FINDIKTA YİNE HÜSRAN !
Tüccara verilen fındığın hesabında üreticiye kesilen müstahsil makbuzu üzerinden kesilen verginin belirli bir yüzdesi kilo başı fındık fiyatına yansıtılmış olduğunda üretici en azından masrafını çıkarabilecek ve geçimini temin edebilecek fiyatla fındığını
FINDIKTA YİNE HÜSRAN !
Geçmişe baktığımızda fındık fiyatları bugünle kıyas kabul edilemeyecek derecede farklılık göstermiştir. Bir taraftan arazi bölünmeleri, diğer taraftan tutarlı fındık politikalarının olmaması, fındık ürününü ve üreticiyi bugünkü çaresiz konuma getirmiştir.
Yıllar yılı denenen metotlar netice vermemiştir. Bugün doğrudan gelir desteği adı altında dönüm başı verilen 150.00 TL. ile fındık üreticisine katkı sağlamaya çalışılsa da, yine bu durumdan arazi sahipleri istifade etmektedir. Fındıkla ilgisi olmasa da elinde tapulu arazisi olanlar karı yapıyor.
Arazisi olmayan veya müstakil tapusu bulunmayan ise neyin desteğini alacaktır ? beyan usulü ile verilse bile nesiller çoğaldıkça arazi bölünmeleri de hesaba katıldığında fert başına düşen gelir devede kulak kalacaktır. Bence fındıkta eskiye dönülse daha avantajlı olunacaktır. Çünkü Fiskobirlik kurumunun aldığı fındık fiyatları devletten almış olduğu destekle birlikte reel olarak gerçeği yansıtmasa da nispeten bugünden daha iyi olacaktır.
Karakteristik özellikleri itibariyle Karadeniz insanının içinde bulunduğu mahkemelik durumlar, elindeki arazisinin hep kargaşa içerisinde olunması, bu insanları verilen destekten de yoksun kılmaktadır. O halde ne yapılmalıdır ? Şüphesiz arazi sahiplerini üretici diye ödüllendirmek yerine fiskobirlik kurumuna veya tüccara verilen fındık fiyatlarına kilo başı destek verilmiş olsa daha faydalı olacaktır. Çünkü üretici tanımlamasında kavram kargaşası yaşanması kimin üretici, kimin satıcı olduğu hususunda tereddütlere mahal vermektedir.
Şayet üretici tüccara da fındık satmış olsa kilo başı verilen destek rakamı, sattığı fındığın fiyatına yansıtılmak suretiyle daha yüksek fiyattan emeğinin karşılığını almasına neden olacaktır.
Tüccara verilen fındığın hesabında üreticiye kesilen müstahsil makbuzu üzerinden kesilen verginin belirli bir yüzdesi kilo başı fındık fiyatına yansıtılmış olduğunda üretici en azından masrafını çıkarabilecek ve geçimini temin edebilecek fiyatla fındığını değerlendirmiş olacaktır.
Aksi halde doğrudan gelir desteği adı altında yapılan yardımın bugünkü hali ile müstakil tapusu bulunan ve elinde yüksek arazisi bulunanlara menfaat temin etmekten öte gidemeyeceği aşikardır.
Bugünkü fiyatlarla üretici tüccarın, ithalatçının ve alivrecilerin elinde oyuncak olmaya devam edecektir. Fındık borsası denen teşkilatların da başında bulunanların nasıl değerlendirme yaptıkları meçhuldür. Çünkü bugünkü fiyatlarla fındığın ton başı maliyeti 2.600.00 TL."dir. buna yıllık bahçe altı temizleme, ilaçlama, gübreleme, bahçeleme, dal kesme ve sair giderler eklendiğinde bugünkü piyasa şartlarında elde edilen ortalama Ton başı 3.300.00 TL."lik fındık parası ise giderleri karşılamaktan uzaktır. Geçimi sadece fındığa dayalı olan aileler çaresizdir.
Bugünkü koşullarda doğrudan gelir desteği dahi alsanız, zaten fazla arazisi olmayana önemli bir katkısı olmayacaktır. Ancak arazi sahipleri bu işte karlıdır.
Doğrudan gelir desteğinin araziye göre verilmesi yerine, her fındık satan üreticinin satmış olduğu fındık fiyatına eklenmesi suretiyle fındığın daha yüksek fiyatla alınması sağlanmalıdır.
Kendimin de fındıkçı olmam ve bu yıl 1.5 2.0 aydır uğraş vermeme karşın aldığım veriler bunlardan ibarettir. İnsanların fındıktan gelir yerine en büyük karı spor yapmış olmalarıdır.
