HAS Ankarada Toplandı

Has Parti Genişletilmiş il başkanları toplantısı Ankara'da gerçekleştirildi.

     Türkiye genelinde bütün illerin tamamının katılımının görüldüğü  toplantı, illerin yönetim birimlerinin de katılım çoğunluğu dikkat çekti.

     Ordu il yönetiminin de tamamının katıldığı toplantı Ordu il yönetimi içinde bir motivasyon niteliği oluşturdu.

     Toplantı  da Türkiye meselelerini ve çözüm yollarını değerlendiren Genel başkan Numan Kurtulmuş un konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle

     Bir süredir TBMM Genel Kurulu'nda görüşülmekte olan bütçenin yeterince tartışılmadığını söyleyen Kurtulmuş, "Bütçede kaynakların önemli bir kısmı sayıları 500 bini geçmeyen rantiye kesmine aktarılıyor."

     "Türkiye'nin resmi dili Türçedir. Türkçe dışında başka bir resmi dilin kullanılması Türkiye'nin menfaatine uygun değildir, doğru değildir."

     "Resmi dil Türkçe olmak şartıyla bu topraklardaki her yurttaşın kendi ana dilini, etnik kültürünü öğrenmesi, bunları öğrenmek için her türlü imkana sahip olması, ana dilin konuşulması önündeki tüm engellerin kaldırılmasından yanayız. Bu çerçevede eğitim dili Türkçe olmak şartıyla, Kürtçe ve diğer dillerin seçmeli ders olarak okutulması, hatta sadece ders olarak değil, kültürlerin ve folklorik birikimlerin seçmeli ders olarak okutulmasının hiçbir mahsur teşkil etmediği kanaatindeyiz."

     Akaryakıt zammı ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, "Akaryakıt zammı ile ilgili gelişme kelimenin tam anlamıyla milletle dalga geçmektir." dedi.

      
Konuşmasında Mavi Marmara'nın İstanbul'a geleceğini de hatırlatan Kurtulmuş, şöyle devam etti: "Kırmızı çizgilerimiz diye ısrarla söylenen üç tane husus vardı. Birincisi Türkiye'den özür dilenecek, ikincisi tazminat ödenecek, üçüncüsü Gazze ambargosu kaldırılacak. Geldiğimiz noktada aradan aylar geçmiş olmasına rağmen, İsrail her fırsatta özür dilemeyeceğini söylüyor. Türkiye İsrail ile ilişkilerinde hiç Mavi Marmara'dan bu yana Gazze'nin ambargosunun kaldırılması laflarını duyuyor musunuz?" 
 
Kurtulmuş, tazminat meselesinin ise uluslar arası hukukun labirentlerine terk edildiğini söyledi.

     Değerli kardeşlerim, bir başka önemli husus da ademi merkeziyetçiliktir ya da yerel yönetimlerin yetkilendirilmesidir. Bu salonda bulunanlar aşağı yukarı 1985'lerden beri bunu tartışıyoruz. Türkiye'de hep söylediğimiz, her il kendisini ciddi bir şekilde yönetecek kararları alsın, kendi kararlarının alınması için Ankara'yı zorlamasın ya da Ankara'da bürokratik işlemler birikmesin. Bu sadece etnik meselenin çözülmesi için önemli bir mesele değil, Türkiye'nin kamu reformları için de zorunlu bir adımdır. Türkiye daha önce çıkartılan ve veto edilen Yerel Yönetimler Yasasını bugünün şartlarına göre her ile kendi kararlarını almak konusunda ciddi bir şekilde kararlarını uygulama imkanı veren bir yerel yönetimler yasası çıkarmalı, bu yerel yönetimlerin ille ilgili yatırım kararları, diğer kararlar konusunda aldığı kararların kontrol edilebilmesi, denetlenebilmesi için de bir yerel yönetimler bakanlığı mutlaka kurulmalıdır.  Bu ademi merkeziyetçilik ve kültürel zenginlik alanındaki atılması gereken adımlar atılmadığı takdirde, buradan siyasi tartışmalar çoğaltılacak, özellikle seçime az bir süre kala bazı çevrelerin kimlik siyaseti üzerinden oy devşirme meselesine, heveslerine kapılması Türkiye'yi derin tartışmaların içerisine atacaktır. Bunu önlemenin yolu korkmadan, çekinmeden Türkiye'nin meseleleriyle yüzleşmek ve buna çözüm bulacak adımları cesaretle atmaktan geçiyor. Ne yazık ki iktidar ve muhalefet partileri hem bu kararlılığa sahip değildir, hem bu cesarete sahip değildir, hem de bu meseleyi ne yazık ki bir siyasi istismar aracı olarak görmektedir. İşte onun için Halkın Sesi Partisine ihtiyaç var. Bu memlekette herkesin özgür ve eşit bireyler olduğu, herkesin kendi kültürünü ve dilini rahat bir şekilde kullandığı, ne asimilasyonun, ne bölünmenin konuşulmadığı, düşünülmediği, özgür insanların ülkesi Türkiye'yi kurmak, esenlik yurdu Türkiye'yi kurmak Halkın Sesi Partisinin en önemli görevidir. 

     Genel merkez birim başkanlarının sunumları ile ve özel birim toplantılarıyla  basın toplantısı geç vakitlerde sona ermiştir.