AĞIZ TORBA DEĞİLKİ  DİKELİM

Bundan üç gün önce bir kitapcı  kardeşimin dükkanında sohbet ediyoruz. Konu siyaset, günlük işler. Birden eski  Orduspor yöneticisi kardeşim;”  diyorlarki, Mustafa, Adem Türkmen’e beni kulübe al diye birkaç  kez söylemiş, oda kırmamış ve almış”.

Ağzımdan kötü söz çıkacak, söyleyen neye göre söyledi bilmiyorum. Adem Türkmen Orduspor yöneticisi. Aramızda bir saygı var. Ne   bu kadar çirkin, seviyesiz, şahsiyetsiz bir sözü eder, ne de ben, beni alın gibi bir söz ederim.

Orduspor alt yapı sorumlusu Turkut Kır, yönetimle konuşmuş, benim Gençlik Geliştirmenin sorumlusu olarak çalışmamın uygun olacağını düşünmüş ve sunmuş. Bundan önce sayın Naşit bey çağırdığında, prensip olarak kendisi ile çalışamıyacağımı söyledim. Turgut hoca söyleyincede, konuştuk ve geldim.

Alt yapıda bize ait olan kısımda, Adem Türkmen, Ertan Bakır ile beraber yaptığımız işleri yemin ediyorum, beş sene yapamaz, profosyonel takım iyi durumda iken, onca masraf var  diye kulak ardı eder, başka zamanlara atarlardı.Baktığında da doğru derdin.

Bu kadar önemli işin Yapılmıyacağından değil, Orduspor bir şampiyonluğun ucundan yakalamış, sırasımı diye..

Bu isimler alt yapının dediği her söze inanıp, o doğruda bir çok şeyi yaptılar. Bende burdayım. Profosyonelce iş yapıyoruz. İşimizi yapamazsak, bir yazı ile son derler gideriz. Bu tip çirkin sözler ne bana nede Adem Türkmene yakışacak bir hareketin resim manzarası olabilir.

Sonra bu yönetim beni burda istemese Turgut hoca çağırıp bizimle ol diye  konuşmazdı. Ki bu yönetim benim Bahtiyar Köksal la ne kadar can dostu olduğumu onu ne kadar sevdiğimi, Şükrü ağbi ile yönetimlerinde bulunduğmu biliyorlardı.

Beni çağırdılar. Geldim ve işimi yapıyorum. Hem Turgut hoca hemde Ertanla da çok iyi uyum içinde, saygılı bir şekilde hizmet etmeye çalışıyoruz. Adem başkanda dost gibi, arkadaş gibi, kardeş gibi elinden ne gerekiyorsa yapıyor. Bu çirkin sözleri edenlerin maksadı ne anlamış değilim..

Yazıklar olsun.