Selden sonra hastalıklara dikkat
Yaşanan sel felaketlerinin ardından oluşabilecek hastalık risklerine karşı uyararak, "Sel suları ile dağılan atıklar kirliliğe sebep olmakta, enfeksiyon riskini artırmaktadır" denildi...
Yaşanan sel felaketlerinin ardından oluşabilecek hastalık risklerine karşı uyararak, "Sel suları ile dağılan atıklar kirliliğe sebep olmakta, enfeksiyon riskini artırmaktadır" denildi.
Karadeniz'de yaşanan sel felaketlerinin ardından doktorlar, oluşabilecek hastalık risklerine karşı vatandaşları uyardı ve tavsiyelerde bulundu. Samsun Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Cem Şahan, pek çok olağandışı durumda olduğu gibi sellerde de çevre sağlığı hizmetlerinin, sağlık hizmetleri yönetiminde önceliğe sahip olduğunu, her zaman özenle yürütülmesi gereken koruyucu sağlık hizmetlerinin, sel sonrasında da aksatılmadan sürdürülmesi gerektiğini söyledi.
Sellerden sonra yeterli miktarda sağlıklı su sağlanması ve atık suların zararsız hale getirmesinin önemli olduğunu belirten Şahan, "Seller, su ve kanalizasyon sistemlerini bozabilmekte, biyolojik ve kimyasal kontaminasyon oluşturabilmektedir. Sel suları ile dağılan atıklar kirliliğe sebep olmakta, enfeksiyon riskini artırmaktadır. Vektör ve kemirici kontrolü önemlidir. Sellerden sonra vektör üreme alanları genişlemektedir" uyarısında bulundu.
Çocukların su birikintilerinde oynamasına izin verilmemesi gerektiğini, sulara kimyasal madde, ya da kanalizasyon karışmış olabileceğini dikkat çeken Şahan, "Sel suyu bulaşmış olası taze sebze, meyve ve yiyecekler yenmemelidir. Kaynağı bilinmeyen su kullanılmamalıdır. İçilebilir özellikte olduğundan emin olunmayan sular içilmemelidir. Sadece şişe suyu ya da önceden depolanan hazır gıdalar ve temiz su tüketilmedir. Gerektiğinde su temizliği için klor kullanılmalıdır. Sel sularının deriye temas etmesi engellenmeye çalışılmalıdır. Sel sularına kanalizasyon karışmışsa, evin temizlenmesinde 9 ölçü suya 1 ölçü çamaşır suyu katılmış sular ile temizlenmelidir. Temizleme sırasında lastik eldiven ve bot giyilmelidir" diye konuştu.
Dr. Şahan, sel sonrası oluşabilecek riskler hakkında şu bilgileri verdi:
"Sele bağlı ölümlerin çoğu yüzde 93'e varan oranda boğulma nedeniyle olmaktadır. Seller, trafik kazası dahil temizleme çalışmaları sırasında yaşanan çeşitli travmalar, emosyonel ve fiziksel stres sonucu miyokard enfarktüsü, elektrik çarpmalarına bağlı ölüm ve bulaşıcı hastalıklara yol açar. Bunun yanı sıra doğal gaz hattı ve yer altı ya da üstü benzin ve toksik madde depolarının hasarı sonucu önemli sağlık sorunları yaşanabilir. Sel meydana geldiği bölgede endüstriyel süreçleri de tehdit ederek çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Selin ardından etkilenen insanların sağlıklı suya ulaşamaması, en temel problemdir. Suyla ve gıdayla bulaşan hastalıkların artması beklenir. Ayrıca, geçici yerleşim yerlerinde ve benzer kalabalık ortamlarda, hava yoluyla bulaşan hastalıkların hızla yayıldığını anımsatmak gerekir. Bu koşullarda yaşayan çocuklarda kızamık ve akut solunum yolu enfeksiyonları beklenir. Hava yolu ile bulaşan hastalıklar, kendi evlerinde yaşayan insanlar için de sorun oluşturur."
