ORDUDA ÜÇ ŞAHİN
fukaranın burada da karşısına pancar çorbası mı çıkacaktı Ankaraya kadar gelmişken hiç değilse bir Ankara Tava yeselerdi Nedense bunu pek akıl edememişti Vali Bey(!)
ORDU"DA ÜÇ ŞAHİN
Ordu ilimizin de üç silahşörler gibi üç şahini var; daha doğrusu vardı şimdi biri yok, Hamdolsun (!)
Bunlardan birincisi şimdi olmayanı, eski İl Genel Meclisi Başkanı Şanser Şahin
Geçtiğimiz yıl, tüyü bitmemiş Ordulunun hakkını yedirmemek için kükredikçe kükredi ve epeyce de direndi (!)
Yerel seçimlerde tekrar AKP"den İl Genel Meclisi üyesi seçilemese de onun, uğruna seçilmemeyi bile göze aldığı emeli sonunda gerçekleşti.
Başkent Ankara"daki Ordu İli Kültür ve Kalkınma Vakfı, Ordu Valiliğinin Çankaya Kaymakamlığına yazdığı yazının gereğince kiracısı olduğu Ordu İl Özel İdaresinin binasından polis zoruyla çıkartıldı.
Böylece Ordulu tüyü bitmemiş yetimlerin hakkı da korunmuş oldu (!)
Ordu Valisi Ali Kaban ise, o zamana kadar bir defa dahi yerinde görmediği bu binayı, bir gece aklına aniden gelen parlak bir fikirle, hiçbir ön araştırma yapmaksızın misafirhane yapmayı kafasını koymuştu. Ordu"dan Başkent Ankara"ya bir iş ya da hastalık nedeniyle zorunlu olarak gelen fakir fukaranın yatacak ve bir tas pancar çorbası içecek bir yeri olmalıydı; öyle diyordu Vali Bey
Bu gayet sosyal ve sosyal olduğu kadar da insani bir düşünce ve yaklaşımdı Ne var ki, memlekette üç öğün turşu kavurması ve pancar çorbasıyla karın doyurmak zorunda kalan fukaranın burada da karşısına pancar çorbası mı çıkacaktı Ankara"ya kadar gelmişken hiç değilse bir "Ankara Tava" yeselerdi Nedense bunu pek akıl edememişti Vali Bey(!)
Ben halen Ankara dışında olduğumdan,Vali Beyin bundan üç ay öncesi vakıfı polis zoruyla alelacele çıkardığı bu binada misafirhane yapılması için tadilata başlanmış mı, bilemiyorum
Ancak Vali Beyin bu fikrinin, olmayacak duaya amin demek olduğunu da kesin kes bilmekyeyim...
Maksat, vakıf o binadan çıksın da isterse o bina yıllarca boş kalsın onlar için önemli değil
Şimdi gelelim, halen etkin ve yetkin durumdaki diğer iki Şahin"e
Bunlardan biri Ulusal Fındık Konseyi Başkanı Onur Şahin; diğeri ise OTSO Başkanı Servet Şahin
Her ikisi de pisuar olayında Vali Ali Kaban"ın fahri avukatlığına soyunmuşlar
Biri, Vali Beyin fındık raporundan rahatsız olanların pisuar olayını bahane edip onu yıpratmak için maksatlı olarak aleyhte propaganda yaptıklarını iddia ediyor ve söylüyor.
Diğeri ise gazetecilerin bu olayı çok fazla abarttıklarından bahsediyor.
Ama ortada da bir gerçek var Laik T.C. Devletinin bir valisi Ordulu vatandaşa, kendisinin kulaktan dolma itikatına göre bir işeme biçimini dayatmak amacıyla cami tuvaletlerindeki pisuarları söktürmüştü.
Bu da yetmemiş, çağdaş uygarlığının boş şey olduğunu da söylemekteydi.
Sorarım bu Şahin"lere; ülkemizde bir krallık rejimi olmadığına göre, çevreye rahatsızlık vermemek koşuluyla herkes, nasıl rahatına geliyorsa öyle işeyemez mi ?
Çağdaş ülkelerde, bu konuda vatandaşa dayatma yapmak, nerede görülmüştür ?
Bu olayın gazetelere intikal etmesine gelince:
Gazetecilerin görevi kamuoyunu ilgilendirecek tuhaf uygulamaları ve olayları haber yapmak ve yorumlamaktır.
