SOKAKLARIN AĞLAYAN GÖZLERİ
Herkes sıcak odasında, anasının, karısının önüne koyduğu bir çayı, bir tas çorbayı ve üç beş saatlik sımsıcak huzuru yaşarken, onlar sokaklar da ; yaz, kış, yağmur, çamur, mekansız ve yalnız, yaşamın etek ucundan tutmanın ve yok olmamanın derdindeler de,
SOKAKLARIN AĞLAYAN GÖZLERİ
Onlar da bir can taşıyor. Onların da yüreği, göz yaşı, hayata bakışı ve yaşamaya hakkı var.
Onlar da bu ilin ana baba evlatları..
Bir zalimin avucunda un ufak olmuş, parçalanmış hayellerini şimdi kaldırım taşlarından tekrar söküp almak isteyen gençlerin yüzüne adam gibi baktınız mı?
Herkes sıcak odasında, anasının, karısının önüne koyduğu bir çayı, bir tas çorbayı ve üç beş saatlik sımsıcak huzuru yaşarken, onlar sokaklar da ; yaz, kış, yağmur, çamur, mekansız ve yalnız, yaşamın etek ucundan tutmanın ve yok olmamanın derdindeler de, kimin umrundalar..?
Sana bakıp, birkaç kuruş için gözlerinden bir ışık aldıklarında, kedi yavruları gibi, dizlerinin dibinde ve sana yaslanarak bir şeyleri anlatma derdindeler. Onlar tinerci, şarabcı, kötü yada pis insan tipi yaratmanın peşinde değiller, ölmemenin derdindeler.
Bir de bunlara bunu aşılayan şeytanın ortakları dolaşıyor aramızda. Gençleri zehirleyen, onlara hayali zevk, hayali dünyalar sunan insanlar, domuzlar, yarasalar, akrepler..
Onlar beni görünce, sanki bir yakınını bulmuşcasına, bir dolar ağbi demezler mi, ben de içmeyin deyince, yemin olsun döner ekmek alacagız diye koro halinde etrafımda dönmeleri beni çok üzer, onlara üzülüyorum. Niçin burdalar, sokaktalar diye.
Hepsi de günbegün ölüme adım atıyorlar. Biliyorum her yetkili onlara gerekeni fazlası ile yapardır. Bence daha çok yardım edilmeli ki sokakların ağlayan gözleride gülsün. Ölmesin. Onlar da mutlu olsun. Tehlikeli insan sınıfın da dolaşan gençler görülmesinler.
Çünkü onlar bizim evlatlarımız. Onları bu hale getiren şeytanlar asıl suçlu. Biz onların ıslahına gidelim. Kimle olacaksa , nasıl yapılacaksa ve biran evvel.
Biz neden gençleri spora çekiyoruz ki? Hiç olmazsa onlarıda kayıpetmeyelim diye.
İNSAN MI BU DEYYUSLAR?
Bir kaç gündür sinirlerim tepem de, okudukça hayal kuruyorum, şu an elimde olsalar onlara neler yapardım gibi canice ve acımasızca fikirlerle senaryolar yazıyorum.
Zerre kadarda o insanlara yapacaklarıma kılıf aramıyorum. Şimdi hepsi de devletin müşfik ellerinde, yatakların da ve karnı doyan mekanların da
Neden , yaptıklarının on mislisi bu pisliklere yapılmaz? Bir genç adam , insan bozuntusu tarafında yok edilebiliniyor.
Şimdi bir çok cani ruhlu tipler içerde ve emniyette, geçenler de nikahsız eşi tarafından karnı tekmelenen hamile bir kadınımızın artık olmaması, bunu yapanın da insan diye devletin müşfik ellerinde olması, dövülen, başı ezilen, eziyet edilen, suçu sevmek olan bir kadının kum yığınları arasındaki ölmüş bedeni ve bunu yapanın ise içerde devletin güvencesinde olması.
Kapkaç yapanlar ile çocukları kaçırıp ta dilendiren, öldüren insan şekilli hayvanlar ile insan vücuduna dadanmış organ mafyalarının da içerde devletin ellerinde olmaları .
Bunların yanın da ise kızı yaşındaki bir sabiye taciz yapan yazar müsvettesi bir kalemin hala konuşur halde olması ve sallabaşlı tarikat delilerinin olduğu bir mecliste de benide yaralayan ve milyonlarca müslümanı yaralayan sözleri hala hafızalarda gezerken sen tut bunu dışarı sal ve milyonlara karşı utanmaza konuşma cesareti ver!
Bu pisliklerle kafamızın yorulduğu tamamda, yanında çalışan insanlara sarkan bir çok insana alıştıkta, vekil sıfatında olup, otuz yıllık yuvayı yıkacak kadar yüzsüzleşen, buna da genel başkanım bir şey demez diyecek kadarda küçülen insan çakallarına alişamadım.
Bunların yukarda yazdığım ve zavallı kadınları öldüren ellerle ne farkları var ki?
Ha kömür çalmışlar, ha rüşvet vermişler, ha para yemişler ha kadın öldürmüşler ha gönül çalıp ta otuz yıllık bir yüreği dağlamışlar, tek ortak yanları ise devletin bu insanlara bakması, doyurması, yatırması.
Ne acı değimli? Şimdi sen ne yaparsın diyorlar, bunlara bakınca insanlıktan çıkarım yemin olsun.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.