MUAYENECİLİK DEĞİL KORUYUCU SAĞLIK
başta aile sağlığı merkezlerinde olmak üzere 1. Basamak sağlık kurumlarında yaşanan antidemokratik uygulamalara, fazla çalışmaya/angaryaya ve koruyucu sağlık hizmetlerinin tasfiyesine karşı mücadeleyi dün olduğu gibi bugünde kararlılıkla sürdüreceğini kam
MUAYENECİLİK DEĞİL KORUYUCU SAĞLIK
SES ORDU Başkanı Mecit TANRIVERDİ yaptığı açıklamada;
Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Başkanlığı’nın 9.12.2014 tarih ve 2014/33 sayılı genelgesi ile aile hekimleri ve aile sağlığı elemanlarının nöbet sorunu daha katmerli hale getirilmiştir.
Aile Hekimliği Kanununa Ocak 2014’te 6514 sayılı kanunun 52.maddesi ile getirilen düzenleme sonucu aile hekimlerine ve aile sağlığı elemanlarına haftalık çalışma süresi ve mesai saatleri dışında ayda asgari 8 saat nöbet görevi verileceği düzenlendi. Zorunlu nöbetin öncelikle hastane acil servislerinde tutulması ile ilgili 9 Nisan 2014 tarihli 2014/12 sayılı genelge çıkarıldı. Aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları örneğine az rastlanır bir sivil itaatsizlik ile bu dayatmaya karşı eylem ve etkinlikler düzenlediler. Sendikamızın da desteklediği bu süreç sonucunda yeni bir yasa yapıldı. Ancak AKP’nin torba yasa yapma tekniği nedeni ile mevcut durum daha da kötüleştirildi. Hastaneler ve 112 acil sağlık hizmetlerinin yanı sıra aile sağlığı merkezleri ve toplum sağlığı merkezlerinde de nöbet tutulacağına dair aile hekimliği kanununa Eylül 2014’te 6552 sayılı kanunun 117.maddesi ile yeni düzenleme getirildi. Bu düzenleme 9 Aralık 2014 tarih ve 2014/33 sayılı genelge ile 1 Ocak 2015’ten itibaren uygulamaya geçileceği belirtildi.
Aile hekimi ve aile sağlığı elemanlarına zorunlu nöbet görevi verilerek arkadaşlarımızın çalışma hakkı, dinlenme hakkı ihlal edildi hem de vatandaşın sağlık hakkı ciddi bir tehditle baş başa bırakıldı. Zorunlu nöbet uygulaması mesainin haftalık 8,aylık 32 saat zorunlu olarak arttırılmasını beraberinde getirdi. Aile hekimleri kendi bölgelerindeki hastalarının başta koruyucu sağlık hizmeti olmak üzere tedavi edici hizmetleri ile ilgili olarak günün her saatinde hizmet vermek durumundadırlar. Bu yetmiyormuş gibi gerek kendi merkezlerinde gerekse de hastane acillerinde, TSM merkezlerinde ve 112 acil servislerde nöbet tutacak olmaları hastalarının aile hekimlerine erişim hakkını engelleyecek ve aile hekimliği modelinin daha işlemeden sona ermesini beraberinde getirecektir.
Ordu'da sağlık emekçileri emek ve meslek örgütlerini sorguluyor...
Ordu'da sağlık emekçileri sorunlar karşısında sessiz kalınmasını, sorunların asıl nedeni olan sağlıkta dönüşüm politikalarına destek verip sonradan da sağlık emekçilerinin yanında yer alırmış gibi açıklama yapanları sorgulamaktadır. İlimizde aile hekimleri ve aile sağlığı elemanlarının yaşadıkları sorunlarla ilgili olarak Ordu Tabib Odasının şu ana kadar herhangi bir açıklama yapmaması sağlık emekçileri açısından düşündürücü ve manidar bulunmaktadır. Esnek, kuralsız çalıştırma ve angarya sadece aile sağlığı çalışanlarının sorunu değil, tüm sağlık emekçilerinin ve halkın sorunudur. Ordu Tabib Odası Türk Tabibler Birliğinin, meslek derneklerinin almış oldukları kararla ilgili olarak herhangi bir çalışma yapmamış; her fırsatta TTB Genel merkezini eleştiren, zehirli mantarlara değinen ama sağlık emekçilerinin artık mantarlaşan sorunları yanısıra aile sağlığı çalışanlarının bu haklı mücadelesinde sağlık emek ve meslek örgütlerinin almış oldukları kararları da eleştirecek midir, yoksa konumu itibarıyla sessiz kalmaya devam mı edecektir? Bunun takdirini İlimizde bulunan aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları ile Ordu halkına bırakıyoruz.
Başta aile sağlığı merkezlerinde olmak üzere 1. Basamak sağlık kurumlarında yaşanan antidemokratik uygulamalara, fazla çalışmaya/angaryaya ve koruyucu sağlık hizmetlerinin tasfiyesine karşı mücadeleyi dün olduğu gibi bugün de kararlılıkla sürdüreceğimizi, SES Ordu Şubesi olarak Bizler 13 Aralıkta aile hekimleri ve aile sağlığı elemanlarıyla Ankara'da mitingde olacağız, dedi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.