DURMAK YOK HİZMETE DEVAM….

Bu siyaseti mesken tutmuş  insanların  içlerindeki   yalancı üflemelerin hipnozu ile saatlerce meydanlarda boş olduğunu bildikleri halde,  Meclisin “bedava, rahat, sonsuz mutluluk dolu yuvasına” yollayacağı insanlara kendilerine hayrı olmayacak mukaddes oylarını nasıl vereceklerinin yarışında olmalarındaki kötü, çirkin meydan görüntülerine bir anlam veremiyorum.

Çünkü o meydan da olmayan, asıl işi kapan, zenginliklerine zenginlikler ekleyecek olan insanların, sımsıcak bürolarından ve televizyonlarda, geleceklerinin yol haritasını çizme adına , onlarında destek ve istekleri ile seçileceklerin konuşmalarını ve yalan beyanlarını izlerken, aldıkları hazzı, inanıyorum ki soğukta titreyerek birileri istedi diye meydanlara gelen onbinlerce varlığın aldığını sanmıyorum.

Meydanlarda onlara;” ne aş ne iş nede onların huzurla yaşayacağı maaş” vaatleri var. Bir ton yalan bin ton kendi çıkarları adına yapılmış plan program var..Hayatlarında  Ankara da bürokrat olmuş, bir koltukta 30 yıl oturmuş, Ordu insanına Allah var bir kuruşluk faydası olmamış isimleri, İdris Naim, Yener Yıldırım, Hamaratı tenzih ederim, şimdi meydanlarda Ordu ya yapmayacakları kadar hizmet sözü verenlere  şaşmıyorum..

Siyasetin çirkin yüzü bu.

Fakat ben halkın yangında dahi ille de bu diye elini yine ateşe atmalarına yeni ihalecilerle zenginler yaratacak bir oy verim işlemlerine şaşıyorum. Yine bineyim sırtına sen  götür beni harman yerine misali..

Allah’ım,  bunu yazarken tanıdığımız insanların kaç küle yükü kaldıracağını bilerek yazıyorum. Beni seçin diye kapısına gittikleri insanlara bakıyorum, o insanların akıl yollarına,  birde beni meclise yolla diyenlere, bunlar mı Ordu yu temsil edecek diye de kalemimi kırıyorum, sayın eski vekiller darılmasın, gücenmesin saygım var.

Şimdi altın Ordu, büyük Ordu sloganları ile yürüyen vekil adaylarına bakıyorum daha düne kadar Ünye ile Fatsa, Fatsa-Ordu ile Ünye arasındaki sınır kavgasına şimdide bu sınırı aşıp ta Ordu ilini bir cennet yapma sözü verenlere..

Heyt  be!

Ordu için bir çok  battal Gazi gelmişte biz yıllarca seçtiğimiz deli  dumrul larla niye uğraşmışız o zaman? Hepside daha akıllı, daha bilen daha iş yapan iken.