VALİ


Görev ve yetkileri açısından toplumun her katmanına güven vermesi gereken kişi. İlin en büyük ita amiri.

Sadece Cumhuriyet yasa ve devrimlerine taraf olması gereken kişi.

O ilin vatandaşları yararına olan eylemleri, ekonomik, sosyal ve kültürel açılardan yönlendiren ve takipçisi olan kişi.

O il ile ilgili olumlu veya olumsuz her olayın, yerine göre, önünde, yanında, arkasında ve karşısında olan kişi.

 O ilde her vatandaş ve kurumlar ile sivil toplum örgütleri için tarafsız olması gereken HAMİ kişi. AYDIN kişi. ÇAĞDAŞ kişi. Dürüst olup doğru konuşan kişi.

 Benim anladığım ve olmasını istediğim VALİ bu.

Şimdi bu ölçeklerde sayın Ali Kaban nerede duruyor?

Bu saydıklarımın hangisine yakışıyor?

Basından da yakinen takip ettiğimiz eylemleri bir valiye yakışacak şeyler mi?

Ordu ilinin bir dolu problemi dururken ve bu problemler proje ve çözüm beklerken koskoca valinin pisuvar ile anılması onun için ve ilimiz için iyimi oldu?

 Bizlere de kendine de yazık etti.

Sayın Ali Kaban ile ilk görüşmem, yeni vali olduklarında, Ordu İli Kültür ve Kalkınma Vakfı adına valilik makamında oldu. Görüşmeden sonraki yorumumu, o günlerde, Olay Gazetesinde yazmıştım. Aynen şöyleydi "" Sayın valimiz çok saygılı ve de çok zeki, ama ne kadar akıllı olduğunu zaman gösterecek.""

Bu görüşmemizde ve diğer görüşmemizde vakfın özel idare ile olan sorunlarında yardımcı olmalarını rica etmiştik. 

Daha önceki valilerimizle olan anlaşmaları, yazışmaları ve vakfımızın Ordu ilimiz ile ilgili yaptığı hizmetleri içeren bir klasörü de kendilerine takdim etmiştik. Hatta onun başkanlığında, yardımcılarının ve özel idare yetkililerinin de bulunduğu bir toplantı yapmıştık. O zaman bize "" özel idarenin aldığı kararlara karışma yetkim yok "" demişti. Bizde kendisine inanmıştık.

Daha sonra yeni seçilen il genel meclisinin açılış konuşmasında aynen ""vakfın tahliyesinde çok hatalar yaptık, bundan sonra hata yapmayacağız, aynen kaldığımız yerden devam edeceğiz ve vakfı mutlaka tahliye edeceğiz."" dedi.

Bu söylemi valiliğin internet sitesinde de aynen yayınlandı.

O zaman kendisine "" Vakfın tahliyesi ile ilgili davalar açtık hiç değilse mahkeme karlarını bekleyelim "" diye ricalarda bulunduk.

Buna rağmen bizleri ele güne rezil ederek polis marifetiyle vakfı boşaltırdı. Paslanmaz çelik mutfak malzemelerini spiraller ile kestirerek söktürdü.

Sonra da vakfa ait eşyaların tümünü kiraladıkları bir depoya doldurttu.
Sorum şu: Ordu ili gibi bir ile vali olmuş bir kişinin, o ile özverili hizmet veren bir vakfa, bu yaptıkları yakışık aldı mı?

Merakı olanlar için söylüyorum, polis marifeti ile vakfın sokağa atıldığı özel idareye ait ( aslında Ordu İli Yüksek Tahsil Cemiyetine ait ) o bina, aylardır halen hiçbir şey yapılmadan bomboş duruyor. Hatta vakfa ait tabelamız bile aynen duruyor.

İçimizde bir yara gibi duran bu olayı, sayın Ali Kaban"ı vali olarak çok beğenen, hemşerilerimle paylaşmak istedim.

 Sayın Ali Kaban"ın çevreci bir vali olarak yaptığı, bence çok olumlu şey, Melet vadisine sahip çıkmasıdır.

 Buranın daha fazla rant için yok edilmesine izin vermemesidir.

 Bunun için kendisine çok teşekkür ediyorum.

Kültür Bakanlığı kökenli yeni valimiz sayın Orhan Düzgün, bu kültürün ne kadar önemli olduğunu bilecek birikime sahip olduğu için, koruma konusunda daha da hassas davranacaktır umudundayım.Yeni valimizin ilimize ve ilimiz insanlarına hayırlı olmasını diliyorum.

 Oktay KAPTAN