Türkiye Komünist Partisi'nden Mektup
Türklerle aramıza kan girdi. Bizi bir tek biz anlarız diye düşünüyorsan. Yapma! Sana zulmedenler, Türk kardeşlerine de mutluluk getirmedi. Ezilen yalnızca sen değilsin! Sözümüz sana. Ve sözümüzü dosdoğru söyleyeceğiz.
Türkiye Komünist Partisi Ordu il başkanlığından yapılan açıklamada son günlerdeki Türk - Kürt kardeşliğine yapılan provakosyonlar karsısında yaptığı açıklamanın tamamını yayınlıyoruz.
Türkiye Komünist Partisi'nden Mektup
Kardeş, Sözümüz sana. Ve sözümüzü dosdoğru söyleyeceğiz.
Bu ülkenin insanları sadece düşmanlarını güldürecek bir kanlı çatışmanın eşiğinde duruyor. Bir boğazlaşmaya doğru gidiyoruz. Türk'le Kürt'ün kanlı boğazlaşması bir ihtimal olmaktan çıkmak üzeredir.
Sözümüz sana. Ve sözümüzü dosdoğru söyleyeceğiz.
Kürt düşmanlığı, milliyetçilik bizi bu yola sokan şeydir. Türkiye'nin bölünmesinden korkuyorsun. Biz de korkuyoruz. Ve dosdoğru söylüyoruz: Kürtlere düşmanlık, Kürtlere zulüm bu ülkeyi böler.
Anlamak zorundasın, inşaatlarda yatıp kalkan, çadırlarda yaşayan, bazen mevsimlik işçi, bazen ayakkabı boyacısı, bazen konfeksiyonda köle maaşına işçi olarak karşına çıkan Kürt emekçisiyle seni birleştiren çok şey var.
Kürtler ayaklanmış, yetiş ehl-i vatan diye bağırdıklarında eline bıçağını alıp fırlayacaksan... Yapma!
Boğazlamaya kalkacağın senin gibi yoksul bir emekçidir.
Kürtlerin arkasında Amerika var. Satılmış bunlar diye söylendiklerinde kafa sallayacaksan...
Yapma! Bu ülkeyi yönetenler arkalarını Amerika'ya dayamadan tek bir gün bile geçirmedi bunca yıl. Bunun acısını da sadece sen çekmedin. İnan ki, bu ülkenin Amerika'ya bağlılığı belki en çok Kürtlere zarar verdi.
Kardeş... Heval,
Sözümüz sana. Ve sözümüzü dosdoğru söyleyeceğiz.
Senin davan Kürtlük Türklük davası değil. Kürt olduğun için zulme uğradın. Doğrudur. Yoksulluk da zulüm de yakandan düşmedi. Doğrudur. Ama ne dersen de, seni zulümden kurtaracak olan Türklükle kavgan olmayacak.
Kardeş, seni zulümden kurtaracak olan bir Amerikan barışı hiç olmayacak. Yaşananlar bunu bir kez daha göstermedi mi: Amerikalı ya da Avrupalı emperyalistler barışı değil savaşı körüklüyorlar. Onlar Kürtlerin haklarının değil, Ortadoğu'da halkları birbirine düşürmenin peşinde.
Bitti artık bu iş. Kürtler savaşla ya da barışla kendi haklarını alacaklar, gerisi boş diyorsan. Yapma! Türk emekçisinin de bu düzen altında senden daha az çektiğini, daha az zulüm gördüğünü sanma. Onunla yolunu ayırırsan bu topraklarda çektiğimiz cehennem azabı azalmaz, katlanır.
Türklerle aramıza kan girdi. Bizi bir tek biz anlarız diye düşünüyorsan. Yapma! Sana zulmedenler, Türk kardeşlerine de mutluluk getirmedi. Ezilen yalnızca sen değilsin!
Kardeşler, Meselenin arkasında bugünkü düzen vardır. Bu düzen geriliğin, cehaletin, eğitimsizliğin, yoksulluğun, hırsızlığın, yolsuzluğun nedenidir. Türk emekçisine, asıl düşmanın biz değiliz, Kürtler diyen de bu düzenin bekçileridir. Kürt emekçisine, yaşadığı zulmün, yoksulluğun çaresi olarak Osmanlıya dönüşü ya da Kürt Prensliğini gösterenler de...
Bunları sana Türkiye'nin Komünist Partisi söylüyor. Bizim hakkımızda iyi kötü bir fikrin vardır. Herhalde dürüstlüğümüzden, içtenliğimizden kuşku duymazsın. Dert bizde, derman ellerimizdedir.
Kötü gidişi durdurmak için yanyana durmamız, kavgayı, boğazlaşmayı körükleyenlere bizim tek düşmanımız var, alınterimizi sömürenler ve ülkeler işgal eden emperyalistler dememiz gerekiyor.
Türkiye Komünist Partisi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.