Şahan, sel bölgesinde doktor kontrollerinin artırılması, temiz su ihtiyacının karşılanması, aşılama işlemlerinin ve çevre temizliklerinin, aksatılmadan sürdürülmesi gerektiğini ifade etti
Karadeniz'de yaşanan sel felaketlerinin ardından doktorlar, oluşabilecek hastalık risklerine karşı vatandaşları uyardı ve tavsiyelerde bulundu. Samsun Tabip Odası Başkanı Uzm. Dr. Cem Şahan, pek çok olağandışı durumda olduğu gibi sellerde de çevre sağlığı hizmetlerinin, sağlık hizmetleri yönetiminde önceliğe sahip olduğunu, her zaman özenle yürütülmesi gereken koruyucu sağlık hizmetlerinin, sel sonrasında da aksatılmadan sürdürülmesi gerektiğini söyledi.
Sellerden sonra yeterli miktarda sağlıklı su sağlanması ve atık suların zararsız hale getirmesinin önemli olduğunu belirten Şahan, "Seller, su ve kanalizasyon sistemlerini bozabilmekte, biyolojik ve kimyasal kontaminasyon oluşturabilmektedir. Sel suları ile dağılan atıklar kirliliğe sebep olmakta, enfeksiyon riskini artırmaktadır. Vektör ve kemirici kontrolü önemlidir. Sellerden sonra vektör üreme alanları genişlemektedir" uyarısında bulundu.
Çocukların su birikintilerinde oynamasına izin verilmemesi gerektiğini, sulara kimyasal madde, ya da kanalizasyon karışmış olabileceğini dikkat çeken Şahan, "Sel suyu bulaşmış olası taze sebze, meyve ve yiyecekler yenmemelidir. Kaynağı bilinmeyen su kullanılmamalıdır. İçilebilir özellikte olduğundan emin olunmayan sular içilmemelidir. Sadece şişe suyu ya da önceden depolanan hazır gıdalar ve temiz su tüketilmedir. Gerektiğinde su temizliği için klor kullanılmalıdır. Sel sularının deriye temas etmesi engellenmeye çalışılmalıdır. Sel sularına kanalizasyon karışmışsa, evin temizlenmesinde 9 ölçü suya 1 ölçü çamaşır suyu katılmış sular ile temizlenmelidir. Temizleme sırasında lastik eldiven ve bot giyilmelidir" diye konuştu.
Dr. Şahan, sel sonrası oluşabilecek riskler hakkında şu bilgileri verdi:
"Sele bağlı ölümlerin çoğu yüzde 93'e varan oranda boğulma nedeniyle olmaktadır. Seller, trafik kazası dahil temizleme çalışmaları sırasında yaşanan çeşitli travmalar, emosyonel ve fiziksel stres sonucu miyokard enfarktüsü, elektrik çarpmalarına bağlı ölüm ve bulaşıcı hastalıklara yol açar. Bunun yanı sıra doğal gaz hattı ve yer altı ya da üstü benzin ve toksik madde depolarının hasarı sonucu önemli sağlık sorunları yaşanabilir. Sel meydana geldiği bölgede endüstriyel süreçleri de tehdit ederek çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Selin ardından etkilenen insanların sağlıklı suya ulaşamaması, en temel problemdir. Suyla ve gıdayla bulaşan hastalıkların artması beklenir. Ayrıca, geçici yerleşim yerlerinde ve benzer kalabalık ortamlarda, hava yoluyla bulaşan hastalıkların hızla yayıldığını anımsatmak gerekir. Bu koşullarda yaşayan çocuklarda kızamık ve akut solunum yolu enfeksiyonları beklenir. Hava yolu ile bulaşan hastalıklar, kendi evlerinde yaşayan insanlar için de sorun oluşturur."
Şahan, sel bölgesinde doktor kontrollerinin artırılması, temiz su ihtiyacının karşılanması, aşılama işlemlerinin ve çevre temizliklerinin, aksatılmadan sürdürülmesi gerektiğini ifade etti
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.