KÜFÜR ETME YETKİSİNİ KİMDEN ALDIN?
Orduspor bu maçta, hataları, yanlış anlayışı, oyuncu seçimindeki tercihi yüzünden maçı kaybetti yada tüm tribün bunu zaten kendi gözleri ile gördü diyelim. Bende yazıyorum, tenkit ediyorum, ama bir teknik adama, üstelikte kendi hocana ağır söz yada hakar
KÜFÜR ETME YETKİSİNİ KİMDEN ALDIN?
Ugur hocayı bu maçtan yada başka maçlardan sonra köşelerimiz de, tribün de edep içinde eleştirebilelim, yanlışlarını yazabilelim, maçın analizini teknik açıdan yapabilelim, ama Ugur hocaya hakareti, küfrü, yanlış haykırışı sen kimden alıyorsun, rahat rahat tribünden bunuda yapıyorsun demezler mi adama?
Orduspor bu maçta, hataları, yanlış anlayışı, oyuncu seçimindeki tercihi yüzünden maçı kaybetti ya da tüm tribün bunu zaten kendi gözleri ile gördü diyelim.
Bende yazıyorum, tenkit ediyorum, ama bir teknik adama, üstelikte kendi hocana ağır söz yada hakaret Ordulu için hiçte yakışık alan bir durum değil.
Buna şiddetle karşıyım...
Bu maçta bazı oyuncuların yokluğunda mevcut isimlerin sorumluluk almamaları ve hocasının güvenini boşa çıkarmalarını, onca emeğe kramponlarını sokmamalarını bende yanlış buluyorum.
Dünde yazdım, kaliteli tayfa eksilince kaptanın panik atak hallerini önleyecek merci olmalı.
Bu maçta bunlar yoktu.
Basın toplantısına Ugur hoca bu ruh hali ile aslında gitmemeli idi.
Diyelim gitti, o zaman etrafında olacak nahoş bir duruma el atacak insan olmalıydı.
Yazık ki bu basın toplantısında olmadı.
Daha doğrusu bu tip sonuçtan sonra, morali bozuk olan bir teknik adamın yerine menejer yada bir yönetici burda devrede olmalı ki sonucu sogutacak konuşmalarla bilğiler vermeliydi.
Ugur hoca sinirli ya da üzgün, basın mensubu kardeşimizde duygusal ve hassas, iki tarafta olmasını istemeyeceği neticenin sonucunda bazı yanlışları yapmanın yarın pişmanlığında olacaklardır.
Olmasa iyi idi...
Teknik adam hatası ve sevabıyla maçın sonunda neticeyi yönetimine verir, doğru ya da yanlışı tartışır, raporundaki cümlelerini de açıklıyarak olaya bakışını sunar.
Yönetimde olanı biteni anlatır, niyelerini hocasına sorar.
Ama her yanlışa, her hataya küfür edebilecek agızların tribünde oturması, sağa sola haykırması, takımına ceza aldıracak işleri yapmasının hakkını nerden alıyorlar?
Avrupada maç izliyoruz. Takımı mağlup oluyor, taraftar takımını ayakta alkışlıyor.
Biz hala bu işin bir göz zevki , temaşa sanatı, pazarımızın en güzel eğlencesi olduğunu nedense kabullenemiyoruz.
Karşımızdakide takım, oda güçlü.
Adam gelip yeniyor.
Yapma hatalar oda yenmesin..
Bunun için bu kadar sitrese ve hiddete girmek doğru değildir.
Sonra bu maçın tek hatalısı var oda maçı kaybeden teknik kadro.
İnandığı sporcuların yürek boyları bu maça kısa geldi.
Ne yapsın hoca şimdi?
Tribünden küfür edenlere diyorum ki ; ” Küfürler ettinizde boyunuz mu uzadı?
Allahım ne pazardı ama..!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.