GÖKÖMER KÖYÜ HALKI DA HES İSTEMİYOROrdu Doğa ve Yaşam Alanlarını Koruma Platformu üyeleri geçtiğimiz cuma günü Gökömer köyü halkına, Turnasuyu üzerinde yapılacak olan HES’ler konusunda  bilgi verdi. 

Daha sonra kendilerine yöneltilen soruları yanıtlayan platform üyeleri, arazi sahipleri topraklarını satmadıkça veya kullanma izni vermedikçe projelerin gerçekleşemeyeceğini, hiç kimsenin sahibinden izin almadan arazi üzerinde çalışmalar yapamayacağını anlattılar.Gökömerliler, bölgelerinde HES istemediklerini, arazilerini santral için satmayacaklarını, bu konuda kararlı olduklarını ifade ettiler. Köylerinden geçen derenin yaşamları için çok değerli olduğunu, havza üzerinde yapılacak çalışmaların buradaki bitki örtüsüne ve yaban hayatına büyük zararlar vereceğini, sonunda buralardan göç etmek zorunda kalacaklarını söylediler. Rize’de yapılan HES çalışmalarının doğaya verdikleri zararları basından izlediklerini, Melet Irmağı’ndaki kuruyan bölümün fotoğraflarını ve filmini gördüklerini söyleyerek “bütün bunlar üretilecek enerji için değer mi?” diye sordular. Ayrıca, şirketlerin suyu enerji üretmek için değil şişeleyip satmak için istediklerini iddia ettiler.

 

Platform üyeleri, elektrikteki kayıp ve kaçakların önlenmesinin enerji sorununun büyük bir bölümünü çözeceğini; kâr amacı gütmeden, doğaya ve insanlara zarar vermeden güneş ve rüzgâr enerjisinden yararlanmak için çalışmaların hızlandırılması gerektiğini savundular.Platform üyelerinden Ertuğrul Gönül, “Toplantıya gelirken sevindirici bir haber aldık. Gölköy’de Aydoğan Deresi üzerinde yapılması planlanan Uğurlu HES’e karşı daha önce dava açılmıştı, dilekçeyi inceleyen Ordu İdare Mahkemesi, dava sonuçlanıncaya kadar Yürütmeyi Durdurma kararı vermiş. Yaşam alanlarımızı savunmak en doğal hakkımız, birlikte başaracağız.” dedi.