk bir yana, (bu zorunluluğu da yerine getirip getirmedikleri tartışılır) vicdanları rahat mı?
Her şeye rağmen yeni yönetimin üretken ve verimli olmasını çok isteriz. Ancak, iyi bir başlangıç olmadığı ortada.
Bütün bunlar bir yana, yeni yönetimi bekleyen onlarca sorun var.
Bunlardan bir kaçını sıralayalım ve soralım:
Ak Parti Genel Sekreteri ve milletvekili sayın İdris Naim Şahin’nin derneğe bağışladığı minübüs nerede?
Dernek adına bazı işletmelere yerleştirilen ve kaynağının engelliler yararına kullanılması gereken kantarlardan elde edilen gelirler kimlere gidiyor? Dernek bu kaynakları nerelere kullanıyor?
Ordu üniversitesi ve Avrupa işbirliği ile geliştirilen “örtü altı domates yetiştiriciliği” projesinin engellilere katkısı nedir? Yaklaşık 100 bin liraya gerçekleşmiş projeden kimler, nasıl yaralanıyor?
Geçtiğimiz aylarda çeşitli kurum ve kişilerce yapılan tekerlekli sandalye bağışlarının akıbeti ne oldu? Bu bağışlar kimlere verildi?
Derneğin son 6 ayda (daha geriyede götürebiliriz) engelliler yararına hangi çalışmayı yaptı?
Ve son olarak, yeni yönetim hangi projeleri hayata geçirmek için çalışmalar yürütecek?
Ad Soyad: ŞEREF ÖZKAN
Tel: 0535 663 72 94
E-Posta: [email protected]
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.