Fındık ürününün geleceğinin umut dolu olması dileğiyle en derin saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
ORDEF Genel Başkanı Salih Ziya CÖRÜT
Geçmişe baktığımızda fındık fiyatları bugünle kıyas kabul edilemeyecek derecede farklılık göstermiştir. Bir taraftan arazi bölünmeleri, diğer taraftan tutarlı fındık politikalarının olmaması, fındık ürününü ve üreticiyi bugünkü çaresiz konuma getirmiştir.
Yıllar yılı denenen metotlar netice vermemiştir. Bugün doğrudan gelir desteği adı altında dönüm başı verilen 150.00 TL. ile fındık üreticisine katkı sağlamaya çalışılsa da, yine bu durumdan arazi sahipleri istifade etmektedir. Fındıkla ilgisi olmasa da elinde tapulu arazisi olanlar karı yapıyor.
Arazisi olmayan veya müstakil tapusu bulunmayan ise neyin desteğini alacaktır ? beyan usulü ile verilse bile nesiller çoğaldıkça arazi bölünmeleri de hesaba katıldığında fert başına düşen gelir devede kulak kalacaktır. Bence fındıkta eskiye dönülse daha avantajlı olunacaktır. Çünkü Fiskobirlik kurumunun aldığı fındık fiyatları devletten almış olduğu destekle birlikte reel olarak gerçeği yansıtmasa da nispeten bugünden daha iyi olacaktır.
Karakteristik özellikleri itibariyle Karadeniz insanının içinde bulunduğu mahkemelik durumlar, elindeki arazisinin hep kargaşa içerisinde olunması, bu insanları verilen destekten de yoksun kılmaktadır. O halde ne yapılmalıdır ? Şüphesiz arazi sahiplerini üretici diye ödüllendirmek yerine fiskobirlik kurumuna veya tüccara verilen fındık fiyatlarına kilo başı destek verilmiş olsa daha faydalı olacaktır. Çünkü üretici tanımlamasında kavram kargaşası yaşanması kimin üretici, kimin satıcı olduğu hususunda tereddütlere mahal vermektedir.
Şayet üretici tüccara da fındık satmış olsa kilo başı verilen destek rakamı, sattığı fındığın fiyatına yansıtılmak suretiyle daha yüksek fiyattan emeğinin karşılığını almasına neden olacaktır.
Tüccara verilen fındığın hesabında üreticiye kesilen müstahsil makbuzu üzerinden kesilen verginin belirli bir yüzdesi kilo başı fındık fiyatına yansıtılmış olduğunda üretici en azından masrafını çıkarabilecek ve geçimini temin edebilecek fiyatla fındığını değerlendirmiş olacaktır.
Aksi halde doğrudan gelir desteği adı altında yapılan yardımın bugünkü hali ile müstakil tapusu bulunan ve elinde yüksek arazisi bulunanlara menfaat temin etmekten öte gidemeyeceği aşikardır.
Bugünkü fiyatlarla üretici tüccarın, ithalatçının ve alivrecilerin elinde oyuncak olmaya devam edecektir. Fındık borsası denen teşkilatların da başında bulunanların nasıl değerlendirme yaptıkları meçhuldür. Çünkü bugünkü fiyatlarla fındığın ton başı maliyeti 2.600.00 TL."dir. buna yıllık bahçe altı temizleme, ilaçlama, gübreleme, bahçeleme, dal kesme ve sair giderler eklendiğinde bugünkü piyasa şartlarında elde edilen ortalama Ton başı 3.300.00 TL."lik fındık parası ise giderleri karşılamaktan uzaktır. Geçimi sadece fındığa dayalı olan aileler çaresizdir.
Bugünkü koşullarda doğrudan gelir desteği dahi alsanız, zaten fazla arazisi olmayana önemli bir katkısı olmayacaktır. Ancak arazi sahipleri bu işte karlıdır.
Doğrudan gelir desteğinin araziye göre verilmesi yerine, her fındık satan üreticinin satmış olduğu fındık fiyatına eklenmesi suretiyle fındığın daha yüksek fiyatla alınması sağlanmalıdır.
Kendimin de fındıkçı olmam ve bu yıl 1.5 2.0 aydır uğraş vermeme karşın aldığım veriler bunlardan ibarettir. İnsanların fındıktan gelir yerine en büyük karı spor yapmış olmalarıdır.
Fındık ürününün geleceğinin umut dolu olması dileğiyle en derin saygı ve sevgilerimi sunuyorum.
ORDEF Genel Başkanı Salih Ziya CÖRÜT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.