Hüsnü Yücel;Güvercinleride vurdular

Hüsnü Yücel;Güvercinleride vurdular

Özgür özgür uçarlarken Ne de güzeldirler Beyaz kırçı duman rengi Ne de güzel süzülürler Bulutlarla gökyüzünde Ne de güzel yarışırlar Ah o namert avcılar varya Güvercinleri de vurdular.

Hüsnü Yücel

GÜVERCİNLERİ DE VURDULAR 

                                                        hüsnü yücel
[email protected]
|

Özgür özgür uçarlarken
Ne de güzeldirler
Beyaz kırçı duman rengi
Ne de güzel süzülürler
Bulutlarla gökyüzünde
Ne de güzel yarışırlar
Ah o namert avcılar varya
Güvercinleri de vurdular.

Yıllar önce Sefer Koçak ile beraber Plastik Sanayi fuarına katılmak üzere Milano'ya gitmişdik.Türkiye genelinde bir organizasyon olduğu için seyahate
Almanya'nın Münih ve Fransa'nın Nice şehri de ilave edilmişdi.Yurt dışı seyahatlerinin en zor kısmı yemeklere adapte olamamakdır.
Nice Fransa'nın sahili ile en güzel bir kenti ve yabancıların fazla yaşamadığı bir kent. Yabancıların fazla olmadığı kentlerde Türk mutfağı bulmak da zor. Şehirde kendimize göre bir Restaurant ararken
bir Ermeni Restaurantı gördük. Ben Ermeninler ile Türklerin yemek zevklerinin aynı olduğunu Almanya'dan biliyorum. Almanya'ya öğrenci olarak ilk gittiğim
yıllarda Hannover kentinde hep yemek yediğim bir Ermeni Restaurantı vardı.
Tamamen Türk yemekleri yapılırdı. Tas kebap, Yeşil fasulye , döner ve hele hele turşumuz hep aynı idi. Çokda sevimli bir karı koca işletirdi Restaurantı.
Biz Restauranta girerek sadece yemeklere bakmak istedik.Bizim Türk olduğumuzu anlayan Restaurant sahibi bizi Türkçe karşıladı.
Biz de Türkieye'den geldiğimizi ve Türk yemekleri aradığımızı söyledik.
İşte yıllar sonra da hiç unutamadığım olayın devamı.Sadece bizim için Tas kebabı yapacaklarını söylediler. Karı -Koca ve bir de kızları
bizim için tas kebabı yaptılar. Yemek işin sebebi oldu tabi. Biz o gece onlarla saatlerce sohbet ettik.Biz on kişi falan vardık. Hele hele İstanbul'u konuşurken gözleri yaşarıyordu.Öyle candan ve içten konuşuyorlardı ki,hep aklımdan şu geçti.İşte bir millet olmanın güzelliği bu olsa gerek.Onlar kendini oralarda hala bir Türk gibi
hissediyorlardı.Bizim onlarla tek bir ortak birliğimiz vardı. O da Türkçe.Sadece Türkçe birliğimiz bile bizleri birbirimize kaynaştırmışdı.
O olayı yaşadıkdan sonra,benim dünya görüşüm çok değişdi. Azınlıkları sevmeye başladım. Çünkü onlar bizim ortak değerlerimiz idi. Ortak bir yönümüz bile birbirimizi sevmeye yetmeli.Ama Türkiye'de oynanan
kirli oyunlar bizi birbirimize düşürdü.Karanlık yapılanmalar hiç bir dönemde bizi bize bırakmadı.Bizi bize bıraksalardı,zannediyorum ki , bizim Fransa'nın Nice kentinde tanıdığımız o güzel insanlarla biz bugün
kardeşce yaşamaya devam edecekdik. Hrant Dink'de bugün aramızda olacakdı. Üç yıl önce Hrant Dink'e kıyanlar değil , Hrant Dink'e kıydıranlar
sorgulanmadıkca , hesap vermedikce birbirimizi sevmeyi hep bir kenara bırakacağız. Bizim millet olarak birbirimizi sevmemiz için bir çok ortak
değerlerimiz var. Bunlardan bir tanesi bile bizim birbirimizi sevmemiz için yeterli değil mi?

Ne güzel söylüyor Selda Bağcan:

AH O NAMERD AVCILAR VARYA
GÜVERCİNLERİ DE VURDULAR.
ÇÜNKÜ GÜVERCİNLER SADECE ÖZGÜR ÖZGÜR
UÇARKEN GÜZELDİRLER.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum