18 Mart Şehitler Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 97. Yıldönümü, düzenlenen törenlerle anıldı.

Çanakkale Ve Şehitler Anıldı

Anma törenlerinin ilki, Eskipazar mevkiinde bulunan Garnizon Şehitliği’nde yapıldı. Burada yapılan törende, Garnizon Şehitliği’ndeki Anıta, Vali Orhan DÜZGÜN, Garnizon Komutanı Albay İsmail GÜZEY, Belediye Başkanı Seyit TORUN, Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Hasan KAPLAN, Türkiye Muharip Gaziler Derneği Ordu Şube Başkanı Abdullah ERASLAN, Polis Şehit Aileleri ve Gazileri Derneği Başkanı Şenel ŞAHİN tarafından çelenk sunuldu. Garnizon Şehitliği’ndeki tören, Saygı Duruşu, İstiklal Marşı’nın okunması ve saygı atışı ile devam etti.

Garnizon Şehitliği’nde düzenlenen törende, günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Jandarma Yarbay Hacı SARIIŞIK yaptı. Yarbay SARIIŞIK konuşmasında şunları kaydetti: “Bugün, ülkemizin bekası için seve seve canlarını feda eden, ulusumuzun tarihin her sayfasında onurla yer almasını sağlayan, kanlarıyla üzerinde yaşadığımız toprakları vatan yapan, bağımsızlığımızın timsali bayrağımızı bizlere armağan eden, Türkiye cumhuriyetinin sonsuza kadar sürecek varlığının manevi simgesi aziz şehitlerimizi minnet ve şükranla andığımız bir gündür. Ulusumuzun tarihi, her sayfası altın harflerle yazılmış destanlarla doludur. Bu destanların yazarı, Niğbolu'da, Varna'da, Kosova'da, Çaldıran'da, Mohaç'ta, Çanakkale'de, Gaziantep'e, Kahramanmaraş'ta, Şanlıurfa'da, İnönü'de, Sakarya'da, Afyon'da, "bir gül bahçesine girercesine kara toprağa girmiş" kahraman şehitlerimiz ile gazilerimizdir. Tarihimizin şeref sayfalarından biri de bundan 97 yıl önce 18 Martta Çanakkale'de yazılmıştır. Çanakkale'de; teknik üstünlük yurt ve ulus sevdası karşısında bütün anlamını yitirmiş, zafer mertlikle kucaklaşmış, ölüm şehit olmakla yüceltilmiştir. Türk ulusunun Atatürk'e kavuştuğu muhteşem bir zaferin adı olan Çanakkale, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nin "Ön Sözü"dür. Çanakkale, düşmanın zannettiği gibi öylesine bir savaş ve sıradan bir ölüm yeri değildir. Çanakkale, Türk'ün bitti sanılan askerî gücünün tükenmediğini, koşullar ne kadar ağır olursa olsun, iyi yönetildiği takdirde, tüm zorlukların üstesinden gelebilecek güç ve inanca sahip bulunduğunu dünyaya kanıtlamıştır. Çanakkale zaferi; dünya tarihinde bir dönüm noktasının yaşandığı, güç dengelerinin değiştiği, olayların akışı üzerinde Türk ulusunun belirleyici bir rol oynadığı, kurtuluş savaşımızın ilk meşalesinin tutuşturulduğu, yüce Türk ulusunun kahramanlık ve fedakârlığının doruk noktasına ulaştığı bir prestij ve azmin mücadelesi olmuştur. Türk Ordusu'nun Çanakkale'de vermiş olduğu bu büyük mücadele; sadece dünya tarihi üzerinde yarattığı büyük etkiyle değil, Türk harp sanatının uygulanış tarzı, başta büyük önder Atatürk olmak üzere, kanlı mücadelede ön plana çıkan kahramanlar ve askeri dehalar, Türk askerinin doğasında bulunan insani değerlerin muharebe sahasında tezahürü bakımlarından da dünya harp tarihinde örneği olmayan bir olaydır.”

