Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Yalçın Topçu, siyaset mühendislerinin yeniden ortaya çıktığını belirterek, siyasi atmosferin bilinçli olarak gerilmek istendiğini söyledi…

ŞAHSİ SİYASİ ÇIKARLAR İÇİN GERİLİM ÜRETMEK DOĞRU DEĞİLDİR!..

Son siyasi gelişmelerle birlikte siyaset mühendislerinin yeniden ülke gündemini belirlemeye başladıklarını görüyoruz.

Ülkemiz ve siyasi hayatımız yine siyah-beyaz ayrımına getirilmek isteniyor. İktidar ve ana muhalefet partisi, siyasi arenayı adeta parsellemiş gibi pervasızca birbirine saldırıp, gerilimden kendilerin fayda devşirmeye çalışıyorlar. Bu durumu siyasi ahlakla bağdaştırmıyor ve tarafları daha dikkatli ve sorumlu davranmaya davet ediyoruz.

Şayet söz konusu siyasetçiler ülkesine ve milletine karşı sorumluluk duyuyorlarsa gerilim ve kamplaşma politikasından bir an önce vazgeçmelidirler. Toplumsal bazı değerleri istismar etmeye dayalı bu tarz politik söylem ve eylemleri kabul etmemiz mümkün değildir. Bu durum hem etik değil hem de bu çirkin kavgada ülkenin ve milletin faydası yoktur.

Bu tür kavgalardan milletin faydasına bir hayır çıkmıyor.  Milletimizin asıl gündemi olan yoksulluğa, yolsuzluğa, işsizliğe, bölücü ve ahlaki teröre, adaletsizliklere çözüm bulmak yerine, ‘rakibimi en zayıf yerinden nasıl vururum’ gibi fırsatçı bir siyaset tarzıyla, şahsi çıkar ve egoist tatminlerle siyasetin gündemini belirleyerek, en önemli meseleler bile rafa kaldırılıp, kısır döngü tartışma ve çatışmalarla günler geçiriliyor. Siyasi ahlak dibe vurduruluyor.

BBP olarak ilkeli ve temiz siyaset tarzını, hem ülkemizin faydasına hem de inanç değerlerimize olan sadakatimizin bir gereği olarak görüyoruz.

Bilindiği gibi anayasa değişikliği paketi TBMM’den geçerek referandum için Cumhurbaşkanı onayına gönderildi.

Son siyasi gelişmeler bize göstermiştir ki, Referandumu siyasallaştırmak için gerilim politikası bilinçli olarak yapılmaktadır. İktidar partisi ve ana muhalefet partisi referandumu kendi siyasi çıkarlarına göre kullanma hesabı yapmaktadırlar.  Bu durum hem ahlaki hem de doğru değildir. Demokrasinin ruhuna da aykırıdır. Özgür irade güdülenerek,  sinsice yönlendirilmeye çalışılmaktadır.

Söz konusu olan 75 milyonluk Türkiye’nin anayasasıdır. Referanduma getirilecek olan anayasa değişikliklerini demokratik hayatımız açısından yeterli bulmamakla beraber özünde sivil bir çaba olarak kabul ettiğimiz için Büyük Türk Milletinin iradesine arz edildiği takdirde destek olacağımızı daha önce de kamuoyu ile paylaşmıştık.

Bir kez daha şunu belirtmekte fayda görüyoruz: Halkın oylayacağı veya onaylayacağı şey anayasa paketidir, AKP değildir.

AKP veya CHP bilinçli olarak gerilim üretip, milletimizin sivil anayasa talebinden kendisine pay çıkarmaya çalışırsa bunu milli irade hırsızlığı olarak kabul ederiz.

BBP kurulduğu günden beri milli, manevi, demokrat , yapıcı, yol gösterici, sorumlu ve sivil bir anlayışla siyasetini sürdürmüştür.

Parti olarak hiçbir çıkar gözetmeksizin söz konusu anayasa paketine siyasi ve ahlaki ilkelerimiz gereği bakıyoruz.  

Anayasa paketinin, bizim asla onaylamadığımız ve dahil olmadığımız gerilim politikalarının gölgesinde kalacağından endişe duyuyoruz. Hem sorumlu ve ilkeli siyaset anlayışımız hem de ülkemizin âli menfaatleri gereği tarafları şimdiden ikaz ediyor,  milletimizle bu durumu paylaşıyoruz.