Onlar görevlerini yapıyorlar; ya siz
Yoksa siz de mi görevinizi mi yapıyorsunuz ?
Vali Beyi savunmakla
Ordu ilimizin de üç silahşörler gibi üç şahini var; daha doğrusu vardı şimdi biri yok, Hamdolsun (!)
Bunlardan birincisi şimdi olmayanı, eski İl Genel Meclisi Başkanı Şanser Şahin
Geçtiğimiz yıl, tüyü bitmemiş Ordulunun hakkını yedirmemek için kükredikçe kükredi ve epeyce de direndi (!)
Yerel seçimlerde tekrar AKP"den İl Genel Meclisi üyesi seçilemese de onun, uğruna seçilmemeyi bile göze aldığı emeli sonunda gerçekleşti.
Başkent Ankara"daki Ordu İli Kültür ve Kalkınma Vakfı, Ordu Valiliğinin Çankaya Kaymakamlığına yazdığı yazının gereğince kiracısı olduğu Ordu İl Özel İdaresinin binasından polis zoruyla çıkartıldı.
Böylece Ordulu tüyü bitmemiş yetimlerin hakkı da korunmuş oldu (!)
Ordu Valisi Ali Kaban ise, o zamana kadar bir defa dahi yerinde görmediği bu binayı, bir gece aklına aniden gelen parlak bir fikirle, hiçbir ön araştırma yapmaksızın misafirhane yapmayı kafasını koymuştu. Ordu"dan Başkent Ankara"ya bir iş ya da hastalık nedeniyle zorunlu olarak gelen fakir fukaranın yatacak ve bir tas pancar çorbası içecek bir yeri olmalıydı; öyle diyordu Vali Bey
Bu gayet sosyal ve sosyal olduğu kadar da insani bir düşünce ve yaklaşımdı Ne var ki, memlekette üç öğün turşu kavurması ve pancar çorbasıyla karın doyurmak zorunda kalan fukaranın burada da karşısına pancar çorbası mı çıkacaktı Ankara"ya kadar gelmişken hiç değilse bir "Ankara Tava" yeselerdi Nedense bunu pek akıl edememişti Vali Bey(!)
Ben halen Ankara dışında olduğumdan,Vali Beyin bundan üç ay öncesi vakıfı polis zoruyla alelacele çıkardığı bu binada misafirhane yapılması için tadilata başlanmış mı, bilemiyorum
Ancak Vali Beyin bu fikrinin, olmayacak duaya amin demek olduğunu da kesin kes bilmekyeyim...
Maksat, vakıf o binadan çıksın da isterse o bina yıllarca boş kalsın onlar için önemli değil
Şimdi gelelim, halen etkin ve yetkin durumdaki diğer iki Şahin"e
Bunlardan biri Ulusal Fındık Konseyi Başkanı Onur Şahin; diğeri ise OTSO Başkanı Servet Şahin
Her ikisi de pisuar olayında Vali Ali Kaban"ın fahri avukatlığına soyunmuşlar
Biri, Vali Beyin fındık raporundan rahatsız olanların pisuar olayını bahane edip onu yıpratmak için maksatlı olarak aleyhte propaganda yaptıklarını iddia ediyor ve söylüyor.
Diğeri ise gazetecilerin bu olayı çok fazla abarttıklarından bahsediyor.
Ama ortada da bir gerçek var Laik T.C. Devletinin bir valisi Ordulu vatandaşa, kendisinin kulaktan dolma itikatına göre bir işeme biçimini dayatmak amacıyla cami tuvaletlerindeki pisuarları söktürmüştü.
Bu da yetmemiş, çağdaş uygarlığının boş şey olduğunu da söylemekteydi.
Sorarım bu Şahin"lere; ülkemizde bir krallık rejimi olmadığına göre, çevreye rahatsızlık vermemek koşuluyla herkes, nasıl rahatına geliyorsa öyle işeyemez mi ?
Çağdaş ülkelerde, bu konuda vatandaşa dayatma yapmak, nerede görülmüştür ?
Bu olayın gazetelere intikal etmesine gelince:
Gazetecilerin görevi kamuoyunu ilgilendirecek tuhaf uygulamaları ve olayları haber yapmak ve yorumlamaktır.
Onlar görevlerini yapıyorlar; ya siz
Yoksa siz de mi görevinizi mi yapıyorsunuz ?
Vali Beyi savunmakla
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.