Jandarma Yarbay Hacı SARIIŞIK’ın konuşmanın ardından Şehitlik Özel Defteri’ne günle ilgili duygu ve düşüncelerini yazan Vali Orhan DÜZGÜN, şunları kaydetti: “Üzerinde huzur ve güven içerisinde yaşadığımız, bu cennet vatanımızı bizlere emanet ederken canlarınızı ve kanlarınızı feda ettiniz. Bizlerde emanetinize sahip çıkacak. Onu daha ileriye taşımak için hepimiz azim ettik. Biliniz ki emanetiniz emin ellerdedir. Ruhunuz şad olsun.”

Daha sonra Vali Orhan DÜZGÜN ve protokol mensupları, 8 Ağustos 2010 tarihinde şehit düşen ve Garnizon Şehitliği’ne ilk defnedilen şehit olan Uzman Çavuş Zeki İnan’ın kabrini ziyaret ederek güller bıraktılar. Vali DÜZGÜN ve protokol mensupları, Şehit Uzman Çavuş Zeki İnan’ın ailesi ile birlikte şehit için dua etti.

18 Mart Şehitler Günü ve Çanakkale Zaferinin 97. Yıldönümü Anma Törenlerine, Atatürk Kültür Merkezi(AKM)’nde düzenlenen programla devam edildi. Atatürk Kültür Merkezi’nde, İlimizdeki 4 şehit ailesine ve 3 gaziye Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah GÜL tarafından verilen Devlet Övünç Madalyası Tevcih Töreni ve Çanakkale Zaferini Anma programı gerçekleştirildi.

Devlet Övünç Madalyası Tevcih Töreninde bir konuşma yapan Vali Orhan DÜZGÜN, Afganistan’da meydana gelen helikopter kazasında şehit olan askerlere Allah’tan rahmet ve ailelerine başsağlığı dileğinde bulundu. Vali DÜZGÜN konuşmasında şunları kaydetti; “Bugün Silahlı Kuvvetlerimizden şehitlik ve malullük mertebesine erişmiş kardeşlerimize ve yakınlarına 'Madalya ve Nişanlar Kanunu'nun gereği ve Bakanlar Kurulu kararıyla Cumhurbaşkanımız Sayın Abdullah GÜL adına vereceğimiz Devlet Övünç Madalyası Tevcih Töreni için sizlerle birlikteyiz. Geçtiğimiz yıllarda şehit olan 4 evladımız ve 3 malul gazimiz için düzenlemiş olduğumuz bu anlamlı törene katılımlarınızdan dolayı öncelikle hepinize teşekkür ediyor ve hoş geldiniz diyorum. Çanakkale Deniz Zaferi'ni kutladığımız ve kahraman şehitlerimizi minnetle andığımız bugünlerde ilimizden iki şehit daha vermenin acısını hep birlikte yaşıyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Yurtta Barış, Dünyada Barış' ilkesini şiar edinen milletimiz ve TSK'nin kahraman askerleri, Kurtuluş Savaşımız sırasında bize büyük destek olan ve Anadolu Hükümetini ilk tanıyan Afganistan'da barışa katkı sağlamak ve dost Afgan halkının zor günlerinde yanlarında olmak amacıyla Afganistan'da bulundukları sırada, hepinizin duyduğu gibi meydana gelen helikopter kazasında şehit olmuşlardır. Bu elim kazada şehit olan bütün askerlerimizle beraber ilimizden sonsuzluğa ve milletimizin kalbine uğurladığımız Hava Binbaşı Şükür BAĞDATLI ve Jandarma Üsteğmen Okan MELİKOGLU'na Allah'dan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı diliyorum.”

