Bitkisel ilaçlardaki tehlike!
Uzmanlar hekime danışmadan kullanılan bitkisel ilaçların karaciğerde tahribat yapabileceğini belirttiler.
Modern tıpa paralel olarak gelişen alternatif tıp olarak adlandırılan bitkisel ilaçlarla tedavi yönteminin bilinçsizce kullanılması halinde büyük bir tehlike oluşturduğu belirtildi.
Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Cengiz Pata, hekime danışmadan kullanılan bitkisel ilaçların karaciğerde tahribat yapabileceğini söyledi.
Bitkisel ilaçların tıpta yeri olduğunu söyleyen Doç.Dr. Pata, bunun mutlaka hekim gözetiminde kullanılması gerektiğini belirterek" Bitkilerin tedavi amacıyla kullanılması çok uzun yıllar öncesine dayanıyor. Modern tıbbın temelini bitkiler oluşturuyor. Ama burada keskin bir sınır olması gerekiyor.
Günümüz teknolojisinde ilaçlar milyonlarca dolarlık yatırımlardan sonra, insanlar üzerinde yıllarca deneyler yapıldıktan sonra kullanılmakta. Bu kadar yatırım insanlara ilaçlar hangi dozda verilirse yan etkileri azalır, ilacın etkili olabilmesi için hangi dozda verilmelidir sorularının cevaplarını bulmak için yapılıyor. İlaçlarda da belli miktarın altında alırsanız işe yaramaz, belli miktarın üstünde alırsanız yan etki oluşturur, öldürücü olabilir.
Hekimlerin bitkisel ürünlere karşı olduğu gibi bir kanı var. Aslında bitkisel ürünlere karşı değiliz ama kanıtlanmış bilgiler az olduğu için emin olamıyoruz. Mesela özellikle kanser tedavisinde ısırgan otu gibi pek çok bitkinin kullanıldığını biliyoruz. Hatta Çin'de bu işi yapan klinikler var. Ama bunlarla ilgili bilimsel bir veri, araştırma ya da istatistiksel bir sonuç yok.
Sadece çok çaresiz durumlarda tıbbın artık yetersiz kaldığı durumlarda bitkisel ilaçların denenmesine karşı değiliz. Bu durumda ki bir hastada tedavi almanın verdiği moral etkisi dahi bazen faydalı olabilmekte. Ancak bir hekim kontrolü ve takibi bu hastalarda dahi doğru olacaktır.
Özellikle biz bitkisel ürünlere bağlı karaciğer yetmezliği vakalarıyla sık karşılaşıyoruz. Nadir de olsa karaciğer koması olabiliyor. Ya da bazı bitkiler kontrolsüz alındığında kişiyi zehirleyebiliyor" dedi.
Bitkisel ilaç kullanmak isteyenlerin mutlaka bir doktora danışması ve dozunu ona göre ayarlaması gerektiğini söyleyen Doç.Dr. Pata, "Çok kaynağı bilinmeyen bitkilerin kullanılmaması gerekir. Örneğin modern tıbbın kabul ettiği yaklaşık 10 yıldır üzerinde araştırılan ve karaciğer tedavisinde destek olarak kullanılan deve dikeni (Slymarine) gibi bir ürünün bile tam bir tedavi sağladığına dair bir veri yok. O nedenle hekim önermiyorsa kullanmamak gerekiyor.
Bitkisel tedavi planlayan kişilerin ise eğitimli olduklarına emin olunduktan sonra önerilerini dikkate almak doğru olacaktır; aksi halde vücudumuza yarar sağlamak yerine zarar verebiliriz" uyarısında bulundu.
Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Cengiz Pata, hekime danışmadan kullanılan bitkisel ilaçların karaciğerde tahribat yapabileceğini söyledi.
Bitkisel ilaçların tıpta yeri olduğunu söyleyen Doç.Dr. Pata, bunun mutlaka hekim gözetiminde kullanılması gerektiğini belirterek" Bitkilerin tedavi amacıyla kullanılması çok uzun yıllar öncesine dayanıyor. Modern tıbbın temelini bitkiler oluşturuyor. Ama burada keskin bir sınır olması gerekiyor.
Günümüz teknolojisinde ilaçlar milyonlarca dolarlık yatırımlardan sonra, insanlar üzerinde yıllarca deneyler yapıldıktan sonra kullanılmakta. Bu kadar yatırım insanlara ilaçlar hangi dozda verilirse yan etkileri azalır, ilacın etkili olabilmesi için hangi dozda verilmelidir sorularının cevaplarını bulmak için yapılıyor. İlaçlarda da belli miktarın altında alırsanız işe yaramaz, belli miktarın üstünde alırsanız yan etki oluşturur, öldürücü olabilir.
Hekimlerin bitkisel ürünlere karşı olduğu gibi bir kanı var. Aslında bitkisel ürünlere karşı değiliz ama kanıtlanmış bilgiler az olduğu için emin olamıyoruz. Mesela özellikle kanser tedavisinde ısırgan otu gibi pek çok bitkinin kullanıldığını biliyoruz. Hatta Çin'de bu işi yapan klinikler var. Ama bunlarla ilgili bilimsel bir veri, araştırma ya da istatistiksel bir sonuç yok.
Sadece çok çaresiz durumlarda tıbbın artık yetersiz kaldığı durumlarda bitkisel ilaçların denenmesine karşı değiliz. Bu durumda ki bir hastada tedavi almanın verdiği moral etkisi dahi bazen faydalı olabilmekte. Ancak bir hekim kontrolü ve takibi bu hastalarda dahi doğru olacaktır.
Özellikle biz bitkisel ürünlere bağlı karaciğer yetmezliği vakalarıyla sık karşılaşıyoruz. Nadir de olsa karaciğer koması olabiliyor. Ya da bazı bitkiler kontrolsüz alındığında kişiyi zehirleyebiliyor" dedi.
Bitkisel ilaç kullanmak isteyenlerin mutlaka bir doktora danışması ve dozunu ona göre ayarlaması gerektiğini söyleyen Doç.Dr. Pata, "Çok kaynağı bilinmeyen bitkilerin kullanılmaması gerekir. Örneğin modern tıbbın kabul ettiği yaklaşık 10 yıldır üzerinde araştırılan ve karaciğer tedavisinde destek olarak kullanılan deve dikeni (Slymarine) gibi bir ürünün bile tam bir tedavi sağladığına dair bir veri yok. O nedenle hekim önermiyorsa kullanmamak gerekiyor.
Bitkisel tedavi planlayan kişilerin ise eğitimli olduklarına emin olunduktan sonra önerilerini dikkate almak doğru olacaktır; aksi halde vücudumuza yarar sağlamak yerine zarar verebiliriz" uyarısında bulundu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.