ODÜ'ye Yakışmıyor;Meselenin Özü...

ODÜ'ye Yakışmıyor;Meselenin Özü...

Değerli Ordukent Gazetesi. Ben herşeyden önce sizlerin özgür bir platform olduğunuzu ve yeri geldiğinde sağ-sol demeden haklının hakkını vermeye çalıştığınızı biliyorum. Bazılarına katılırız bazılarına katılmayız. Örnek bu haberiniz.. Bizce biraz da

ODÜ'ye Yakışmıyor; Meselenin Özü...

 

ODÜ' ye Yakışmadı Yakışmıyor...

Meslenin Özü...

Değerli Ordukent Gazetesi. 
Ben herşeyden önce sizlerin özgür bir platform olduğunuzu ve yeri geldiğinde sağ-sol demeden haklının hakkını vermeye çalıştığınızı biliyorum. Bazılarına katılırız bazılarına katılmayız. 
Örnek bu haberiniz.. 
Bizce biraz daha iyi düşünülüp değerlendirmeye muhtaç gibi. 
Çünkü olayın özü tam anlaşılamamış duruyor.. 
O özü anlayamadığımız zaman değerlendirmelerimiz de doğru olmayacaktır. 
Şöyle ki, 
Basından öğrendiğimiz kadarıyla, Ordu Kültür Müdürü Erkan Gülderen bir demecinde aynen şöyle diyor. 
''Ordu’da Osmanlı, Rum ve Ermeni mimarisinin özelliklerini yansıtan tarihi evler restore edilecek” 
Öncelikle bu cümle düzeltilmeye muhtaç. 
Çünkü Osmanlı idaresinde yaşayan gerek Ermeni, gerek Rum, gerek Türk, ve diğerlerinin hepsine Osmanlı denmektedir. O yüzden Osmanlı mimarisi dediğiniz zaman zaten Ermeni ve Rum da bu kapsama girmektedir. 
Şöyle denilseydi daha doğru olurdu. 
''Ordu'da bulunan Osmanlı dönemine ait eserleri restore edeceğiz''. Ya da ''Ordu'nun tarihi eserlerini restore edeceğiz.'' gibi.. 
Ama mesele farklı.. 
Son yıllarda her sözün başında etnik unsurlar sayıla sayıla gelinen yerin bilinçaltımızdaki karşılığı bu.. 
O zaman siz her sözünüze etnik unsurları sayarak başlarsanız, birileri de daima SEVR'i hatırlayacaktır. Çünkü bu topraklarda SEVR sürecinin başlangıcı da her icraatta ve her sözün başında etnik unsurların öne çıkarılması olmuştur. Ve sonuçta gelinen noktada bu etnik unsurlara mensup insanlar asırlarca birlikte yaşadıkları komşularını dahi emperyalistlerin çıkarları uğruna öldürmüş yakıp yıkmıştır..Sonrasında ise bu pis tezgah Lozan'da çöpe atılmıştı!. 
Emperyalistlerin tuzağına düşmeyenler ise kardeşliğine devam etmiştir. 
Şimdilerde bu kardeş kalanlar sanki cezalandırılıyor. Diğerleri ise sanki ödüllendiriliyor. 
Örneğin; 
Bir yanda bu topraklarda çıban başı olmuş Fener Patrikhanesinin her türlü talebi karşılanıp, kapatılan fitne yuvaları tekrar ayinlere açılırken, bir yanda yine Osmanlıda Rum olarak adlandırılan ama bu topraklarda kardeş kalmanın savaşını vermiş Türk Ortadokslarının patrikhanesine kilit vurulmaya çalışılmaktadır. 
İşte bunun gibi birçok olay bu haberin ortaya koyduğu durumu yaratan iklimdir. 
O yüzden İsmail Doğan ve Ordu Kültür Müdürü Erkan Gülderen gibi daha niceleri gün geçtikçe bu iklimin bulanık yağmurlarında ıslanacaktır. Bu gayet doğaldır. Eğer tavır konulacak birileri aranıyorsa o da bu iklimi hazırlayanlar ve arkasındaki güçlerdir. 
Hiç kimse kış ayında kar yağmasını yadırgamasın. 
Bakınız. 
Türkiye'nin birçok ilini Batı Ermenistan’ı olarak gören ve bu illeri tek tek sayan ve kendilerine Batı Ermenistan Araştırmaları Merkezi adı veren bir internet sitesinde İsmail Doğan eleştirilirken Ordu Kültür Müdürü Erkan Gülderen’e de dolaylı destek verilmektedir. Biz tahmin ediyoruz ki böyle merkezlerde gündeme gelmek en başta Erkan Gülderen’i üzer ve kahreder. 
( http://akunq.net/tr/?p=6733) 
Ayrıca bu site gibi Türkiye’nin bir bölümünü Ermenistan ilan eden başka sitelerde de aynı durum mevcuttur. 
Öyleyse bu durum İsmail Doğan ya da Erkan Gülderen’den ya da Ordu’nun yavaş veya hızlı turizm meselelerinden çok ötede ele alınmalı ve öyle değerlendirilmelidir. 
Yoksa bu bulanık yağmurlarda ıslanmayan kimse kalmayacaktır. Ve bu iklimi hazırlayanların amacı da budur. 
(Her zaman takdir ettiğimiz yayın hayatınızda başarı ve bu yorumun ana sayfanızda yayınlanması dileklerimle….)

85.107.48.236
Tarafsız..
14 Ağustos 2011 Pazar 00:18
Son İşlem Yapan:

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.