Şehitlerin gönüllerde ölümsüzleşen cesaret, fedakârlık ve feragat timsali kişiler olduğunu belirten Vali DÜZGÜN, “Gösterdiği üstün sorumluluk ve görev anlayışı içerisinde fedakarlık, başarılı ve yararlı çalışmalarıyla, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Milleti adına haklı bir gurur kaynağı teşkil ederek şehit olan Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının varislerine ve gazilerimize Devlet Övünç Madalyası vermek için hepimiz burada bulunmanın gururunu yaşarken, sizlere karşı bu şerefli görevi yerine getirmenin onurunu yaşıyorum. Şehitlerimiz gönüllerde ölümsüzleşen cesaret, fedakârlık ve feragat timsali kişilerdir. Onlar fedakarlıklarıyla hepimize örnek olmuşlardır. Gururumuz ve kıvanç kaynağımız olan şehitlerimiz birlik ve bütünlüğümüzün, yurt sevgimizin, özgürlük ve bağımsızlığımızın simgeleridir. Yurdumuz için şehit ve gazi olan evlatlarımız, kardeşlerimiz, atalarımız devletimizin varlığının güvencesi olarak sonsuza kadar gönlümüzde yaşayacaktır.” dedi.

Konuşmasında şehitlerin yakınlarına ve gazilere de seslenen Vali DÜZGÜN, “Sizler bugün hüznü ve gururu bir arada yaşıyorsunuz. En acı günlerinizde Vatan sağ olsun' diyerek gözyaşlarınızı içinize akıttınız. Sabır ve metanetinizle bütün vatandaşlarımıza örnek oldunuz. Bu asil davranışlarınızla milletimizin büyüklüğünü, manevî değerlerimizin kaybolmadan dimdik ayakta olduğunu içerideki ve dışarıdakilere bir kez daha gösterdiniz. Sizinle beraber olmak, sizlerle ilgilenmek, sizlerle övünmek hepimiz için büyük bir onur ve şereftir. Bugün vereceğimiz bu madalyalar aslında sadece bir semboldür. Lütfen bunları kabul ederken bu madalyaları devletimizin ve milletimizin sizi sahiplendiğinin bir işareti olarak kabul ediniz. Yoksa Büyük Şair Mehmet Akif'in dediği gibi 'gökkubeyi de indirip mezarınıza örtü olarak çeksek, Kabe'yi de getirip mezar taşı olarak diksek, gökteki yıldızları da indirip mezarın avize olarak taksak, acılarınızı hafifletmek için okyanusun köpüklerini de yaralarınıza sarsak' yine bir şey yapabildik diyemeyiz.’ ” diye konuştu.

Türk Milletinin ve Devletinin büyüyerek güçlenmesinin ve geçmişte olduğu gibi dünyada söz sahibi olmasının engellenmeye çalışıldığını söyleyen Vali DÜZGÜN, konuşmasını şöyle sürdürdü; “Birlik ve bütünlüğümüzün, yurt sevgimizin, özgürlüğümüzün ölümsüz simgeleri olan şehitlerimiz her zaman gönlümüzde yaşayacak ve Milletimiz, şehitlerini hiçbir zaman unutmayacaktır. Türkiye Cumhuriyeti, içinde bulunduğu coğrafi ve stratejik özelliği dolayısıyla tarihte zaman zaman sıkıntılı dönemler yaşamış; barış ve kardeşliğin, birlik ve beraberliğin bozulması yönünde tehditlere maruz kalmıştır. İçine fitne fesat sokularak, günümüzde olduğu gibi PKK ve KCK gibi birtakım terör örgütleri ile iş birliği yapılarak, milletimiz ve devletimizin büyüyerek güçlenmesi, geçmişte olduğu gibi dünyada yeniden söz sahibi olması engellenmeye çalışılmaktadır. Ancak dün Çanakkale Savaşlarında bayrağını düşürmemek için Türk'ü Kürd'ü, Çerkez'i, Laz'ı, Arnavut'u, Arap'ı, Boşnak'ı, Gürcü'sü ile yan yana şehit düşen ve halen Çanakkale'de yan yana yatan Kahraman Milletimiz, devletimizin bütünlüğünden, al bayrağının yüceliğinden hiç bir zaman taviz vermeyecektir. Yüce Türk milleti tek devlet, tek millet, tek vatan ve tek bayrak ilkesini, bekasının esası olarak kabul etmektir. Bunu muhafaza etmek için bedeli ne olursa olsun; ödemeye her zaman hazırdır. Bugün bu salonda Devlet Övünç Madalyası tevcih edeceğimiz şehit yakınları ve gazilerimize bir kez daha şükranlarımı sunuyor, Bu vesileyle başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere ülkemizin bağımsızlığı, bölünmez bütünlüğü ve Cumhuriyetimizin korunması ve yaşatılması için canlarını veren aziz şehitlerimizi minnetle, şükranla anıyor, aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Bu uğurda gazi olan büyüklerimizi ve evlatlarımızı da saygıyla selamlıyorum.”

