Tüm Köy Sen: HÜKÜMET  GÖZ ARDI ETTİ

Tüm Köy Sen: HÜKÜMET GÖZ ARDI ETTİ

Emep İl Başkanı Hikmet POYRAZ yaptığı açıklamada; Tarımsal üretimde kullanılan Mazot, ilaç, gübre gibi girdilerin fiyatlarının arttığı bir yıl geçirdik. Artan girdi fiyatları maliyete fazlasıyla yansıdı fakat ürünlerimizin fiyatına yansımıyor. Üretici bah

 

HÜKÜMET 2011 BÜTÇESİNDE KÖYLÜLERİ  YİNE GÖZ ARDI ETTİ

     

  Tüm Köy Sen Şube Başkanı  Zekayi SAĞRA  yaptığı açıklamada; Tarımsal üretimde kullanılan Mazot, ilaç, gübre gibi girdilerin fiyatlarının arttığı bir yıl geçirdik. Artan girdi fiyatları maliyete fazlasıyla yansıdı fakat ürünlerimizin fiyatına yansımıyor. Üretici bahçesine gübre, ilaç atamaz duruma geldi. Bütün ülkenin ununu, ekmeğini, şekerini, meyvesini, sebzesini üreten halkı doyuran biz köylüler, bütçeden tarıma ayrılan payın her yıl biraz daha azalması, kuraklık-sel gibi doğal afetler, girdi artışları, kriz nedeniyle ürünlerimizin fiyatları sürekli düşerken maliyetin altına ürün satmak zorunda bırakılmış durumdayız. Zorunlu olarak yoksullaşıyor ve üretimden kopartılıyoruz.

         Üretici köylüler bu durumdayken bütçeden tarıma ayrılan pay daha da önem kazanmaktadır. Bu durumun farkında olan AKP hükümeti seçim bildirgesinde “tarımın yıllarca ihmal edildiğini, tarım kesiminin ekonomik krizler nedeniyle derinden sarsıldığını ve devletin tarımı mutlaka desteklemesi gerektiğini ilan ediyordu.” AKP Hükümeti Bakanları tarıma ne kadar pay ayırdıklarından, 2002’den bu yana tarıma ayrılan payın lira bazında kaç lira arttığından ya da kaça katladığından dem vuruyorlar. Örneğin Başbakan her konuda olduğu gibi tarımda da 2002’de kaç liraymış, şimdi kaç lira verdiklerini söyleyerek rakamlar arasındaki farkı kendilerinin bir lütfu gibi sunmaya çalışıyor.

         O zaman gerçek nedir. Gerçek şu ki, tarıma ayrılan paranın miktarı yıllar boyu hep artmıştır fakat  GSYH’daki oranı yerinde saymış hatta gerilemiştir. Örnek verecek olursak Milli gelirden tarıma 2002’de  % 0,65 pay ayrılırken 2011’de % 0,49 pay ayrıldı. Yani şirketler, holdingler ve her sene otuzar, kırkar çoğalan milyarderler milli gelirden milyar milyar pay alırken memleketin yarısını oluşturan üretici köylülere bu büyüme ve zenginleşme yansımadı. Üstüne üstlük AKP’nin 2006 yılında çıkardığı tarım kanununda tarıma ayrılan payın GSYH’nın % 1’inden aşağı olamayacağını söylemesine rağmen. 

         Bir gerçek daha var ki, o da tüm bunların sadece bir istatistik meselesi olmadığıdır. TBMM’de bütçe kanunu görüşmesi tamamlandı. Televizyonlar Meclis’in gece gündüz çalıştığını ve gece yarılarına kadar süren oturumlarda restleşme ve kavgaların yaşandığını haber verdi. Bizim yaşamımızda, gelirimizde bir değişiklik olmuyor, borçlarımızı kapatmak için habire krediler kullanmak zorunda kalıyorsak; ödeyemediğimiz borçlar yüzünden haciz ediliyorsak TBMM’de onaylanan bütçenin kime hizmet ettiği de açıkça ortadadır.

         Oysa ki bütçe iş, aş, gelecek demektir. Eğitim ve sağlık demektir. Ülke kaynakları nereden bulunuyor, vergileri hangi kesim ödeyecek demektir. Oluşturulan birikimden kimlerin faydalanacağı ve kimlere dağıtılacağı kararlaştırılır. Üretici köylüler olarak bu gidişatın engellenmesi, üretimsizlik ve borç batağında hacizle boğuşan üretici köylülerin ve üretimin desteklenmesi için:

       Bütçeden tarıma ayrılan payın en azından tarım kanunun belirttiği kadar olacak şekilde yeniden belirlenmeli ve ek düzenlemelerle artırılmalıdır. 

       Tarımsal girdilerden alınan KDV düşürülmeli ve tarımda kullanılan mazottan ÖTV kaldırılmalı,

    Üretici köylülerin bankalara olan tarımsal kredi borçları faizsiz olarak ertelenmelidir, dedi.

    HABERE YORUM KAT
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.