Vali Orhan DÜZGÜN, konuşmasının ardından Hatay İl Jandarma komutanlığı emrinde görevli iken 07 Ağustos 2009 tarihinde Hatay-Merkez-Domuztaşı tepesi bölgesinde icra edilen operasyonda bölücü terör örgütü mensupları ile çıkan silahlı çatışma sonucu şehit olan Jandarma Komando Er Yusuf TİRYAKİOĞLU, Hakkari Dağ ve Komando Tugay Komutanlığı l. Dağ ve Komando Tabur Komutanlığı emrinde görevli iken 14 Eylül 2009 tarihinde Hakkari Merkez Yeşiltaş mevkii suartepe bölgesinde ateşli silah yaralaması sonucu şehit olan Piyade Uzman Onbaşı Mustafa GÜLER, Tokat-Reşadiye İlçe Jandarma Komutanlığı emrinde görevli iken 07 Aralık 2009 tarihinde Tokat ili Reşadiye ilçesi Sazak köyü Kuruçeşme mevkiinde Sazak Jandarma Karakol Komutanlığınca çıkarılan yol emniyet ve kontrol devriyesine bölücü terör örgütleri mensuplarınca düzenlenen silahlı saldırı sonucu şehit olan Jandarma Er Kemal BİDE, Mardin Jandarma Özel Harekât Tabur Komutanlığında tim personeli olarak göreve yapmakta iken 8 Ağustos 2010 tarihinde Mardin ili Ömerli ilçesi Kovanlı köyünde bölücü terör örgütü mensuplarınca döşenen uzaktan kumandalı EYP’nin patlatılması sonucu şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Zeki İNAN'ın aileleri ile Kars-Kağızman İlçe Jandarma Komutanlığında görevli iken 21 Mart 1997 tarihinde Kağızman ilçesi Akçay köyü Bulanık mezrasında yapılan operasyonda bölücü terör örgütü mensupları ile çıkan silahlı çatışma sonucu yaralanan malul gazi Jandarma Komando Er Savaş AKKOZ, Tunceli İl Jandarma Komutanlığı emrinde görevli iken 07 Aralık 2008 tarihinde Tunceli ili Altınyüzük köyünde bölücü terör örgütü mensuplarınca döşenen mayın patlaması sonucu sağ ayağından ve sol gözünden yaralanan malûl gazi Jandarma Komando Er Mücahit ÇAKIR, Elazığ Jandarma Komando Tabur Komutanlığı emrinde görevli iken 21 Temmuz 2008 tarihinde Elazığ ili Karakoçan ilçesi Kavalcık Jandarma Karakol Komutanlığına bölücü terör örgütü mensuplarınca yapılan saldırı esnasında sağ ayak bileğinden yaralanan malûl gazi Jandarma Üstçavuş Ali AKSU’ya madalya ve beratlarını tevcih etti.

Devlet Övünç Madalyası Tevcih Törenin ardından Fatih Anadolu Fatih Lisesi tarafından hazırlanan ve ‘Ebedileşen Zafer; Çanakkale’ adlı program sunuldu. AKM’yi dolduranlar tarafından ayakta alkışlanan programda, izleyiciler zaman zaman göz yaşları tutulamadı. Vali DÜZGÜN, programın sonunda sahneye çıkarak gösteriyi hazırlayan ve sunan Fatih Lisesi öğretmen ve öğrencilerini kutladı.